Avrupa devletini doğurmakta Osmanlı
Kıvranıyor yatakta çekiyordu çok sancı
Hain planla, evlatlıkları başında bekler
Canı gönülden hemen ölmesini ister
Vefat edince, miras parça, parça edilecek
Osmanlı’nın Dünya’ya hükmü sona erecek
Yıllarca tatbik edilen sinsi plan gerçekleşti
Şefkati büyük olan baba artık vefat etti
Çok yazık Sevr anlaşması ile Osmanlı biter
Düşmanlar dört bir yandan ülkeyi işgal eder
Âlem-i İslam, Osmanlı’nın öz evladı idi
Acıyla dolu kimsesiz yetim kaldı şimdi
Üvey çocuklar neşe içinde mirası paylaştı
Hakiki has evlatları yas tutup ağıt yaktı
Âlemi İslam’a inen bu müthiş darbeler
Üstada, çok acı verir ta kalbinde hisseder
Sene bin dokuz yüz on dokuz
Kaybettik savaşları mağlubuz
Allah’a, peygambere çok mahcubuz
Yok, başka yol kurtuluşa mahkûmuz
Kâinatta, sanki kopmuştu kıyamet
Devam ediyor Anadolu’da zulmet
Herhalde Âlem-i İslam’ın güneşi battı
Ufukta yok aydınlık her yer karanlıktı
Yıl Bin dokuz yüz on dokuz eylül ayı
Üstad şöyle anlatır gördüğü “sadık rüyayı”
“O zamanda hadiselerin verdiği yeisle”
“Nur arıyordum karanlık zulmet içinde”
“Mübarek bir cuma gecesinde”
“Uykuyla girdim misal âlemine”
“İslam’ın geleceği için toplanan meclise”
“Çağrıldım, icabet ettim bu kutsi davete”
“Muhterem ve muhteşem bir meclisti”
“Münevver kişilerden teşekkül etmişti”
“Dünya da dahi görmemiştim hiç emsalini”
“Gördüm asrın mebuslarını selef-i salihini”
“Hicap edip saygıyla durdum kapıda”
“El pençe bekliyordum ayakta”
“Muhteşem o ulvi meclis adına”
“Onlardan bir zat dedi ki bana”
“Ey felâket helâket asrının sahibi”
“Seninde reyin var söyle fikrini”
Sanki Üstad’ın gördüğü bu sadık ulvi rüyada
Aldı Sahibüzzaman namıyla bir unvan daha
Açıklandı kıyamet asrının söz rey sahibi
Fatinülasır oldu Bediüzzaman Said Nursi
Mühür Fahrüddeveran Molla Said’ in elinde
Nurla kurtulacak gelecek nesil onun dilinde
Bekir ÖZCAN
www.NurNet.Org