Kenya Hizmet Notları ve Dersane Açılışı

Bismillahirrahmanirrahim

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve bereketuhu

Türkiyedeki yurtdışı meşveretlerinin tesiri ve teşviki ile illere taksim edilen ülkelerden Mersin iline Cenab-ı Hakkın ihsanı ile Kenya nasip olmuştur.

Kenya, Hint Okyanusu’na kıyısı olan bir doğu Afrika ülkesidir. Güneyinde Tanzanya, batısında Uganda, kuzeybatısında Sudan, kuzeyinde Etiyopya ve doğusunda Somali ile komşudur. Başkenti Nairobi’dir. Kenya

Afrika’nın en önemli ülkelerinden birisi olup nüfusu 45 milyon civarındadır. Eski bir İngiliz sömürgesi. 1963 yılında bağımsızlığını kazanıyor. Uhuru Bahçesi onların bağımsızlık meydanı. Bu ülke Doğu Afrika’nın lokomotifi. Ekvator çizgisinin üzerinden geçtiği ülke. Yarısı kuzey yarımkürede yarısı güney yarımkürede. Komşuları Uganda, Tanzanya, Sudan, Somali ve Etiyopya. Afrika’nın en büyük ikinci dağı 5,199 metre ile Kenya dağıdır.

Kenya’yı oluşturan 42 etnik grubun, farklı kabilelerin her birisinin ayrı kültür ve gelenekleri var. En ünlü kabilesi Kikiyu. Kenya ayni zamanda dünyanın en iyi atletizm sporcularını çıkaran bir ülke. Ayrıca Kenya safarisi ile çok meşhur bir ülke her zaman dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin ziyaret ettiği bir yerdir.

Ayrıca Kenya için vize gerekli değil. Her türlü hayvanın bulunduğu çok büyük National (Milli) Parkları var. Yerel dilleri Swahili Bantu ve Arapçanın karışımı bir dil. Bu dil Kenya’nın milli, İngilizce ise Resmi dili. Swahili, Doğu Afrika’da sadece bir dil olarak kalmamış aynı zamanda çok açık bir swahili kültürü oluşmuş bu coğrafyada.

Nairobi Afrika’nın en gelişmiş şehirlerinden birisi. Modern ve yüksek binalar şehri diğer Afrika şehirleri arasında çok önemli bir yere getirmiş. Başkent sadece Kenya’nın değil komşu ülkelerinde kalbi konumunda bir şehir. Nairobi Masai dilinde “serin suların yeri” anlamına geliyor.

Yıl boyunca, yaz kış, hava, ne sıcak ne soğuk. Dünyanın en güzel iklimlerinden birisine sahip. Diğer ülkelerde görmeye alışık olduğumuz çatılardaki bacalar ise soba yâda kalorifer olmadığı için bu şehirde hiç yok. Yazınsa klima kullanılmıyor. Öğle arası parkta çok sayıda şekerleme yapan insana rastlıyoruz. Bu Nairobi’nin sıradan manzaralarından. Aceleleri hiç yok çünkü hayat öyle de olsa böyle de olsa sürüp gidiyor.

Swahili dilinde “Haraka haraka hayna baraka, no hury in Africa” Yani Afrika’da her şey yavaş yavaş hallolur. Hiç acele etmeye gerek yok. Hala telaşa devam ederseniz size dönüp “Hakuna Matata” Yani Problem yok her şey yolunda diyorlar. Nairobi’nin tam ortasından Güney Afrika’dan başlayıp, Kahire’ye kadar giden Trans-African otobanı geçiyor. Afrika’nın en uzun yolu bu. Kenya’daki Adı Uhuru Otobanı, Yani özgürlük yolu.

Kenya, Afrika’nın en eski yerleşim bölgelerinden biridir. Kenya’ya ilk defa Arap tüccarlar gelerek, Malindi ve Mombasa şehirlerini kurmuşlardır. Sonraki yıllarda Portekiz boyunduruğundaki yerel emirlerin talebi üzerine Yemen Valiliği Emir Ali Bey’i 1584 yılında bölgeye göndermiş, Emir Ali Bey de beş kadırgadan oluşan filosuyla tekrar buraları alarak buralar Osmanlı devletine bağlandı. Emir Ali Bey kazanımları Portekizlilere karşı koruyabilmek için Mombasa’da limana hakim birde kale inşa ettirdi.

Tekrar Portekizliler buraları ele geçirerek burada ticaret merkezleri kurmuşlar, kaleler yaptırmışlardır. On sekizinci yüzyılda Araplar Kenya’ya tekrar hakim olmuşlar ve Portekizlileri bölgeden çıkarmışlardır.

1887’de bir İngiliz şirketi Kenyayı Araplardan kiralamış 1895’te de bölgeyi tam kontroluna almıştır. Bundan sonra maalesef Kenya tam bir İngiliz sömürgesi olmuştur İngilizler 1890’larda Kenya Uganda demir yolu inşasına başlamış, bu dönemde inşa için deneyimli işçi gereksinimi karşılamak amacıyla çok sayıda Hintli Kenya’ya yerleştirilmiştir. Ve bu Hintliler bugün Kenya da çok sayıda bulunup Kenya’nın ticaretine hakim durumdalar.

