Kardeşlerim! Sakın unutmayalım ki bu dünyaya imtihan vermeye geldik. Ne mutlu ona ki bilir buraya, mutlu olmaya değil, insan bilir ki, ölüm onu hesap verme gününe götürecek, ve ona göre hazırlanır. O hazırlığı yapmak için tek yol var. O da, bizi hiç yoktan yaratıp var edeni, Yaratanı araştırıp bulmak lazımdır. Araştırıp onu bulduktan sonra, Asla tereddüd etmeden Yüce Allahın varlığına inanacağız, ondan sonra, bu insan makinesinin kullanma kılavuzu olan Kur’anı Kerimi noksansız anlamak için Allahın Peygamberine sağlam inandıktan sonra: O Aleyhissatu Vesselam, Kur’anı Kerimden süzüp Hadisi şerifleri ile bize gösterdiği doğru yolda devam etmek ile Kurtuluşa ermiş oluruz.
İşte bu yoldur orta yol. Bu insan o yolda yürürse kurtulmuş olur. Yok bana göre böyle olmalı gibi, bozuk ifadeler ile kendine yön verenler, hak yoldan sapmış insanlardır. O başka değil kendi benliğine itimat edenlerin yoludur. Bunu bilelim ki: Allahın Hak yoluna ulaşmak için ciddi çalışıp araştırmakla olur.
Muhterem Kardeşlerim! Bu insanın Allaha karşı vazifelerini bilmek için, ehli bid’a nın değil ehli sünnet vel cemattan olan zatların yazdıkları kitapları çok okumalıdır ki, yapacağını bilsin. Çünkü bu insanin Allaha karşı iki ana vazifesi var: 1- “Namaz ve dua dır.” 2- “ ilim ve duadır.” Evet Namaz dinin direğidir, fakat namaz dahi bilmeden kılınmaz, makbul olan bir namaz kılman için bilmen lazım olan hususları bilmelisin. Abdest, Namaz, Oruç, Hac, Zeka meselelerini, noksansız bilmemiz için Fıkıh ilmini de bilmemiz lazım. Bu sebepten: Sıhhat ve vaktimizin kıymetini bilmemiz lazım. Vaktimizi asla boşa harcamamız lazım.
Bir dershaneye senelerdir ders yapan birine sordum, namazda vaki olan sehvi secdeni zamanında yapmadı isen ne yaparsın? Kardeş cevap veremedi. Ona dedim: O unuttuğun, Aklına geldiği ana kadar sırtını kıbleye çevirmedi isen ve dünya kêlami söylemedi isen hemen secdeye varırsın ve vazifeni yapmış olursun.
Vatandaşlardan Müslüman oldukları halde dini bilgilerden çoğu mahrum. Neden? Çünkü: Seksen sene civarında uzun bir müddet içerisinde çocuklar babalarından alamadıkları gibi. Okullarda din dersi yasak olduğu için alamadılar: Tek Partili idare altında yaşadıkları için. O devirde Kur’an okumak yasak. Yirmi seneye yakın bir devirde Minarelerde Ezan yerine şarkı söylendi.
“Yunanistanda adı Tangrı adında bir büyük put varmış. Bizimkiler kelimenin g harfını çekerek, Allah yerine Tanrı yapmışlar.” Merve Kavakçıyı Halk Milletvekili seçtiği halde, başörtüsünden ötürü Ecevit “DIŞARI” diyerek meclisten kovmadı mı? O devirde okullarda Öğretmenler: Allah değil her şeyi tabiat yaratmıştır, kendi kendine olmuştur demediler mi? Adnan Mendresi Ezanı aslına çevirdiği için Onu onlar İdam etmediler mi? O devri yaşayan Anne Babalar kendilerinin dini olan Müslümanlığı öğrenmediler ki evlatlarına verebilsinler. Bu sebepten milletimiz dinden cahil kaldı.
Şimdi Ramazan ayında. Namazsız Zavallı kız ve erkekler anne babalarından Ayrılamıyorlar, Kimi orucunu tutmuş kimi tutmamış İftar sofrasında yemek yemeğe beraber otururlar.
