Bir büyük adam tanıyorum: Kahramanlık onda bayraklaşmış…
Bir büyük adam tanıyorum: Asalet ve necabet onda sembolleşmiş…
Bir büyük adam tanıyorum: Şehamet ve besalet onda tecessüm ve temessül etmiş…
Bir büyük adam tanıyorum: İhlâs ve fazilet onda âbideleşmiş ve ebedîleşmiş…
Bir büyük adam tanıyorum: O da Bediüzzaman! Asr-ı Saadeti öz nefsinde yaşayan ve yaşatan kahraman!
Bir büyük adam tanıyorum: Kur’an’ın dellâlı ve insanlığın sertâcı, millet-i İslâmın şeref tacı, ulvî âlemlerin mübelliğ-i bülbülü…
Bir büyük adam tanıyorum: Mahzun ve me’yus başların ümidi, kırık ve yanık gönüllerin feryadı, zaiflerin kuvveti, âcizlerin kudret menbaı, düşkünlerin, şaşkınların hayat nuru… Ve en emin hayat rehberi…
Bir büyük adam tanıyorum: Mutlak kuvvete mutlak teslimiyetin ekmel ifadesi…
Bir büyük adam tanıyorum: Hakkın sevdalısı, Hakkın dertlisi, Hakkın çilelisi…
Bir büyük adam tanıyorum: Hakkın meclubu, Hakkın meftunu, Hakka aşık, Hakka sâdık, Hakkı nâtık…
Bir büyük adam tanıyorum: Tarifsiz ve emsalsiz bir ubudiyetin âmili ve tasvircisi…
Bir büyük adam tanıyorum: Hakkın sesi ve “mukaddes bir kudretin sayha-yı mevcudiyeti”…
Bir büyük adam tanıyorum: Sevdalı gönüllerin sevgilisi, fikirlerin fatihi, vicdanların hamisi, nefislerin musaffisi ve ruhların İlahî mürebbisi…
Bir büyük adam tanıyorum: En büyük sosyolog, en büyük psikolog, en büyük pedagog, gerçek filozof-u İslâm ve en büyük müceddit…
Bir büyük adam tanıyorum: Ebedî kurtuluşun fecr-i sadığı…
Bir büyük adam tanıyorum: İnsanlığın Risale-i Nur eserleriyle ukde-i hayatı ve nokta-i necatı…
Bir büyük adam tanıyorum: İmanlı gönüllerde par par yanan kudsî ateş, İlâhî irfan meşalesi…
Bir büyük adam tanıyorum: Mukaddes davaların hâdimi, asil sevdaların sahibi…
Bir büyük adam tanıyorum: İslâmın ve insanlığın büyük mukaddes ıstırabını bütün zerrat-ı vücuduyla duyan ve yaşayan ve Nur Risaleleriyle dindiren büyük velî, kâmil insan…
Bir büyük adam tanıyorum: Ömrünün her lahzası İlahî ve umumî hizmet-i Kur’an ve iman davasının ulvî aşk ve ızdırabıyla, himmet ve hizmetiyle dolu. Şahsı için tek dakikası dahi yok.
Bir büyük adam tanıyorum: Esrarengiz bir varlık. İşkencelerle ve çilelerle geçen Risale-i Nur’la giriştiği cihad-ı ekber-i İslâmiyesinde, balın tadı ve zehirin acısını şahsında duyan ve birleştiren… Kâh gül yaprakları gibi yumuşak… Kâh şimşekler gibi şiddetli… Kâh volkanlar gibi kaynayıp coşan… Kâh tatlı bahar rüzgarları gibi ılgıt ılgıt, nazlı niyazlı eserek gönülleri okşayıp, ruhları teshir eden… Kâh gökler gibi ağlayan… Kâh seller gibi çağlayan… Ummanlar gibi engin, sonsuzlar gibi esrarlı bambaşka bir âlem…
Bir büyük adam tanıyorum: Hakkın keskin kılıncı.
