Hizmette Allah’ın rızası esas alınmalı

“Cenab-ı Hakk’a nâzır ve O’na vâsıl olan yollar, kapılar; âlemin tabakaları, sahifeleri, mürekkebatı nisbetinde bir yekûn teşkil etmektedir.” 1

Kudret sahibi yüce Allah (cc) bu yekûniyet içinde birçok âlemleri dercetmiştir. Meselâ: “Yıldızlar birer âlemdir.” İnsan dahi her biri bir âlemdir. Bütün âlemler birbirleriyle adeta programlanmış bir sistem ile hiçbiri birine engel olmadan İlâhî bir emirle dönüyorlar…

Canlı-cansız, şuurlu-şuursuz her bir varlık O’na nâzır ve vâsıl olmak için itaate memurdur. Bu varlık âlemi içinde özellikle insanlar birbirleriyle alâkadar olma mecburiyetindedirler. Çünkü “İnsan, insaniyet cihetiyle gayrın elemiyle müteellim olduğundan, hadsiz bir eleme giriftar (tutulmuş) oluyor.” 2

İnsanlar sosyal ve içtimaî hayatın içinde sevinçte de, kederde de birbirleriyle alâkadardırlar. Özellikle İslâmî cihetle Müslümanlar hamiyet-i İslâmiyede meslek ve meşrepler halinde bir araya gelip imana ve İslâm’a hizmet etmek maksadıyla cemaat oluşturmak, manevî sahada hizmet etmek için daha etkili ve verimli oluyorlar.

Bunu; hizmeti yaparken, ihtilâf halinde değil, iş bölümü halinde yapmak gerekir. Hal böyle olunca cemaatler ve meşrepleriyle birlikte birbirlerine muhabbet ve birbirlerinin mütemmimi duruma geçiyorlar. Meslek ve meşreplerin varlığı birer zenginliktir, ayrışma ve kavga sebebi değildir.

Bediüzzaman Hazretleri mü’minler arasındaki imtizacı uhuvvet ve muhabbete havale ediyor:

Şöyle ki:

“Heyet-i içtimaiyenin kemaline ve terakkisine ilk ve en birinci basamaklar, uhuvvet ile muhabbettir.” 3

Demek ki, mü’minler uhuvvet ve muhabbet ile rıza-yı İlâhî yolunda el ele verseler ittihad ve ittifak ile İslâm dâvâsına mükemmel hizmet edebilirler. Tabi hizmetin tebliğinde de birinci esas Allah rızası olmalıdır. Vesselâm…

06.01.2020

Rüstem Garzanlı

Dipnotlar:

1-Mesnevî-i Nuriye, s. 180.

2- Lem’alar, s. 116.

3- İşarat’ül- İ’caz s. 84.