İslam Güneşinden Nasip Alamayanlar

Ülkemizde ve çevremizde yaşanan olayların etkisinden dolayı içimden yazmak gelmiyor.Uzun zamandır köşe yazısı yazamıyorum. Etrafımız ateş topu,kan ve göz yaşı,memleketimiz her gün bir hıyanetle karşı karşıya kalıyor.15 temmuz,Kayseri patlaması,Ankara,İstanbul ve en son yine yılbaşında yaşanan elim olay !

İslam Coğrafyası kan gölüne dönmüş. Suriye,Irak,Yemen,Libya,Filistin’de her gün Müslümanlar ölüyor.Neyin uğruna ve neden ölüyor? Sorusuna doyurucu bir cevap bulamıyoruz.

İran Şia mezhebini kullanarak Pers İmparatorluğunu canlandırmak istiyor. Bütün ehlisünneti yezit göstererek hedeflerine doğru hızla ilerlediğini sanıyor.

Batılı devletler haçlı ittifakını DEAŞ üzerinden oluşturmuş asırlık öcünü Müslümanlardan almak istiyor.İşin acısı haçlılar öcünü DEAŞ terör örgütünü maşa olarak kullanarak Müslümanları birbirine  kırdırıp bir taş ile iki kuşu vuruyor. DEAŞ terör örgütünün vahşetini dünyaya basın aracılığı ile pazarlayarak Müslümanların tümünü potansiyel suçlu olarak göstermeye çalışıyor. Kısmen de başarılı oluyor.

Halbuki İslam dini ‘’Silm (Barış)’’ dinidir.Hoşgörü ve kardeşlik dinidir.İslam tarihinde dinimizin barış ve hoşgörü dini olduğuna dair bir çok olaya rastlayabiliriz.

Bu olaylara en iyi örnek Hz peygamberimizin (S.A.V) Mekke fethinden sonra Hz Hamza’yı şehit eden en azılı düşmanları Vahşi ve Ebu Cehilin eşi Hind’i af etmesidir. Hz peygamberimizin (S.A.V) eğer isteseydi azılı düşmanları Vahşi ve Ebu Cehilin eşi Hind’i öldürerek öcünü alabilirdi.Fakat onları af etme yoluna gitmiştir.Bu olay aslında Müslümanlar için örnek alınacak önemli bir olaydır.

Yine günümüzde yaşanmış ibretlik bir olayı anlatmak istiyorum.

Merhum Mısırlı meşhur alim Şaravi anlatıyor:

Heyecanlı aşırı geçlerden biriyle tartışıyordum. Sordum;

-İslam ülkelerinden birinde bir gece kulübünü havaya uçurmak, helal mi yoksa haram mı?

Genç;

-Elbetteki helal, onları öldürmek caizdir.

Şaravi;

-Onlar Allah’a karşı günah işlerken siz onları öldürürseniz, cennete mi yoksa cehenneme mi giderler?

-Tabiki cehenneme…

-Peki, şeytan onları nereye götürmek istiyor?

-Tabiki cehenneme.

-Öyleyse siz şeytanla aynı hedefi paylaşıyorsunuz. Onun da amacı insanları cehenneme sokmak!

Şaravi o gence şu hadisi hatırlatır:

Bir Yahudi cenazesi geçerken Resûlullah(sav) ağlamaya başlar. Derler ki;

– Seni ağlatan nedir, Yâ Resûlallah?

Der ki;

-Fırsatı kaçırdı, ateşe gidiyor.

Şaravi gence son olarak şöyle der:

İnsanların hidayeti ve ateşten kurtulmaları için koşan Resûlullah (sav) ile aranızdaki farkı iyi düşünün.

Siz bir vadide, sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed(sav) farklı bir vadide!!

Hz. Muhammed ile sizin aranızda dağlar kadar fark var!

Evet İslam dini barış ve kardeşlik dinidir. Her zaman kavli leyin ile insanlara yaklaşmayı benimsemiştir.

Peygamber efendimiz; mübârek elleri ile Kâbe’yi göstererek; (Ey Kâbe, sen Allahın evisin. Sen mübareksin fakat bir Müslüman,bir mü’minin kalbini kırsa 70 defa seni yıkmaktan daha büyük
günaha girer) buyuruyor.
Evet Peygamber efendimiz (sav)  değil bir Müslüman öldürmeyi hadisi şerifte belirtildiği gibi kalp kırmayı bile Kabe’yi 70 defa yıkmakla eş tutuyor.Allah bizleri hakkıyla İslamı yaşamayı ve Hz Muhammed’e ümmet olmayı nasip etsin inşallah…

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: