Sizi Üzmek İstemezdim, fakat GERÇEK BU..

Şu mübarek günlerde GSM mesajı olarak öyle bir paylaşım yapılmış ki, okuyunca tüylerim diken diken oldu. Mesajın özeti şöyle: Medine-i Münevvere’nin Türbe hatibi Şeyh Ahmet, bu haberin doğruluğuna yeminler ederek başlıyor.

“Bir Cuma gecesi namazımı eda ettikten sonra uyumaya varmıştım. Haremi şerif tarafından “Ya Şeyh Ahmed” diye bir nida geldi. “Lebbeyk (buyur, emret) Ya Rasülellah” diyerek, Efendimizi gördüm. Bana: “Ya Şeyh Ahmed, Allah-ü teala huzurunda utanıyorum. Bunu sana haber veriyorum ki, geçen cumadan beri Ahirete 16 000 kişi sevk edildi (öldü). Ancak bunların içinden tek bir Müslüman (mü’min)çıkmadı.

Bu gelenlerin amel defterlerinin hepsinin kapkara ve sol ellerinde olduklarını gördüm”…..diye devam ediyor, ancak açıklamalar çok uzun olduğu için ben sadece bir de son kısmını arz edeceğim. ..Devamında, bu ölenlerin işledikleri günah çeşitleri anlatılıyor ve “.. Ya Şeyh Ahmed, benim şimdi hayattaki ümmetime sen haber ver ki, işledikleri bütün günahlardan çok çok tövbe ve istiğfar etsinler. Kıyamet alametleri artık zuhur ediyor….”..Diye devam ediyor.

Ben bu olayın sıhhati ve güvenirliği hakkında hiç yorum yapmayacağım. Çünkü, aynı konuda Bediüzzaman Hz.’ninde çok net bir ikazı vardır. Şöyle ki: “Bir Ehl-i Keşfin müşahedatıyla, 40 vefiyattan (ölümden)sadece 1-2’si İMAN ile ölmüş…”Yani, 40 kişiden 38-39’u İMANSIZ ölmüş.

İşte bizler sadece bu %3-5 gibi imanlı giden oranını düşünerek hareket etsek bile, % 95-97’mizin risk altında olduğu görülüyor. Yani, her birimizin imanlı ölme konusunda ne kadar az şansımızın olduğu ap-açık ortadadır. Ahirete İmanlı gitme konusu da asla şansa bırakılmayacak kadar çok çok önemli bir konudur. Çünkü bu sınavın “işe-güce dalmıştım, herkes gibiydim, bilemedim, fark edemedim” v.b. mazereti, pardonuveya tekrarı asla yok…

Ayrıca herkes tarafından bilinen şu Hadis-i Şerif, yukarıdaki gerçekleri de’yid eder (doğrular)mahiyettedir.İnsanlar helak olacak, ancak alimler kurtulabilecek. Alimler de helak olacak, bildiklerini yaşayanlar ve uygulayanlar kurtulacak. Bildiklerini uygulayanlar da helak olacak, ancak bildiklerini (gösteriş için değil de)SIRF ALLAH cc RIZASI İÇİN UYGULAYANLAR kurtulacak. ..Ve bunları da bazı büyük tehlikeler bekliyor…”

Şimdi bütün bunları birlikte düşünerek, asrımızdaki ahir zaman fitnelerine, Müslüman ülkelerin veya cemaatlerin birbirilerine düşmelerine, havalarda uçuşan yalanlara, iftiralara,tekfirlihakaretlere, gıybetlere ve saldırılara dikkatle bakalım.

Evet dostlarım,sizleri üzmek istemezdim ama çok ciddi bir özeleştiri yaptığımızda, ahvalimiz ve istikbalimiz yürekler acısı gibi gözüküyor.Maalesef, kendilerine çok güvenen birçok ehl-i takvanın bile, GIYBET tuzağınakolayca düştükleri çok net görülüyor. Üstelik kolayca düşülenbu GIYBET hakkında Yüce Rabbimizin ve O’nun c.c. sevgili habibinin SAV öyle dehşetli ikazları ve tehditleri var ki. Bunlara rağmen şu gıybet tuzağı, bu asırda Mü’minlerin büyük bir çoğunluğunu değirmen gibi öğütüyor. İyiliklerimizi, yaptığımız hayırları ve makbul olmuş olan ibadetlerimizi bile, ateşin odunu erittiği gibi bitiriyor…