Ülkede çok sayıda dini inanış var.. Nüfusun yaklaşık yüzde altmışı Hristiyan, yüzde otuzu Müslüman, fakat bazı kaynaklar ve politika gereği Müslümanları yüzde on gibi düşük değerlerde gösteriyorlar, geri kalanı da Hinduizm, Budizm ve yerel dinlere mensup.

Özellikle her adım başı bir kilise görmek mümkün. Kenya’daki dinsel çoğulculuğu, Nairobi’de attığınız her adımda görmek mümkün; kiliseler, camiler ve Hindu tapınakları yan yana yükseliyor. Kenya’da Hindistan’a benzer çok-hukukluluk düzeni var; yani dinsel gruplar özel hukuk, aile hukuku alanında dinsel kurallarını uyguluyor.

Kenya hakkında çok geniş bilgi var şimdilik bu kadarı ile iktifa ediyoruz.

Mersinden birkaç ehli hizmet fedakar esnaf ağabeyler ve Ankaradan Şemsettin TÜRKAN abi ile beraber altı kişi 9 Mayısta Kenya nın başkenti Nairobi ye ulaştık. Bizi karşılayacak ve bizimle ilgilenecek ve onun ismi ile geldiğimiz zatın aynı günde Türkiye’ye döndüğünü öğrendik. Tahayyürde kaldık fakat neyseki Cenab-ı Hak uzun yıllar burada ticaret ile iştigal eden ve Risale-i Nurlar ile hizmet eden ve bir nur talebesi olan Hasan ağabeyimizi tevafuken karşımıza çıkardı.

Ne o bizi ve nede biz onu biliyorduk Allah razı olsun bize her noktadan mihmandarlık ve rehberlik ve yardım etti. Afrika’da resmi işlerin ve prosedürlerin ne kadar geç işlediği bilen kişilerce malumdur buna rağmen üç gün içinde dershanemizi bulduk eşyaları ile beraber yerleştik ve ilk derslerimizi yapmaya başladık elhamdülillahi haza min fadli rabbi.

Ve bu ise Hasan abi ile fedakar esnaf ağabeylerimizin sayleri ile olmuştur. Bu üç dört gün içerisinde Şemsettin abinin burada tanıdığı kişiler ile tanışarak Üstadımız ve Risale-i Nur hizmetinin esasları anlatıldı ve Risale-i Nurlar takdim edildi.

Mesela bunlardan bir tanesi Nairobinin en büyük ve merkez camiinde İslam Cemaatler Birliği başkanı ve Meclisi Ulema azası olan Abdullahi Abdi ile tanıştık. Risale-i Nurları ve Üstadımızı bilen bu zat Türkiye’den gelmemiz hasebi ile Türkiye’nin elan Alemi İslamın her noktadan lideri olduğunu vs. takdir ve sena etti.

Kenya’da faaliyet yapan İslam cemaatleri Türkiye’yi, Devleti Hilafeti Osmaniyenin devamı olarak biliyorlar ve buda Risale-i Nur’ların hüsnü tesirine vesile oluyor elhamdülillah.

Sonra Küresel Barış Vakfı merkezine ve buranın Orta Afrika ülkeleri temsilcisi ve azaları ile tanıştık. Üstadın fikirleri ve Risale-i Nurların ehemmiyeti anlatıldı ve eserler takdim edildi. Aynı Müslümanlar gibi tanıştığımız bu Hristiyanlar da Türkiye’yi sevdiklerini Hristiyanların ve Müslümanların barış ve ittifak etmek zorunda olduklarını ifade ettiler.

Daha sonra dershanemize gelip Risale-i Nur derslerini dinleyen ve okuyan bu zatlar “Kenya Orta Afrika da nasıl ehemmiyetli ise Asya ve Avrupa ortasında bulunan Türkiye de bizim için gayet ehemmiyetlidir. Bu yüzden biz Türkiye’de de bir şube açmak, Türkiye-Kenya arasında kültürel ve bilimsel ve dostluk ilişkilerimizi artırmak istiyoruz.”dediler.

Sohbet esnasında Risale-i Nurları izah eden Hasan abiye bu zat “Sen İlhami konuşuyorsun bu söylediklerini ben ilk defa duyuyorum ve hepsi de çok enterasan ve ehemmiyetli. Şu anda yurtdışında bulunan Genel başkanımızı sizinle tanıştırmam gerekiyor bu hakikatları mutlaka onada anlatmalısın” dedi.

Ve bunun gibi pek çok zatlar aynı itirafı yani Risalelerdeki hakikatlerin asrımızın problemlerinin çözümü için birer formül olduğunu Müslümanlar gibi Hristiyanlarında itiraf ve ikrar ettiklerini bilmüşahade gördük ve görüyoruz.

Ve bundan anlıyoruz ki BU RİSALELERE BÜTÜN DÜNYA İNSANLARININ İHTİYACI VAR.

Kenya Nur Talebeleri

www.NurNet.org