Şerh ve izah

Risale-i Nur şerh ve izah edilir mi? Şerh ve izah edilmez diyenlere, kaynak Risale-i Nur ve müellifi Said Nursî Hazretleri olduğu için asıl menbaından delil getirelim.

Malûm olduğu üzere Risâle-i Nur, Kur’ân’ın manevî bir mu’cizesi ve Kur’ân hakikatlerine ayna olmuş bir eserdir. Böyle kudsî bir eserde münderic imanî meselelerin insanların idrakine uygun bir şekilde tahkik edilip izah edilmesinde elbette büyük faydalar vardır. Zaten Risale-i Nur’un mesleği tahkik mesleğidir.

Risale-i Nur müellifi Said Nursî Hazretleri: “Bu durûs-u Kur’âniyenin dairesi içinde olanlar, allâme ve müçtehidler de olsalar, vazifeleri, ulûm-u imaniye cihetinde, yalnız yazılan şu Sözlerin şerhleri ve izahlarıdır veya tanzimleridir.” 1 demiştir.

Demek ki, Risale-i Nur Talebelerinin bir vazifesi de risaleleri şerh, izah ve tanzimdir. Şerh ve izahın kelime karşılığı, anlaşılır hâle getirmektir. Bu kadar açık ifadelerden sonra “Risale-i Nur şerh ve izah edilmez” demek, müellifine muhalefet sayılmaz mı?

Keza, Üstad, “Zannederim ki, hakaik-ı âliye-i imaniyeyi tamamıyla Risale-i Nur ihata etmiş; başka yerlerde aramaya lüzum yok. Yalnız bazen izah ve tafsile muhtaç kalmış. Onun için vazifem bitmiş gibi bana geliyor. Sizin vazifeniz devam ediyor. Ve inşaallah vazifeniz şerh ve izahla ve tekmil ve tahşiye ile ve neşir ve talim…” 2 demiştir.

O halde, şerh ve izah, Said Nursî Hazretleri tarafından talebelerine yüklenen bir vazifedir. İstidat ve kabiliyeti olanlar şerh ve izah vazifelerini yerine getirmelidirler. 

Ayrıca Üstad “Risaleleri gazete gibi okumayınız, mütalâa ve tefekkür ediniz” meâlinde uyarıda bulunmuştur. Maatteessüf Risale-i Nur’u okuyan birçoğumuz anlamadan, şerh ve izahı da önemsemeden okuyoruz.

Hâlbuki Risale-i Nur, bir gül goncası gibi kokladıkça yapraklar açılır, açıldıkça misk ü amber gibi koku etrafa saçılır.

Feyz ve istifademizin bol olması temennisiyle…

Rüstem Garzanlı

03.03.2022

Dipnotlar:

1- 29. Mektup, 6. Risale, 6. Kısım.

2- Kastamonu Lâhikası, s. 35; Barla Lâhikası, s. 285.