İnsan nasıl bir mucize olduğunu bilmeli

Peygamberimiz a.s.m: “Kendini bilen, Allahın varlığını da bilir.” İnsan aynaya bakmakla kendi harikalıklarını göremiyor. Bu Hadisi Şerif bize gösteriyor ki: Tabiatçılar, hakikati araştırıp bilmediklerinden dolayı ve Allah’ın varlığına inanırlarsa Allah’ın Kur’anda emrettiği ibadetleri yapmaları lazım olduğundan, bundan kurtulmak için o demagojilere uyarak ibadet yapmamayı kâr zannederek imansız bir hayat yaşıyorlar.

Bu insan bir sigara, bir çay veya kahve ikram edene teşekkür lazım olduğunu bilir de kendini hiçten yoktan Yaradana inanmamak, ona karşı lazım olan teşekkürünü yerine getirmemek ne derece akılsızlık olduğunu zerre kadar aklı olan anlar.

Birleşmeleri esnasında: Erkek 225.000.000 civarında hücre atar hanımın tek bir tanesi var. hanımın ki, o kalabalık hücreler içinde, kendine tam münasip hücreyi bulması için 7-8 saat uğraşır, bulduktan sonsa, erkek ve ve hanımın hücrelerinden tek bir hücre olur ve çoğalmaya başlar. Hücrenin küçüklüğü 1.mm karede 8 milyon hücre iken, hücreler çoğala çoğala, insan vücudunda 80-100 trilyon hücre oluşuncaya kadar çoğalır ve bazısı 100 kg ağırlığında bir insan olur.

Peki bizde, tabiatçıların dedikleri gibi bu insan kendi kendine oldu mu diyeceğiz? Haşa ve kella! İnsanın vücudu öyle hassas elementlerden meydan gelmiş ki: Akıllı insan bunu görünce Allahu Ekber demeye mecbur olur.

Çok basit bir hadiseden bahsedeceğim: Adamın biri amcasının oğlu ile ehli kalp birinin yanına gider. Ona der: Muhterem bir derdim var sana anlatacağım. O da buna der yanındaki adam dışarı çıksın mi? O yok o yabancı değil amcamın oğludur. Peki anlat derdini: Dertli adam derdini anlatmaya başlar ve der: Muhterem bey Efendi: Benim gözlerimin kapaklarını çalışmıyor. Her hangi bir şeyi olsun, insanı görmeye ihtiyacım olduğu zaman, görmek için bir veya iki el ile gözlerimin kapaklarını parmaklarımla tutup açmam gerekiyor. Bu sebepten üç defa intihar etmeye kalktım, fakat bazı sebepler beni kurtardı.

Benim gözlerimin kapakları başkaların gibi niye çalışmıyor? Başka kimselerin gözleri normal de, benim niye anormal? Ben ne suç işledim ki Allah beni böyle yaratmış? Ehli kalp adam ona cevap vermeye başlamak için onu sormuş? Bu dertten başka senin herhangi derdin var mı? yok demiş. O zaman Allah seni yaratmadan önce sorsaydı, seni eşrefi mahluk olan insan mı yaratayım, yoksa bir yılan veya, ormanda bir kurt mu, veya göz kapakları çalışmayıp Türkiye’de bir Müslüman’ın oğlumu olmak istersin yoksa İsrail’de bir Yahudi’nin oğlumu, olmak istersin? Dedikten sonra ilaveten: Allaha el açıp onun için biraz dua etmiş. Ondan sonra, bu rahatsız adam ağlamaya başlamış. Sen beni kurtardın diyerek, adama çok teşekkür ederek oradan ayrılmış.

Kardeşler! Bakın yalnız gözlerinin kapakları çalışmamasından ötürü intihar etmek istiyor. Ya gözleri görmeseydi ya ayakları, veya elleri olmasaydı. İnsanın kalbi çalışmasaydı, hali ne olurdu? Böbrekleri olmasa insan yaşayabilir mi? İnsanın vücudunda mevcut inceliklerden bahsedip o incelikleri ortaya koysak, bu insan nasıl çok hassas bir varlıktır. Çok küçücük protein ve molekülleri ortaya sersek bu insan nasıl bir mucize olduğunu siz de görecektiniz

Şimdi bu insan, kendi kendine, rastgele oldu diyen tabiatçılara akıllı insan demek, akılsızlıktan başka değildir. Bu öyle bir gaflettir ki tarifi mümkün değil. Ben bir kitabı inceleyerek, Arnavutçaya tercüme etmişim. 50 adet Avrupa’nın buluşlarla meşhur Prof. ları Meşhur Albert Einstein bu kitabin içinde. Kitabın adı “Ne için Allaha inanıyoruz.” kendilerine Profesörum diye bazı imansızlar o kitabı okusunlar görsünler.

Paylaşan: Abdülkadir Haktanır