İnsandaki kabiliyetler inkişaf ettiği zaman, insane kendini bir âlem büyüklüğünde görür. Allah dostları zerreden Arşa bütün âlemi seyreder, “Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah” kelime-i kudsiyesiyle her bir varlık üzerinde esmânın tecelliyatını seyreder. Vekil sıfatıyla tesbih, zikir ve ibadetlerini Allah’a takdim eder.

Çok biçarelerin hayat-ı bakiyelerini Nurlarla kurtarmak hizmetinde, fani ve zahmetli ihtiyarlık hayatını memnuniyetle bırakmaya lüzum olsa veya vakti gelse, razı olmak gayet lezzetli bir şereftir.

Cenâb-ı Hak’ka hadsiz şükür Risâle-i Nur’un tab’ ile neşriyâtı ve tercümelerle Âlem-i İslâm ve insâniyette intişârı mânevî bir bayram olması gibi .. kemâl-i takdir ve tahsin ile yâd edilmesi dahi Allâh u a’lem Nur’un bir mânevî bayramı hükmündedir diye kardeşlerimize tebriklerle arz ve takdim ederiz.

Risale-i Nur nasıl okunur, nasıl istifade edilir, insana ne verir, herkes anlar mı, nasıl anlaşılır, her meselesini herkesin anlaması mümkün mü, sadece akla mı hitap eder, diğer duygularımızın istifadesi nasıl olur? Mehmet Paksu yazdı…

1- Kişilerin Farklı Aile Yapılarının Olması, 2- Eşler Arasında ki Görev Dağılımının Eşit/Adaletli Olmaması, 3- Gerçek Dışı Beklentiler, 4- Değişim Talebi, 5- Duyguların Zamanla Değişmesi, 6- Rekabet Ve Güç Çekişmesi, 7- İletişimsizlik, 8- Cinsel Sorunlar soruları ve cevapları…