Üçüncü Söz’de beyan edilen ihtimalleri nasıl anlamalıyız?

Soru :

Sağ yolda gidenlerin onda dokuzu kurtuluyor. Onda bir zarar ihtimali var. Sol yolun yolcusunda ise onda bir kurtulma ihtimali var. Bu ihtimalleri nasıl anlamalıyız?

Cevap:

İslâm dini kişinin korku ve ümit arasında yaşamasını emreder. İnsan ne kadar ibadet ederse etsin akıbetinden emin olamaz, kendini mutlaka cennetlik olarak bilemez. Yine,  insan ne kadar günah işlerse işlesin, Allah’ın rahmetinden ümit kesmemeli ve “Ben artık kesinlikle cennet yüzü göremem.” dememelidir.

Mümin, yeise (ümitsizliğe) düşmeyecek, ucba da (ameline güvenmeye) kapılmayacaktır. Allah’ın rahmetinden ümit kesip meyus olmak gibi, Allah’ın gazabından emin olup uca girmek de yanlıştır.

Soruda geçen ihtimaller bize bu dersi vermektedir.

Konunun bir başka boyutu da şu olabilir: Kâmil bir mümin, ne kadar ibadet ederse etsin kendisini Allah’ın mülkü bilerek, “Mülk sahibi mülkünde dilediği gibi tasarruf eder.” der ve bütün bu hasenelerine rağmen yine de Allah’ın kendisini cehenneme de koyabileceğini düşünür. İbadetleri onun kalbindeki Allah korkusunun azalmasına yol açmaz.  Bununla birlikte, ümitsizliğe düşmemek için de şu gerçeğin hatırlanması yerinde olur:

Allah dilediğini yapar. İradesi mutlaktır, sınırsızdır.

Şu da ayrı bir  gerçektir ki, Rahman, Rahim, Adl ve Hakîm olan Rabbimizin bir şeyi irade etmesi de hikmet, adalet ve  rahmet  üzeredir.

Alaaddin Başar