Medresetüz Zehra’ya tahsis edilen para

Zehra Üniversitesi’ne tahsis edilen para kimden gelmiş, kime ödenmiştir.

Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, Van, Bitlis ve Diyarbakır’da kurmayı plânladığı üniversite idealini hayata geçirmek ve gerekli desteği sağlamak maksadıyla, 1907 yılında, İstanbul’a geldi. Ancak 1908’de İkinci Meşrûtiyetin ilânı ve bir takım siyasî istikrarsızlıklar sebebiyle girişimleri sonuçsuz kaldı.

Bediüzzaman, daha sonra 22 Haziran 1911’de Sultan Reşad’ın Rumeli seyahatine icabet ederek Kosova’ya gitti. O zaman Kosova’da büyük bir İslâmî üniversitenin tesisine teşebbüs edilmişti. Bu girişimden dolayı Bediüzzaman Said Nursî, Sultan Reşad’a şöyle der: “Şark böyle bir darülfünuna daha ziyade muhtaç ve Şark, âlem-i İslâmın merkezi hükmündedir.

Sultan Reşad, Bediüzzaman’a, Doğu’ya bir üniversite için vaadde bulundu. Daha sonra Kosova’da yapılması düşünülen üniversite, Balkan Harbi’nin çıkmasıyla geri kaldı. Bediüzzaman da, Sultan Reşad’dan bu üniversite için ayırdığı ödeneğin (20 bin altın) Doğu üniversitesine verilmesini istedi ve bu isteği kabul edildi.

Bunun üzerine Bediüzzaman, Van’a gitti ve Van Gölü kenarında yer alan Artemit’te, şimdiki adıyla Edremit’te medresenin temelini attı.

Ne yazık ki, Birinci Dünya Savaşı patlak verdi ve üniversitenin kurulması sekteye uğradı.

Üniversitenin temeli için gönderilen bir miktar paradan başka diğer miktar gönderilmedi. Burada önemli iki noktayı nazara vermek istiyorum.

– Devlet, hiçbir işin resmî boyutunu ihmal etmez. Yapılan işin belgelerini dosyalayıp, arşivler.

– Devlet, yapmaya karar verdiği projelerin parasını kimsenin eline veya şahsî hesabına yatırmaz.

Şimdi bu paraların kimden, kime ve ne kadar geldiğini belgelerle görelim. Evet, Müfit Yüksel Hocanın ifadesi aynen şöyledir: “Medresetüzzehrâ için ayrılan tahsisat ve temel atmak için gönderilen taksidin tüm belgeleri elimizde. Medresetüzzehrâ ile ilgili ayrılan tahsisat paralarının Bediüzzaman’a değil, Van Valisi Tahsin Uzer’e (Valilik makamına) gönderildiğine ilişkin belgeler:”

Müfit Yüksel konu ile alâkalı bilgi ve belgeleri Osmanlı arşivinden temin etmiştir.

Asıl beyana çalışmak istediğim, Bediüzzaman Said Nursî’nin Medreset’üz Zehra için tahsis edilen parayı almamış, temel atmak için paranın bir kısmı Van Valiliği (Evkaf Müdürlüğü’ne) gönderilmiştir. Van Evkaf Müdürlüğü tarafından kısmî masraf yapılmıştır.

Bediüzzaman Hazretleri küçüklüğünden beri kimseden karşılıksız en ufak bir hediye bile almamıştır. 

Nasıl olur da devletin bir üniversitesi için tahsis edilen parayı uhdesine alsın?

Avukatlarından M. Mihri Helav bir müdafaasında şunları kaydeder: 

Günde elli gram ekmekle ve bir çanak çorbayla tegaddi eden bu büyük adam, yaşıyorsa, ancak Kur’ân ve imânâ hizmet için yaşıyor. Başka hiçbir şeyin onun nazarında kıymet ve ehemmiyeti yoktur.

“Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiyede dostlarımın icbarıyla kabul etmeye mecbur oldum, o parayı da mânen millete iade ettik…” Bu paralarla yazdığı eserleri bastırıp, meccanen (parasız) dağıtırdı. Mektubat, On Altıncı Mektup.

Daha birçok benzer örnekler verilebilir, buna rağmen zaman zaman yanlış ve asılsız beyanda bulunanlar oluyor.

Hülâsa: Bediüzzaman Said Nursî ile ilgili belgelerle ortadadır. Onun hayatı, esaret, tarassut, hapis ve sürgün ile geçmiştir, vefatına kadar adım adım takip edilmiş ve belgelerle kayıt altına alınmıştır.

Onun hayatı, kendisine kin besleyenlerin uydurma ve rivayetlerine hiçbir cihetle muhtaç olmayan masum ve tertemiz bir hayattır. Üniversite için tahsis edilen paranın kuruşuna bile tenezzül etmemiştir.

Kaynak: Rumeli seyahati ile ilgili notlardan yararlanmış.

06.09.2021

Rüstem Garzanlı

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: