Dindar Nesil Yetiştirmek İsteyenler

Ey dindarlara tahammül edemeyen korkaklar!

Başbakan’ın “dindar nesil” yetiştirmekle ilgili sözleri büyük yankı yapmış, bu nedenle dindar kelimesinden rahatsız olanlar için bir malzeme olmuştur.

İnsan hakları evrensel beyannamesinde ve T.C.Anayasasının 24.maddesinde de 18 yaşına kadar çocuğun ana babasının velayeti altında kendi inançları doğrultusunda yetiştirme hakkı tanımış, din eğitimi velilerin isteğine bırakılmıştır. Yani çocuklarını ”dindar Müslüman” olarak yetiştirmek isteyenlere bu imkân kanunen sağlanmıştır. Bundan dolayı da Başbakan’ın “dindar nesil”  yetiştirmek isteyenleri kastetmiştir. Ayrıca velilerin istemesi halinde devlet dindar gençlik yetiştirme yollarını da açmak mecburiyetindedir. Başbakan ne anayasaya ne de İnsan haklarına aykırı bir söz söylemediği halde, bazı kesim tarafından yapılan eleştirilerin tamamen boş bir sansasyondan ibaret olduğu görülmektedir.

“Dindar nesil” halk arasında dini bütün olarak biliniyor, dindar olmayanlar da dinsizlik manasında değildir. Ancak dinde bir zafiyet gösterenlere “dindar değildir” amiyane bir tabir kullanılmaktadır. “dindar nesil”in toplum içinde ki imajı güvenilir, mükemmel, devletine ve milletine faydalı, zararsız insan olarak bilinir. Dini inançları zayıf, aile terbiyesi görmemiş,  eğitimsiz kalmış, başıboş sokak ahlakı ile yetişmiş bir birey ise hem ailesine hem de topluma zararlıdır. Bu nedenle ahlaken düzdün yetiştiremeyen gençlikten ana- baba da, toplum da ve hatta devlette mesuldür ve sorumludur.

Ey dindarlara tahammül edemeyen korkaklar! Korkmayınız…

Artık istikbalde gelecek “nesl-i ati” veya “nesl-i cedid” tabir edilen devletine milletine ve insanlara muti ve  dindar “ Yeni nesil” gelmelidir.

Bediüzzaman’ın Yeni nesil ile alakalı çok manidar sözleri ile konuyu kapatmak istiyorum.

“Ey muhataplarım! Ben çok bağırıyorum. Zira Asr-ı Sâlis-i Aşrın, yani on üçüncü Asrın minaresinin başında durmuşum, suretten medenî ve dinde lakayt ve fikren mazinin en derin derelerinde olanları camiye davet ediyorum.

İşte ey iki hayatın ruhu hükmünde olan İslâmiyeti bırakan iki ayaklı mezar-ı müteharrik bedbahtlar! Gelen neslin kapısında durmayınız. Mezar sizi bekliyor, çekiliniz; ta ki, hakikat-ı İslâmiyeyi hakkiyle kâinat üzerinde temevvüc-sâz edecek olan nesl-i cedid gelsin!..”.

Rüstem Garzanlı/Diyarbakır