Risale-i Nur Cemaati ve FETÖ

15 Temmuz 2016 akşamı menfur hadisenin baş mimari FETÖ’nün etkin rol aldığı birçok belge ile ispat edildiği aşikârdır. Açıkça ifade edilirse bu hain darbenin teşebbüsü Gülen’in bilgisi ve talimatı olmadan gerçekleşmesi mümkün değildir. Bu çirkin eyleme karşı, asil milletimiz çoluk çocuğu ile meydana çıkmış, darbecilerin tank ve tüfeklerine karşı göğüslerini siper ederek, büyük bir zafer ile tarihe bir kayıt daha düşmüştür.

Risale-i Nur cemaati, kahraman halkıyla birlikte bu zafer bayrağı taşımışlar, bu uğurda şehit düşen Nur talebeleri de vardır. Buna rağmen dini cemaat değince FETÖ’nün örgütü ile maalesef ilişkilendirenler vardır. Birçok yazarlarımız ve Risâle-i Nurun mümtaz şahsiyetleri tarafından Nur cemaati ile FETÖ’nün camiası arasında ki farkı açıklamışlar. Bu konuda hasbel kader ben de geçmişte birkaç yazılarımda “Risâle-i Nur cemaati ve FETÖ’nün camiası” arasındaki farkı açıkça ifadeye çalışmışım. Her nedense piyasada dolaşan “silik” sözlerin müşterileri kasti olarak elmas ile kömürü karıştırıyorlar.

Dolayısıyla bu ortamda insanlar dindarlara ve dini cemaatlere karşı bir tereddüt ve şüpheye düşmüşler. Cemaat deyince adeta FETÖ’nün örgütü olarak düşünerek mesafeli duruyorlar.

Oysa Nur Cemaati ile FETÖ’yu bir arada zikir etmek veya muvazene etmeye çalışmak bile bir haksızlık olarak görüyorum. “Yer nerede; Süreyya yıldızı nerede?” Bu kadar bir birine zıt ve ayrı iki cenahı muvazene etmek ne kadar haksızlık ise, Risale-i Nur cemaatini; FETÖ ile muvazene etmek de o kadar çirkin ve haksızlıktır. Her nedense yıllardan beri ayni konuyu, ayni meseleyi efkâr-ı ammeye anlatmak mecburiyetinde kalmamız kaderin bir eseri olarak görüyorum. O zaman anlatalım… Gene anlatalım ki, elmas ile kömür bir birinden tefrik edilsin. Şöyle ki:

Risale-i Nur cemaatinin esası İslam, Kur’ân ve imana hizmet etmektir. Sosyal ve toplumsal hayatı düzenleyen kuralların önemi ve gerekliliği için daima devlettin asayiş ve emniyetini manen muhafazaya çalışmışlar. Tarihte hiçbir vukuatlarına rastlanmamıştır.

FETÖ, elli seneden beri devletine ve milletine yapacağı hıyanettin planı ile meşgul olduğu, bu uğurda ağlayan bir cerrar olarak dindar insanları, hatta devleti din adına sömürerek servet sahibi olduğu, devlettin bütün kademelerine adamlarını yerleştirerek güçlü ve muktedir olmayı hedef aldığını bütün kamuoyu tarafından bilinmektedir. Kendini güçlü ve muktedir gören bu zevali, çirkin hedefini icra etmek için, 15 Temmuz darbe teşebbüsü ile müzahrefatını göstermek istemiş ise de, bu asil millet onun çirkin emelline engel olmuştur.

Risale-i Nurun ferasetli talebeleri, FETÖ’nün ağlayan bir cerrar olduğunu yıllardan beri fark etmişler ve onun şerrinden uzak kalmışlar. İşte Risale-i Nur cemaati; işte FETÖ’nün camia farkı…

Bedîüzzamân’nın manidar bir sözü ile yazımı noktalamak istiyorum. “Musibet şer-i mahz olmadığı için, bazen saadette felâket olduğu gibi, felâketten dahi saadet çıkar.”1 İnşaallah bu musibetten de bir saadet çıkacak, âlem-i islâm’ın uhuvvetine, birlik ve beraberliğin inkişafına acilen güçlü bir kuvvet olacaktır.

Rüstem Garzanlı

5.04.2017

Dipnotlar:

1-Eski Sad dönemi eserleri, Sunuhat.

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: