Kadınları, İyi Bir Döveceksin !…

Geçenlerde, tanıdığım bir özel oto servisine gitmiştim. Orada çalışan personel kendi aralarında bir şeyler konuşurken, birisi evindeki bir aksaklıktan bahsedince bir diğeri, biraz da gûya lâtifeli olarak “yok abiciğim öyle olmaz. Kadına yumruğu bir çakacaksın, duvara yapışacak. Bak bakalım ondan sonra böyle yapabilir mi?“ deyince kanım dondu, şaşırdım. Burada çalışanlarla birkaç senedir tanışıyorduk, bize karşı da sevgi ve hürmetleri vardı tabiî. Bunu söyleyen kişi, bir taraftan da bana bakıyordu.

Hemen onlardan tarafa döndüm ve “yumruğu çakacaksın” diyene, muhatabını da işaret ederek “bak şimdi, ikinizin arasında böyle benzer bir hadise geçse ve sen buna böyle söylesen, o sana ne der?” derken daha, diğeri atılarak ve ona doğru bir yumruk hareketi yaparak, “hele bir vursun, bak gözünün üstüne nasıl çakarım” diye birbiriyle itişip-kakışmaya başladılar.

İkisine de işaret ederek durmalarını söyledim ve “bak gördün mü? Demek ikinizin arasında öyle bir durum olsa, birbirinize kuvvet gösterisinde bulunacaksınız. Peki; hanımınızın, eşinizin, karınızın size gücü yetmediği için onu döveceksiniz öyle mi?” dedim. Baktım ikisi de süklüm-püklüm beni dinlemeye başladılar. “Bakın kardeşim, böyle bir tavır ne erkeklik, ne kahramanlıktır. Kadına el kaldıran aslında aciz biridir. Yazık değil mi yahu? O sizin akşama kadar evinizin, malınızın, namusunuzun bekçiliğini yapacak, size çocuk doğuracak, büyütecek, ondan sonra saçını süpürge yaparak evi, evirip-çevirecek. Ondan sonra da, ona yaptığı hizmetlerden dolayı mükafat verecekken, bir de küçük bir yanlışından dolayı döveceksiniz, olur mu hiç?” Susmuş, öylece beni dinlerlerken, dinleyici halkasına birkaç kişi daha eklendi. “Bakınız Peygamberimiz (asm) ne buyuruyor biliyor musunuz? ‘sizin en hayırlınız kadınlarınıza en iyi davranınızdır’ diyor. Ha, bizde olmuyor mu? Zaman zaman bizim evimizde de olur bazı tatsızlıklar ama, bunu ya konuşarak veya başka bir şekilde hallederiz. Bunu, hiçbir zaman kaba kuvvetle halletme cihetine gitmeyiz. Ben, hanımıma elimi kaldırıp, bir fiske vurduğumu hatırlamam. Bakınız, kadınlar bizlere Allah’ın birer emanetidir. Düşünün, sizin kız kardeşinize veya kızınız evlenince kızınıza böyle davranılsa ne yaparsınız?” Deyince, etraftakiler ve az önce o sözleri söyleyenler bizi tasdik ederek, “Osman ağabey, ne güzel anlattın ya, biz bunları bilmiyorduk, bizim yaptığımız eşeklik vallahi (affedersiniz)” manasında cevap vererek, davranışlarının bundan sonra değişeceğini ifade ederlerken, patronları da memnuniyetlerini bildirerek, “ağabey, çok hoş sohbetler yapıyorsun bize. Böyle sık, sık gel de istifade edelim” deyince, “yok ya, bizde bir şey yok, işte biz okuduğumuz eserlerden yaptığımız istifadeyi sizlere aktardık” diyerek oradan ayrıldım.

Osman Zengin / EuroNur