Bu iznin verilme hikmeti ise bir değil yüzlercedir. Bunlardan en önemlileri şu iki hikmettir. Cenab-ı Hak, şeytan vesvesesi olmaksızın da insanları imtihan edebilir, şeytanın görevini de insan nefsine yükleyebilirdi. Ama böyle yapmakla, şeytanın o çirkin arzusunu, yani kıyamete kadar insanları hak yoldan saptırma arzusunu kabul etmekle şeytanın cehennemde çekeceği azabı milyarlarca kat artırmış oldu. Zira, “Sebep olan işleyen gibidir.” hadis-i şerifine göre, insanların şeytan vesvesesine uyarak işledikleri günahların bir katı da şeytana yazılıyor ve böylece onun azabı attıkça artıyordu.
Diğer hikmet ise, insanların nefis ve şeytan ile bir imtihan geçirmeleri ve bu imtihanı kazanan müminlerin meleklerden daha ileri derecelere yükselmeleridir. Eğer, insan nefsine kötülüğü emretme özelliği verilmemiş olsaydı ve insanlara şeytan musallat olmasaydı insanların dereceleri de meleklerde olduğu gibi sabit kalacaktı.
Prof. Dr. Alaaddin Başar / Sorularla İslamiyet