Sözlerimize Hamd ve Şükür ile başlamak istiyoruz. Zira Tarihçe-i Hayatın ahirinde yazdığı mektup ile tanıdığımız merhum Hafız Ali Reşat Abinin, 1950’li yıllarda başlattığı Risale-i Nur Hizmeti, arada geçirdiği tevakkuf devresinden sonra, bundan 10 yıl kadar önce Gümülcine’de ilk dershanemizin açılmasıyla parlamaya başladı. (Merhum Hafız Alı Reşat abinin başlattığı hizmete binaen 1960 larda Aldulmuhsin Elkonnavi abinin Berlinden gelerek Asa-yı Musa, Sikkeyi Tasdiki Gaybi, Mucizat-ı Ahmediye gibi bazı eserleri istinsah ettirmesi ile 1960 ile 1975 yılları arasında Gümülcine’de Dramalı Salih Αbinin açtığı küçük bir dershanede, Risale-i Nur dersleri yapılması bu hizmetlere dahildir.)
Üstadımız İhlas Risalesinin başında “Bizler gayet az ve zayıf ve fakir ve kuvvetsiz olduğumuz halde, gayet ağır ve büyük ve umumi ve kudsi bir vazife-i İmaniye ve hizmet-i Kur-aniye omuzumuza İhsan-ı İlahi tarafından konulmuş” buyuruyor.
2004 yılının Mayıs ayında Gümülcine’deki dershanemizi daha geniş ve hizmete elverişli yeni bir daireye taşımaya karar verdiğimizde İskeçe’de bulunan bir kardeşimizin ablası bir rüya görüyor. Rüyasında biri ona seslenerek Resullullah Efendimiz (S.A.V.) kendisine “üç tane gömlek dikip hazır etmesini istediği” söylenir. Ablası da bu meseleyi kardeşine anlatır. Oda “vardır bir hikmeti, sen hazır et” der. Ancak Abla ne boyutta dikmesi gerektiğini de bilmez. Bunun üzerine rüyasında Resullullah’ı (S.A.V.) gören bir kardeşe de sorulur. O da bir boyut tarif eder. Sonuç olarak abla farklı renklerde gömlekleri diker ve bir kenarda saklar. Ancak gömleklerden biri tamamen isteği haricinde diğerlerine nisbeten daha küçük olur.
İbrahim kardeş onları Selanik‘ten aldıktan sonra İskeçe‘nin yanından geçerken burada bizim bir kardeşimiz var onu ziyaret edelim düşüncesiyle İskeçe’ye dönüyorlar ve Muharrem kardeşi ziyaret ediyorlar. İlk ders yaptıkları yer o ablanın üst katında oturan Muharrem kardeşin bir odasındadır. Ve Asa-yı Musa’dan yapılan ilk ders o andan itibaren İskeçe’nin her Pazar yapılan programlı dersi olmuştur. Orası kalmaya müsait olmadığından bu Ağabeyler Gümülcine’deki dershaneye götürülürler.
Orada da resmi Tarihçe-i Hayat’ın en arkasındaki resimde bulunan ve Yunanistan’da Risaleleri en uzun zamandır bilen çok mübarek bir ağabeyimizle beraber kalırlar. Abla bunu duyunca heycanlanır ve kardeşine “Gümülcine’de dershanede kalan o üç kişi bu üç gömelğin sahibi olabilir mi?” diye sorar. Kardeşi gömlekleri sardırır ve Gümülcine’ye o gece gider. Durumu misafirlere anlatır. Ve gömlekleri gelişi güzel üçüne verir. Ve farklı renklerde olan gömlekleri alanların itiraflarına göre üçüne de en sevdikleri renklerde olduklarını söylerler ve terzide ölçülerini vermelerine rağmen bukadar uygun dikilmediğini itiraf ederler. Ve en ilginç olanı aralarında en küçük yapılı olan ağabeyimize ki; diğerlerinden epey farklı idi, yanlışlıkla daha küçük olarak dikilen gömleğin ona tevafuk etmesi ve tam denk gelmesi idi.
2001 yılında İskeçe kasabasında bir kardeşin evinin bir odasında başlıyan bu dersler bir süre sonra dar gelmeye başlamıştır. Kardeşler İskeçe’de de bir dershane kiralanıp kiralanmamasını düşünürken kardeşlerden birisi rüyasında Üstadın kendi bohçasını hazırladığını ve yanındakilerine “hazırlanınız taşınıyoruz” dediğini görür ve o rüyadan iki gün sonra Mevlam bir yer nasib eder ve kiralanır.
