Hayati Bir Ameliyat

Konda Araştırma Şirketi’nin 2019 yılındaki bir araştırmasında Türkiye’de kendisini ateist olarak tanımlayanların yüzde 1’den 3’e çıktığı, deist olarak tanımlayanların ise yüzde 1’den ikiye yükseldiği öne sürülmüştü. İddialar bundan ibaret değil. İmam Hatip Lisesi ya da İlahiyat Fakültesi gibi dini ağırlıklı eğitim veren okullarda okuyan gençler arasında da ateizm ve deizmin yayıldığı iddiaları zaman zaman gündeme getiriliyor.

Çok önemli bir ameliyatın ortasında, cerrahın ameliyatı bırakıp farklı işlerle uğraşması hastayı kaybettirir. Risale-i Nur talebeleri ve iman hizmetine gönül verenler çok önemli çok hayati bir ameliyat ortasındadırlar. Bu ameliyatın adı “Dinsizlik tümörünün İslam bedeninden çıkarılması.” dır. Bu insanların nazarlarını farklı yönlere dağıtmak, ameliyat ortasında yemek pişirmekle eş değerdir.

Öncelikli mesele İslam binasının temeli olan imanın tahkiki bir şekilde tesis edilmesi gerekiyor. Bizimde zaman zaman karşılaştığımız bu insanlarda gördüğümüz bir özellik, ataistlik ve deistliklerinin tahkiki olmadığı. Bir çoğumuz Kuranı Kerimi duvarda görüp ellenilmez, dokunulmaz olarak tanıdık. Ailelerimizin din adına söylem ve icraatlarını hiç sorgulamadık bir bakıma bir çoğumuzun inancıda tahkiki değil. Bu mecrada farklı bir sonuç beklemekte hayalcilik olurdu zaten.

Ecnebi dizileri seyredip, batı medeniyetine hayran gençlerimize İslam medeniyeti varken ABD kıtası bilinmiyordu bile, Avrupa ülkeleri birbirini kesiyordu diyemedik. Freud okuyup Harry Potter yetiştirdik. Üstelik bunlarla övündük. Hazreti Ali gibi imam Gazali gibi İbni Sina gibi zatlar yetiştirmek için Hazreti Muhammed(sav)’i tanımak, onun sözlerine kulak vermek gerektiğini bilemedik. Hiç bir şey için geç değil, reçete belli. Bin uyuyana bir uyandıran yeter. Allah yar ve yardımcımız olsun.

Çetin Kılıç