Bir büyük adam tanıyorum: Yenilmez kudret-i iman timsali…
Bir büyük adam tanıyorum: Kâmil, mükemmil…
Bir büyük adam tanıyorum: Nâfi, müntefi…
Bir büyük adam tanıyorum: Gıdası ve gınası marifetullah ve iman-ı billah… Muhabbetullah ve muhabbet-i Resulullah (a.s.m.)…
Bir büyük adam tanıyorum: Zulmün amansız düşmanı, Hakkın, adaletin yılmaz ve yenilmez ebedî müdafii…
Bir büyük adam tanıyorum: Gayesi, ilan-ı tevhid, i’la-yı kelimetullah, küfrü takbih, hakkı ilan ve i’la…
Bir büyük adam tanıyorum: İmanı Himalayalar’dan daha muhkem, okyanuslardan daha derin ve engin…
Bir büyük adam tanıyorum: Yegane kudret kaynağı; kudsî imanı, İlâhî ideali…
Bir büyük adam tanıyorum: En büyük serveti; küllî iradeye, sonsuz kudrete hudutsuz teslimiyeti…
Bir büyük adam tanıyorum: İslâm ruhunun, iman şuurunun mücessem timsali…
Bir büyük adam tanıyorum: Mana ve marifet ikliminin sultanlığına yükselmiş, Kur’an’ın dersi ve feyziyle, Resulullah’ın talimiyle…
Bir büyük adam tanıyorum: Nur Risaleleriyle dava ve ideal adamı, mücahede ve mücadele adamı… Azm ve irade adamı… Hamiyet ve gayret adamı… Dert ve ıstırap adamı… Cefa adamı, çile adamı… Dert ve ızdıraplara deva ve derman adamı… Cefa ve çileleri yok etme adamı… Ümitsizlere ümit kaynağı…
Bir büyük adam tanıyorum: Zulmetleri yıkan, küfrü kahreden, İlâhî hakaikı neşreden, İlahî yumruk ve ruhları ihya eden kudsî nefes…
Bir büyük adam tanıyorum: Onda Hazret-i Ebubekir’in (r.a.) sıdkı, Hazret-i Ömer’in (r.a.) şehameti, Hazret-i Ali’nin (r.a.) cesareti, Hazret-i Osman’ın (r.a.) şefkati ve ihlâsı ile Hazret-i Ebuzer el-Gıfari’nin (r.a.) kanaatkârlığı var.
Bir büyük adam tanıyorum: Onda Hira’nın ruhu, Bedir’in, Uhud’un aşkı, kıtalar, iklimler fetheden muhteşem, kahraman orduların asil heyecanı var.
Bir büyük adam tanıyorum: İman kalesinin çelik burcu…
Bir büyük adam tanıyorum: Âbid, zâhid, muvahhid ve mücahid bir müslüman…
Bir büyük adam tanıyorum: Eşsiz bir ibadet aşığı, tam bir abdiyet ifadesi, “ubudiyet-i külliye” manasının en mükemmel numunesi, abd-i küllî…
Bir büyük adam tanıyorum: Sırr-ı hilkat-i kainatın keşşafı olan Nur Risalelerinin müellifi…
Bir büyük adam tanıyorum: Yepyeni bir dünyanın mimar ve müessisi, cemiyeti ve tekmil insanlığı iman potasında aşk ve ihlâs mayasıyla yoğuracak emsalsiz mücahit.
Bir büyük adam tanıyorum: İdeal rehber ve mahzen-i esrar… Eşsiz mürşit…
Bir büyük adam tanıyorum: Tefsir-i Kur’an olan şu Risaleleriyle kudsî âlemlerin nurlu ufuklarından, muzdarip ve şaşkın beşeriyete kucak kucak nur saçan, irfan saçan, insanlığa insanlık öğreten, ona İlâhî âlemlerin vecd, aşk, ilham ve heyecanını sunan, ebedî kurtuluşu ve sonsuz saadeti müjdeleyen büyük idealist.
Bir büyük adam tanıyorum: Garip… İlahî garipliğin asil mümessili… İsmi garip, cismi garip, özü garip, sözü garip… Bediüzzaman… Zamanın garibi… Zamanın âlimi… Zamanın bediası… Zamanın harikası…
Bir büyük adam tanıyorum: Varlığımın mihrakı. İlhamıyla dirildiğim, varlığıyla hayat bulduğum, sözleriyle özlendiğim, Nur’larıyla nurlandığım, ismini başıma tac, eserlerini minhac ve canıma can edindiğim bir insan… Büyük ve eşsiz Üstad Bediüzzaman! Ukde-i hayatım, nokta-i necâtım, gönlümün bağı, yüreğimin yağı, halaskârım, nihenbanım, sultanım… Aziz, necip, sevgili Üstadım!
Üstadımın himmetine, Nurcuların duasına muhtaç, pürkusur
Nazım Gökçek (r. aleyh)