Etiket arşivi: #İFTİRA #BEDİÜZZAMAN #İFTİRALARINODAĞINDANEDENBEDİÜZZAMANVAR #ABDULKADİRÇELEBİOĞLU

İFTİRALARIN ODAĞINDA NEDEN BEDİÜZZAMAN VAR?

İFTİRALARIN ODAĞINDA NEDEN BEDİÜZZAMAN VAR?

Hakkında binlerce yüz binlerce yazılar, makaleler, tez çalışmaları ve kitaplar yazılan birisi var karşımızda. Bu kişi; Bediüzzaman Said Nursî.. Bediüzzaman Hazretleri yazdığı Risale-i Nur eserleri ile bütünleştiği için, iftiralar aynı zamanda Risale-i Nur eserlerini yapılmış olmaktadır. Allah’ın izni ve inayetiyle “Kur’an okundukça O da okunacak” (1) tefsir eserlerinden birisi de Risale-i Nur’dur. Risale-i Nur’un ve onun müellifi Bediüzzaman’ın aleyhinde bulunanlar da, kıyamete kadar bitmeyecekleri anlaşılmaktadır. Bu iftiralara cevaplar ise kıyamete kadar verilmeye devam edecek ve zihinler karıştıranların yaptığı hatalar daima gün yüzüne çıkacaktır.

Evvela; Bu iftiralarda bulunan kimselere şu âyet-i kerîmenin meâlini hatırlatıyoruz: “Ey îman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (2) Âyet-i kerîmenin meâlinden de anlaşılacağı üzere, getirilen haberin “doğruluğunu araştır”mak gerekir. Aleyhte söylenen sözleri duyduğumuzda Kur’ân-ı Kerîm’in ifadesiyle (meâlen) “Eğer (iddianızda) doğru kimseler iseniz, delilinizi getirin!” (3) diyebilmeliyiz.

İkinci olarak; Söylenen şeyler bir kişinin “yapmadığı bir şey” yüzünden söylemiş ise, “iftira” ve “apaçık bir günah” olduğu unutulmamalıdır. Nitekim âyet-i kerîmede Cenab-ı Hak meâlen şöyle buyuruyor: “Mü’min erkeklere ve Mü’min kadınlara, yapmadıkları bir şeyden dolayı eziyet edenler ise, bu takdirde gerçekten bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmişlerdir.” (4)

Üçüncü olarak; hakkında konuştuğumuz kişinin Allah katındaki derecesini bilemeyiz. Ya hakkında atıp tuttuğunuz kişi, Allah katında derecesi yüksek biri ise? Ya “veli” veya “salih kullar”dan birisi ise? O halde söyleyeceklerimiz bizim aleyhimize olmaz mı? Cenab-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen şöyle buyurmuyor mu: “Dikkat edin! Şübhesiz, Allah’ın veli (kul)larına hiçbir korku yoktur ve onlar mahzun (da) olmayacaklardır.” (5) Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen “O [Allah] bütün salih kullarını görüp gözetir.” (6) buyurulurken, biz neden hakkıyla konuyu araştırmadan iftira atıyor veya bu iftiralara alet oluyoruz? Allah’ın “îman eden[lerin] velisi” (7) olduğunu bildiğimiz halde, neden böyle bir vaziyete düşüyoruz?

Bir hadîs-i kudsî de Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselam, Allahu Teâla’nın Celle Celâluhu‘nun şöyle dediğini belirtmektedir; “Her kim Benim veli kullarımdan birine düşmanlık ederse, şüphesiz Ben ona harp ilan ederim” (8) Bu hadîs-i kudsî’deki tehdide karşı kendimizi düzeltmeliyiz. Söylediklerimize dikkat etmeliyiz. Düşmanlık etmemize sebep olan şeyleri bulmadı ve çalışmalıyız. “Çünkü insan, bilmediği ve yetişmediği şeye düşmandır.” (9)

Üstad Bediüzzaman’ın fikrini anlayamayan ve düşüncelerini tam anlamıyla bilemeyen kişilerin olur olmaz şeyler demeleri nazara alınmamalıdır. Ama insanların akıllarında soru işaret iyi kalmaması için iddia ve iftiralara ilmi yeterliliği olanlar, ilmi cevaplar vermişlerdir. Bizim ise bu yazıdaki asıl gayemiz Bediüzzaman’ın gâyesi, amacı, dâvâsı, hedefi, programı ve hayatı ile ilgili kesitleri sunarak aleyhinde bir şeyler duyunca evhama kapılmamaya vesile olmaktır. Bu âlim ve mücâhidi tanıdıkça, onun aleyhinde olanların maksadlarını daha iyi anlayacaksınız. Gereksiz ve lüzumsuz olan iddi ve iftiralara değinmeyeceğiz. Çünkü “Batılı iyice tasvir etmek, sâfi zihinleri idlâldir.” (10) Konuyla ilgili şu tespitler yerindedir: “Menfîlikleri öğrenerek mücadele edeceğim gibi saf bir niyetle başlayıp menfî şeylerle meşgul ola ola dinî bağları ve dinî salabet ve sadakati eski haline nazaran gevşemiş olanlar olmuştur. Risale-i Nur, nuru yerleştirerek zulmeti izale ediyor; yok ediyor. İyiyi öğreterek, fenayı fark ve tefrik ettiriyor ve vazgeçiriyor. Hakikati ders vermekle, bâtıldan kurtarıyor ve bâtıldan mahfuz kılıyor.” (11) İşte Risale-i Nur’un tarzı böyledir. Bizde bu yazımızı Bediüzzaman’ın ve Risale-i Nur’un tarzı ile kaleme almaya çalışacağız. “Fena şeylerle meşgul fena tesir eder. Fena iz bırakır.” (12) düstûruna binâen çirkin şeyleri zikretmeden, hak ve hakikati göz önüne çıkaracağız inşâAllah. İFTİRALARIN ODAĞINDA NEDEN BEDİÜZZAMAN VAR? yazısına devam et