Mü’minlerihelakete götüren çok önemli bir başka varta da, farkına varılmadan İlahitarife ve emirlere muhalefettir! Şöyle ki: Zalimleritarif;“Allah’ın mescitlerinde (Camilerde)Allah’ın adının anılmasını engelleyip, oraların ıssız ve harap hale gelmesine çalışanlardan dahaZALİM kim olabilir?…..”(Bakara S., 114. Ayet.). İlahi EMİR ise şu:“Bir de sakın zulmedenlere (ZALİMLERE)meyletmeyin, sempati (bile) duymayın!… Yoksa size ateş dokunur. Aslında sizin Allah’tan başka yardımcınız yoktur. Sonra O’ndan da yardım görmezsiniz.”(Hud, 113. A.)Zalim de belli, emir de.

Hele hele Tevbe S., 24. Ayet, mü’minlerin farkında olmadan niçin döküldüklerini, niçin felaketlere sürüklendiklerini çok net anlatıyor.Habibim,de ki:“Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım ve akrabanız, ter dökerek kazandığınız mallar, kesada(iflasa)uğramasından endişe ettiğiniz ticaret, hoşunuza giden konaklar, size Allah’tan ve Resulünden ve O’nun yolunda cihad(mücadele)etmekten daha sevimli ve önemli ise. . . o halde Allah emrini (azabını)gönderinceye kadar bekleyin! Allah öyle fasıklar güruhunu hidayet etmez, umduklarına eriştirmezler.”Şimdi kendimize bir bakalım:Gündemimizde en çok kim ve neler var?Günlük hayatımızı en çok kimler ve neler meşgul ediyor?…

Konunun çok daha da acı tarafı da ZurufSuresi, 37. Ayette şöyle ikaz ediliyor:Şüphesiz şeytanlar, onları doğru yoldan alıkoyarlar da onlar, onlar kendilerinin (hala) doğru yolda olduklarını sanırlar.” Ancak, her konuda MİHENK ve ölçü, İlahi Emirlerdir. Gerisi teferruat…

Bütün bu gerçekleri, sizleri üzmek ve ümitlerinizi kırmak için değil, henüz fırsat varken bütün günahlarımızdan çok ciddi tövbeler ve istiğfar etmemiz için arz ediyorum. Lütfen “benim çok büyük günahlarım var” deyip ümitsizleşmeyiniz, “Benim, SONSUZ MERHAMET SAHİBİ ve ÇOK BÜYÜK BİR RABBİM VAR” diye ümit var olunuz.

Bu çok büyük Merhamet sahibi olan Yüce Rabbimiz, şu ahir zamanda bizlerin böylesine büyük tehlikelere duçar olacağımızı elbette bildiği için,“..Milletimin İMANINI selamette görürsem, Cehennem’in alevleri arasında yanmaya razıyım”..diye haykırarak, kendisinin dünya hayatını bizim için feda eden bir Bediüzzaman göndermiştir.İşte bukahraman zat dabizim imanımızı güçlendirerek kurtarmak adına,binlerce sayfalık eserler yazdığı için, yıllarca hapislerde tutulmuş, sürgünler yaşatılmış, 19 defa zehirlenmiş.

Bizlere bu Risale-i Nur eserlerini yetiştirebilmek için evlenmeye bile fırsat bulamamış. İslam düşmanı yarasalar o zatı sekerat(ölüm öncesi) halinde bile rahat bırakmadıkları gibi, kabrinde bile bırakmadılar ve halkın ona olan muhabbet ve teveccühünü önlemek için, halkın gözünden uzak yerlere sevk ettiler.

Fakat o zatsadece ülkemizde değil, tüm dünya ülkelerinde milyonların gönüllerine TAHT kurdu ve eserleri, 50 ayrı lisana tercüme edilerek, milyonların İMANLARINI kurtarmaya devam ediyor. Acaba,yukarıda arz edilen İMANSIZ ÖLME felaketinden emin olabilmek için, bu harikaeserlere yapışmaktan daha avantajlı bir yol var mı? HAYIRLI BAYRAMLAR…

A. Raif Öztürk

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: