Unutmayı Unutmak İçin!

Hasta unutkanlık şikâyeti ile doktora giderek son günlerde çok unutkan olduğundan, her şeyi unuttuğundan şikâyet eder. Doktor “Peki ne zamandır bu durum devam ediyor” diye sorunca ise hastanın verdiği cevap “Hangi durum doktor bey?” olur.

Fıkradaki kadar olmasa da günümüzde pekçok kişinin şikâyet ettiği bir konu unutkanlık. Günlük hayatın koşuşturması içinde yaşanan olaylarda kimi zaman dikkate almadığımız ama yaşam akışımızı da olumsuz etkileyen bir durum. Çağın hastalıkları tabirine giren unutkanlık artık çok genç yaştaki kişilerde bile görülebiliyor.

En sık karşılaşılan unutkanlık nedenlerinden birinin stres olduğunu söylüyor Psikolog Ezgi Başaran. Vitamin eksikliği, uykusuzluk, aşırı yorgunluğun da yine unutkanlığa neden olan faktörler arasında olduğunu belirten Başaran’a göre, yaşlanma ile yenilenemeyen beyin hücreleri de alzheimer başlangıcı olarak görülebiliyor. Psikolog Başaran, “Duyusal, kısa süreli ve uzun süreli hafıza”  dediğimiz üç çeşit hafıza bulunduğunu söylerken, duyusal hafızayı, duyu organlarımızla edindiğimiz bilgileri depoladığımız hafıza olarak açıklıyor. İlgimizi çeken bilgilerin ise duyusal hafızadan kısa süreli hafızamıza aktarıldığını ve burada da  7-8 saniye civarında tutulduğunu belirtiyor. Eğer bu bilgiler bizim için işlevsel değilse veya önemli değil ise unutulduğunu ifade ediyor. Psikolog Başaran “Fakat kısa süreli hafızaya alınan bilgiler eğer tekrar edilir ve görsellerle veya yazı, sayı ile kodlanır ise uzun süreli hafızamızda yer eder” diyor.

Teknoloji beyni tembelleştiriyor

Modern çağın getirdiği teknolojilerle aslında hayatımızda pek çok şeyin kolaylaştığını söyleyebilecekken ezberlenmeyen birçok bilgi de beyni tembelleştiriyor. Artık hiçbirimizi telefon numaralarını, adresleri hatta şifrelerimizi bile aklımızda tutmuyoruz; bu da aslında unutkanlığa davetiye çıkarıyor. Beyni etkileyen elektronik cihazlarla aynı odada uyumak ve çok fazla vakit geçirmek de yine beyin hücrelerine zarar veriyor. Unutkanlıklar kimi zaman unutulan bir randevu ile ya da önemli bir günle de aile ilişkilerine zarar verebilirken otobüslerde, uçaklarda kimi zaman unutulan eşyalar “bu kadar da olmaz” dedirtebiliyor. Aracını park ettiği yeri unutan kişiyle, gözlüğünü koyduğu yeri unutkan kişinin yaşadığı ruh hali aslında çok da farklı değil. Unutkanlık en çok kişiye, ardından da yakın çevresine sıkıntı verebiliyor.

Uzman Psikolog Zafer Akıncı, unutkanlığın kimi zaman organik sebeplere bağlı olduğunu kimi zaman ise psikolojik sebeplere dayandığını söylüyor. Buradaki önemli olan ayrımın ise unutkanlık hangi sebepten ileri gelse de olumsuz inançla sorunun daha da büyümesi olarak vurguluyor. Akıncı, yapılan son araştırmalarda unutkanlığın gerçek sebeplerinden birisinin hafızayı çok az kullanmak ve geliştirmemek olduğunu söylüyor.

Unutkanlık ne zaman tehlikeli olur?

Uzmanların yorumları durumun ciddiyetine dikkat çekerken akıllara “Peki ama ne olursa sorun başlamış demektir?” sorusunu getiriyor. Unutkanlık eğer haftada birkaç kez olmaya başlıyor ve bu durum bir aydan fazla sürüyorsa uzman kontrolü gerekebiliyor. Bilim adamları bu tür durumlarda önceden alınan tedbirlerin durumun iyileşmesinde olumlu etkisi olduğunu söylüyor. Evde yapılabilecek hafıza geliştirme egzersizleri, düzenli kitap okuma alışkanlığı kazanmak ve okurken ayrıntıları hatırlamaya çalışmak hafızayı kuvvetlendiriyor. Kitap okunurken beynin iki lobu da çalıştığı için dikkat, hafıza ve zekâ gibi fonksiyonlar aktif hale geliyor.

Akıncı’nın tavsiyelerine göre, bakarak şekil çizmek de dikkati toplamaya yardımcı olduğu için yine başvurulması gereken yöntemlerden biri. İşlem hatalarını bulmaya çalışmak, cevap soru egzersizleri yapmak da unutkanlık yaşayan kişinin çevresindekilerle yapabileceği hafıza kuvvetlendirici uygulamalardan. Yer tarifi çizmek ve günlük hayatın içindeki ayrıntıları fark etmeyi sağlamak da unutkanlık şikayeti olan insanların yapması gerekenlerden sayılıyor. Kâğıt üzerinde çizilen bir yol tarifi hayal gücünü geliştirmeye yardımcı olurken, her gün geçtiğimiz sokakta ya da günlük alışveriş yaptığımız markette bir ayrıntıyı öğrenmek ve akılda tutmaya çalışmak hafızayı etkin kılıyor.

