Dağın Yürüdüğünü Duyarsanız İnanın

Yaş kırka baliğ olduğunda iyi olsun, kötü olsun ve nasıl bir ahlâk olursa olsun rüsuh peyda eder, meleke haline gelir, daha terki mümkün olmaz. [1]

Bu dünya hayatına gelen her insanın yolculuğu Kal-u Belâdan başlamıştır. Orada hazırun olarak tüm ruhlar bulundu.

İnsan bir yolcudur. Sabavetten gençliğe, gençlikten ihtiyarlığa, ihtiyarlıktan kabre, kabirden haşre, haşirden ebede kadar yolculuğu devam eder.[2]

            Rahm-ı mader olan ana rahmine intikal eden insan, çocukluk, gençlik, ihtiyarlık, kabir, haşir Cennet Cehennem rotalı bir yol haritası var. Kimisi bu haritanın her yerine uğrar kimisi bazı yerleri atlayıp direk kabre gider. Bu hadise ile yol haritası herkesin farklı olduğunu uzun kısalıkta anlamaktayız.

            Sabavet olarak tabir edilen 3. Viraj olan yolculukta insan olarak yaratılan mahluka çevreden müdahalelerle insanlıktan beşeriyete indirgenir. Yani fıtratı bozulmaya/değişime tabi tutulur. Bozulma ile fıtrata müdahale olur. Bu müdahaleler insanın özünü bozmakta.

            Çocuk çevresinden sürekli olarak bir şeyler öğrenir ve kendisine bir renk verir. Sanki bir cd gibidir. Sürekli her şey ve her yer o cd’ye yazılım yapmaktadır.

            Bu cd’nin nerede ise tam doluluk oranına ulaşma zamanı vardır. Kapasite dolmaya yaklaşınca artık bize ikazlar vermeye başlar. Çeşitli zamanda ikazlar vererek hafıza doluluk oranını belirtecektir. Bu doluluk iyi veya kötü nasıl olursa olsun ekseriya 40 senedir. Bu süre içerisinde cd’ler yazılmaktadır. Yazılan lakin silinmeyen bir cd olan insan seciyesi, karakteri bizlerin yol haritasında alınan şeyleri ihtiva etmektedir.

            İşte bu cd misal insan fıtratı, mizacı ise yaş 40 zamanına tekabül etmektedir. Artık insanın ömrünün 40larına yaklaşınca fıtratında değişiklikler yapması zorlaşacaktır hatta imkansız olacaktır.

            Yaşı 40’a gelen. Buraya merdiven dayayan kimselerde seciye, karakter değişmemektedir. Artık cd izlenmek için koyulduğunda cd içerisi bize görülür.

            Bir çok kimsenin 1 dakikalığına olsun dünyaya gelmek için Allah’a yalvardığı o 1 dakikayı bizler şimdi yaşamaktayız. Ve rüsuh peyda etmekteyiz her hadisat ile. Bir şey insanda rüsuh peyda ederse onun değişmesi imkansızdır. Hatta Suyuti’te “Dağın yürüdüğünü duyarsanız inanın, insanın huyunun değiştiğini duyarsanız inanmayın” Hadis-i şerifi de bu mevzumuza ışık tutmaktadır.

            O halde bizler de cd’mizi ona yazmalıyız. Unutmayalım ki elma ekip armut toplayan yoktur. Testide ne varsa dışına da o sızar. O halde azami dikkat! Kaygan ve Gevşek zemindeyiz.

Selam ve Dua ile

Muhammed Numan ÖZEL

www.NurNet.org

[1] İşarat-ül İ’caz ( 107 )

[2] Mesnevi-i Nuriye ( 223 )