Daha sonra 2007’de Uhuvvet Kültür ve Eğitim Derneği (www.uhuvvetgr.org) kurularak hizmetler resmi kimliğe de sahib oluyorlar. İskeçe’nin bir kenar mahallesinde olan dershaneyi şehir meydanında çok güzel bir yere taşımayı Mevlam nasib eder. Büyük bir odası mescid yapılır. Dönerli ders olarak okunan Mektubat yeni bitmiştir. Bir hafta sonra bir kardeş rüya görür. Rüyasında o yeni dershanenin mescidinde bilinen ve bilinmeyen kalabalık bir cemaat toplanmıştır.
Panjurlar ve pencereler kapalı, akşam vakti dışarısı karanlık, hava fırtınalı ve yağmurlu. Bir fısıltı dolaşıyor mescitte “Gelmiyecek galiba! Bu havada gelemez! Yarın gelir belki!” derken birden tüm ihtişamıyla yanında biriyle Resülüllah (s.a.v) mescidin kapısında beliriyor. Üzerinde hiçbir ıslaklık belirtisi yok. Herkes şaşkındır ayağa kalkarlar eline ayağına yapışırlar. “Ya Resülüllah bu havada bu yağmurda nasıl geldiniz sizi beklemiyorduk” denir. Yanındaki zat “Biz de Ona (S.A.V.) öyle dedik ancak Resullullah (S.A.V.) daha fazla bekleyemeyeceğini, bir an önce gelip tebrik etmek istediğini söyledi.” Herkes elini öper ve gözyaşları içinde adına kasideler okunur.
Anladık ki bu olup biten hadiseler başıboş hadiseler değil. Allah bir şeyin olmasını murad ederse esbabı bir araya topluyor. Bu hizmette bizleri de istihdam ettiği için Cenab-ı Hakka ne kadar hamd etsek azdır.
Gümülcine dershanesini, İskeçe dershanesini, İskeçe’ye bağlı Ketenlik köyü dershanesini,Edirne okuma programı meyvesi olan yine İskeçe’nin Paşevik köyü dershanesini, Nurettin Yaşar ve Niğde’li Hacı Raşit Ağabeyin duası olan yine İskeçe’nin Şahin köyündeki (Tarihçe-i Hayatın arkasındaki resmin çekildiği köy) 1450 yapımı Karaca Ayşe türbesi Dershanesi, Gümülcine’ye bağlı Şapçı belediyesinin köylerinde ev dersleri,haftanın nerdeyse her gününde hanımların dersleri,Yunanca’ya tercüme faliyetleri, ve İnternet sayfası (www.uhuvvetgr.org) gibi nimetlerle Balkanlardaki Rumeli bostanının çiçeklerinin tohumlarını bizlere müjdeledi. Son olarak ta hepimizin gönüllerini feth eden Selanik’te dershane rüyaları da rüya olmaktan çıkmaya gidiyor inşaallah…
Şimdi Nur bahçıvanları, eczacıları, mühendisleri, doktorları için bu bostana gelip sulama, hastalıkları tespit edip ilaç verme, imar etme zamanı gelmiştir… biz kardeşleriniz, hazır bir şekilde Nur uzmanlarını bekliyoruz, ahiretine ciddi yatırım yapmak isteyenleri bekliyoruz, اَلسَّبَبُ كَالْفَاعِلِ sırrının en ön safında olmanın kıymetini bilenleri bekliyoruz… Gelin, Rumeli Bostanını Çiçeklerinden bir arsa da siz satın alın…
Batı Trakya’dan umum ağabey ve kardeşlerimize selam eder, buradaki Risale-i Nur hizmetlerinin muvaffakiyeti için umum ağabey ve kardeşlerimizden dualarını talep ederiz.
Yunanistan Nur Talebeleri
2 YILDIR DERS YAPILAN KETENLİK DERSHANESİNDEN KESİTLER…
Ketenlik Köyü
Ketenlik Dershanesi
PAŞEVİK KÖYÜ VE DERSHANESİNDEN KESİTLER…
Paşevik Köyü