Kainatta Her şey Bizi İman Etmeye Çağırıyor

Fen bilgilerinin meşhur Filozofu Dr. A. Sirhan aynı zamanda iyi bir pedagog ve felsefeciydi. İman etmesinin sebeplerini şöyle açıklar: 

Göklerin ve küremizin yaradılışını kime vereceğiz? Bunlar hiçbir zaman ne kendi kendine olabilirler, ne de tesadüfen oluşmalarının imkânı vardır. Mantığımız bunların yaratılması hakkında bize diyor ki, Onları yaratan, şüphesiz  gören ve çok bilen bir Kuvvet ve Kudret sahibidir. 

Bunun ötesine, inanmak insana öyle manevi bir rahatlık temin eder ki, inanan o rahatlıkla örnek bir hayat yaşayabilir. 

KÂİNAT VARSA ALLAH VARDIR 

Bioloji ve fizik  bilgini olan Prof. Dr. Frank Allen, Cornel Üniversitesinde masterini ve doktorasını yaptıktan sonra, doğal gaz uzmanı oldu. Ondan sonra Kanadanın Kraliyet Üniversitesinde renk ayrımı uzmanlığının altın madalyasını aldı Allahın varlığı hakkında şöyle diyor: 

– Yerin, göğün yaratılmasını ve canlılara hayat verme hadisesini kime vereceğiz. Desek ki tesadüfen veya kendi kendine oldular. Bunun kat’iyen imkânı yoktur. Bu sebeptendir ki,  mantığımız bunu, her şeyi gören ve bilen bir  Kuvvet ve Kudret sahibi bir Zata teslim etmemizi bize emreder. 

Bunun ötesinde, böyle bir Zata inanmak, hem  insanı sıkıntıdan kurtarır, hem de manevi bir rahatlığı te’min etmeye sebeb olur. Maddeye tapan evrimciler derler ki Allah’ın varlığını kabul etmeye ihtiyaç yok. Halbuki kâinatın yaradılışını Allah’tan başka kime verebiliriz ki? 

KESİN NETİCE 

Prof. Dr. Johne Clivland Cotheran. Matematik ve Kimya Doktorasını Newyork’un Dolth  Üniversitesinde bitirdikten sonra, ayni Üniversitede branşının başkanlığını yapmıştı. Allahın varlığını ispatlamaya çalışırken şöyle diyor: 

“Ciddi düşündüğünüz zaman, göreceksiniz ki, fenler sizi Allaha inanma istikametine doğru iter” Evet sağa sola sapmadan doğruyu görmeye ihtiyaç var. 

GENİŞ KAPSAMLI BİR TECRÜBE 

Prof. Dr. Edward Luther Kissel. Biyoloji ve Jeoloji fakültesini California Üniversitesinde bitirdikten sonra, aynı üniversitede uzmanı olduğu branşın profesörü oldu. Aynı zamanda genetik uzmanı olan Kisser, inkârcılara şöyle sesleniyor 

Son zamanlarda fizikçilerin gayretleri neticesinde,  normal felsefe yolunu terk edip, Allah’ın varlığı hakkında çok ispatlanamamış deliller öne sürdüler. Ben ne o delillere dayanarak size Allah’a inanılmaz derim, ne de onların ortaya sürdükleri delillere inanmaya ihtiyaç duyarım. Çünkü daha önce Allah’ın varlığı hakkında fizikçilerin ortaya sürdükleri deliller, herkes için yeterli idiler ki, bunlar varken insanlar sağa sola başlarını çevirmeye ihtiyaç duymuyorlardı. Ben Allah’a inanırım. Ayrıca O’nun varlığını ispat ederek, varlığını hoş karşılarım. 

ALLAHIN VARLIĞINA YÖNELMEK 

Prof. Dr. Paul Cleirans Brosold. Biofizik uzmanı olarak, doktorasını California Üniversitesinde tamamladı. Daha sonra Oc Ridc laboratuarın’da Atom enerjisi şefi olan Brosold, ayni zamanda fizik enerjisi enstitüsü  üyesi idi. 

Bu Profesör Allaha inandığını 7 sahife yazısı ile aynı kitapta ispat ettikten sonra diyor ki: -300 sene evvel Francız Bacon, İngilizlerin meşhur filozofunun şöyle bir sözü var:  

– “Belli ki felsefe azıcıkta olsa insanı inkâra sevk eder. Halbuki felsefenin derinliğine girince insanı inanmaya mecbur eder,” Var olan alemlerin problemlerini çözmek için araştırıp düşünen binlerce araştırıcı, minimal varlıklara gelince heyecanlarından ürperirler. Biz bizim mütevazi vaziyetimizle bu müthiş sorunun cevabını bulmaya çalışıyoruz. Bununla beraber, benimkilerinde sizi tatmin edeceklerine pek inancım yok. Çünkü insanın imanın şartlarını kalbine yerleştirmesi için, bütün kuvvetiyle onu araştırması lazım. Ancak bundan sonra onun kalbi ışıklanmaya başlayacak. Böyle bir inanç onun kalbinden şüpheleri silip  tesirini gösterecektir. Bundan sonra onun için Allah, kendisinden daha yakındır. Böylece bu kimse imanın lezzetini kalbin derinliklerinde hisseder. 

FENLERİN MEYDANA ÇIKIP YAYILMALARI BİZE ALLAH’IN VARLIĞINI İSPATLAR 

Fizikçi Prof. Dr. George Irrel Davits Amerika’da atom araştırmasında fizik uzmanı olarak görev yapıyor ve şöyle diyor: 

“Ne zaman fenler kervanı ilerler ve taklitçilik ortadan kaybolur; o zaman dine ve dini meselelere  karşı insanın bağları kuvvet bulur. Aslında insan araştırabilse, dini meseleleri  bulup inanmak için çok çeşit deliller öne sürebilir. Bana kalsa insanın içinden gelen hakikate kavuşmak isteği, onun dindar olması için, ona yeterli bir baskıdır.” 

 KAİNAT İLE ALLAH, SIRLARLA DOLU 

Fizyoloji ve Gen profesörü olan John Wiliam Clots. İnancını  ispatlarken şu ifadelere yer veriyor: 

– Kainatta cereyan eden hadiseleri tesadüfe vermemiz imkânsızdır. Muhakkak bu varlıkların yaratılmaları için kesinlikle bir yaratıcıya ihtiyaç vardır. Çünkü bu yaratıkların yaratılmalarına baktığımız zaman, onlarda olağan üstü ve esrarengiz bir yaratılış görürüz. Onların meydana gelmelerini tesadüfe bırakamayız. Yine kesin olarak bilmemiz lazım ki, fenleri tanımamız için ilk önce yaratılmış olan eşyayı incelememiz lazım. Biz ancak bu sayede Allah’ın büyüklüğünü kabul edip imanımızı kuvvetleştirebiliriz. 

 ARAŞTIRARAK İNANMAK 

Fizik uzmanı ve Radar sistemini icad eden Prof. Dr. Robert Morris. Allah’a niçin inandığını açıklarken şöyle diyor: 

“İnsan inancının şartlarını kuvvetleştirmek için, kendinde mevcut olan  bütün kuvvetiyle niye inandığını araştırması lazım. Bundan sonra bu kimseyi, yanlış tarafa çekmek isteyenlerin gayretleri boşa gider. Çünkü araştırıp inceleyerek sahip olduğu o inanç, onun kalbini ışıklandırmıştır. Böyle şüpheye yer kalmayan bir inanca sahip olan kimsenin imanı, bütün hayatında kendini gösterir. Bu insana Allah kendinden daha yakın olur. İnsan ancak bu şekilde imanın tadını daha iyi tattığını hisseder.” 

 YOLUNU AYDINLATAN ATOMLARA BAKIN 

Fizik ile felsefe uzmanı Prof. Dr. Maritte Stalej Cangden. Floridas’ın Tirinity Burton Üniversitesinde fizik ve felsefe doktorasını yapan Prof. Dr. Maritte Stalej Cangden .  Amerikada felsefe ve fizik araştırmaları enstitüsü heyetinin  üyeliğini yapmıştır.Allaha inancını şöyle ifade ed:er 

Bu alemde her yaratık Allah’ın varlığına birer delildir. Biz bilginler kainattaki eşyayı araştırırken, kesinlikle Büyük Allah’ı inkar etmek için  herhangi yol bulamıyoruz. O’na ne bugünkü fenni usullerle ne de görünen herhangi fiziki eşya sayesinde ulaşabilinir.  Ona inanmak için en kısa yol ve en sağlam delil, vücudumuzda ki hücreleri incelemektir. Atomların hareketine bakmakla hedefimize kavuşuruz. 

Kaynak: Şaban Döğenin kitabından. 

Paylaşan: Abdülkadir Haktanır