Unutmak kimi zaman nimettir

Unutkanlığın bizi zor durumda bıraktığı durumlar elbetteki çok üzücü. Bu nedenle bunun çaresini aramakta hafızamızı daha kuvvetli hale getirmek için yoğun çaba harcamaktayız. Ancak unutkanlığın kimi zaman büyük bir ödül olduğunu düşünebiliriz. Aniden önümüze çıkan bir arkadaşımızın ismini hatırlayamamak unutkanlığın günlük hayatta bize olumsuz yansıması olarak örneklendirilebilir ancak yaşanan derin acıların, büyük kayıpların, çekilen ızdırapların ya da yaşanan büyük sevinçlerin her an zihinde kalması hayatı yaşanmaz da kılabilirdi. Sinir sisteminin dinlenmesi ve iflas etmemesi için unutmak kimi zaman gerekli diyebiliriz. Zaten unuttuğumuz her bilgi hafızadan silinmiyor; lazım olduğunda, ihtiyaç duyulduğunda yeniden hatıra gelebiliyor. Bu açıdan bakıldığında hastalık boyutunda olmayanlar için unutmanın da bir nimet olduğu savunulabilir.

Mezar taşı okumak unutkanlığa yol açar mı?

Toplum içerisinde yaygın olan ”Gereksiz bilgi unutkanlık yapar” inanışının da doğru olmadığını söylüyor Psikolog Akıncı. Akıncı, insanların ellerinden geldiğince hafızalarını güçlendirmek adına gereksiz olan bilgileri dahi öğrenmeye çalışmalarını tavsiye ediyor. Akıncı, “Nasıl ki yürüyüş önerilen bir hasta, yürümek için gerekli bir kaygı taşımıyorsa hafıza için de bu yöntem uygulanmalı ve beynimize bilgi kaydetmeye devam etmeliyiz” diyor.

Farklı uzman görüşlerinde ise mezar taşları, araba plakaları, reklam panolarının okunmasının sistemsiz düşünmeye yol açtığı ve beyinde tahribata neden olabileceği de ifade ediliyor. Ancak günümüzdeki yaygın bilgi ve görüntü akışı bu durumdan pek de uzak kalmanın mümkün olmadığını gösteriyor.

Unutkanlığın şifası mutfakta

Listenin başında yorgunluk, stres gibi nedenler gelse de unutkanlığın bir diğer büyük nedenlerinden biri de beslenme düzensizliği ve yanlışlığı denilebilir. Unutkanlık şikâyeti başladığında ilaçlara koşmaktan önce iyi bir beslenme düzeni ile sorunun büyümesi hatta ortadan kalkması sağlanabilir.

Beyni kuvvetlendiren, hafızaya güç verecek yiyecekler ve içecekler bu konuda başvurulması gereken önemli unsurlardan. Unutkanlık sorunu yaşayan ve bunun hayatının akışında kendisine sıkıntı oluşturduğunu düşünen herkesin önce bir mutfağına bakması ve iyi bir beslenme programı çıkarması gerekir. Omega 3 içeren besinler, B ve B12 vitamini taşıyan yiyecekler, yumurta, karaciğer, havuç, yeşil çay ve su unutkanlık şikâyeti olan kişilerin yararlanması gereken yiyeceklerin başında  sıralanıyor.

Ispanak, elma, koyu çikolata, nar suyu, kepekli ürünler, ceviz, badem, yer fıstığı, susam da yine unutkanlıktan muzdarip olanların yemesi gereken besinlerden. Gün içerisinde 2-3 yemek kaşığı yaban mersini tüketmek, taşıdıkları güçlü antioksidandan dolayı kiraz, çilek, böğürtlen yemek ve mutlaka haftada iki kez balık tüketmek de yine çok önemli olarak değerlendiriliyor.

Harama bakmak hafızayı zayıflatıyor

Unutkanlığın pek çok sebebi olduğundan yola çıkıp ilerlerken bir nedeninin de maneviyat ile bağlantısı olabileceği akıllara geliyor. İlim adamları bu durum üzerine zihni haram görüntü ve bilgilerle doldurmanın testesteron hormonunun fazla salgılanması, bunun da nöronlarda daha çok ölüme neden olabileceğini savunuyorlar.

Özellikle kısa süreli hafızayı malayani bilgilerle doldurmamak ve Peygamber Efendimizin (a.s.m.) hadislerinde işaret ettiği gibi, Kur’an-ı Kerim okumak, hıfzetme çabasında olmak, dikkat edilmesi gereken vakitlerde uyanık olmak veya uyumak, iyiliği emredip kötülüğü nehyetmek ve haramdan uzak durmakla yaşananları, öğrenilenleri şuurlu biçimde saklama gücü olarak niteleyebileceğimiz hafızamızı manevî açıdan da kuvvetlendirmiş olabiliriz.

Allah’ın “er-Rakîb”, “el-Müheymin”, “el-Habîr” isimlerinin zikredilmesi de yine hafızayı dinamik tutan manevî unsurlardan birkaçı.

Unutkanlar için hatırlama listesi

Parmağımıza ip bağlamak ya da telefonlara notlar alarak yapılacakları hatırda tutmaya çalışmak elbetteki unutkanlık için bir başvuru yöntemi olabilir. Ancak pek çok doktorun onayladığı, önerdiği farklı yöntemleri şöyle sıralayabiliriz:

– Planlı hareket etmek, yapılacakları not etmek

– Bulmaca çözmek

– Haftada en az iki kez spor yapmak

– Stresi azaltmak

– Kaliteli uyku uyumak

– Yeni hobiler edinmek

– Sigara ve alkolden uzak durmak

– Vitamin desteği almak

– Sosyal hayatın içinde daha aktif olmak

– Düzenli ve dengeli beslenmek

– İnançlı olmak, dua etmek

Nurşen Şentürk / Moral Dünyası Dergisi