Dinini yaşamayan kız ve erkekler sesleniyorum: Kardeşlerim Madem ki Allah sizi İnsan yaratmış. Kendinizi satmak için, süslenip güzelliğinizi aynada görmek için değil: Tek hücreden sizi yaratılan Allah, o vücudunu öğrenmek için; insan vücudunu anlatan kitapları inceleyip baksanız öğrenirsiniz. Ve diyeceksiniz Aman Allah’ım Uzaktan koman dalı m.m. kareye 8 milyon hücre sığabiliyor. O hücreye bu insanı vücudunu nasıl sığıştırdın?
Akıllı insanı hayrette bırakan incelikler ile yapmışsın. Hemde yalınız bir insandan bahsetmiyorum: Bütün Dünyadaki insanlar ayni incelikleri taşıyor. Tırnaklar büyüyor ama parmaklar büyümüyor. Gözlerimizi çukurlarda yaratmışsın. Gözüne yumrukla vursan gözü zedelenmeden kurtulabiliyor. Hem de, insanları tek gözle bırakmayıp herkese ikişer tane yapmışsın. Hemde herkesin gözlerine toz girmemesi için kapaklar yapmışsın. Bu saydıklarım insandaki inceliklerin çok basit kısmıdır.
Şimdi İnsanların Allaha karşı yaptıkları isyanlara karşı gelip hemen pişman olmak için, sena önce sorabilseydik? Yok ben insan olmak istemiyorum, beni ya bir fare, ya bir yılan mı yapsın der idin? Bana diyecek. Ne diyorsun? Hiç kimse yılan değil inek bile olmak istemez. Tekrarlıyorum. Allah’ım yok insan olmak istemiyorum mu diyeceksin? Peki seni böyle mükemmel insan yaratan Allaha teşekkürün nedir? Peki böyle mükemmel bir varlık olduğunuz için; Allaha karşı niye şükrünüz yok? Size bir sigara, bir çay ikram edene karşı teşekkürünüzü asla ihmal etmezsiniz Ama teşekkür manasında olan, o ufak tefek ibadetlerinizi niye yapmazsınız? Günde 24 saatten tek bir saatını namaz için isteyen Allah’a karşı OHOO bu namaz hiç bitmiyormuş diyebiliyorsunuz Öylemi?
Şimdi sizden soruyorum? Madem ki aptal değilsiniz. sizden yüz lira yerine bin lirayı hiç kimse alamaz. O zaman Bu harikalar harikası olan vücudunuzu, anneniz, babanız mı yaptı? Hayır onlar yalınız sebeptirler, değil mi? Onların birleşmeleri için; Allah biri diğerine çekme kuvveti olan şehevi kuvveti onlara Allah vermese idi. Bu dünyada insanların çoğalması olamazdı değil mi? Siz bana anlatın Türkiye’mizde: Herhangi şehir yalnız kız yok değimli? Yalınız erkek te hiçbir şehirde doğmuyor, değil mi? Söyleyin: Öyle bir şey var mı hangi ? Yok. Araştırmacılara göre Türkiye’mizde %49,5 Erkek % 50,5 kız doğuyormuş. Kızların fazla doğmasi de: Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesine göre: “Hanımlarda açık saçıklık olduğundan doğan yavruları kendi cinslerine çekerler.”
Evet Erkek ve Hanım kardeşlerim! Yapın ne yapın O ölüm size gelmeden, şimdiye kadar yaptıklarınız günahlardan pişman olun. İbadetlerinizi yapmaya çalışın. Yoksa O cehennem azabından en azı ayağınızın altına bir kor konulur ısısından beyninizin kaynamasından ses çıkarak lok lok yapar. Halbuki sizler çoğunuz ümür boyu ibadetsiz yaşıyorsunuz. Bunun için sonsuz azabı hak ediyorsunuz. Bunu da bilin: Bütün bu dünya boşluğu buğday taneleri ile dolu olsa, o buğdaylardan her sene bir tane azalsa, trilyon, katrilyon, kentrilyon sene geçse, buğdaylar biter fakat cennet ile cehennem hayatı asla bitmeyecektir. Vesselam.
Paylaşan: Abdülkadir Haktanır