Kuran’ı Yaşadıkça…

Bu insan yenilmez ne topla ne tüfekle,
Ne dolu sofralar ne de taze ekmekle,
Burada yaşayabilir korkusuz yürekle,
Kazanamazsın Kur’anı yaşamadıkça.

Bazısı korkutulamaz müthiş savaşla,
O her imtihanı verebilir sabırla,
Bu insan eğer kuvvetlendiyse imanla,
Davayı kazanır Kur’anı yaşadıkça…

Bu insan eğer düşse nefsi tuzağına,
Üzülür hesap günündeki hesabına,
Kul eğer uğrarsa onun bunun zulmüne,
Ona her şey güler Kur’anı yaşadıkça…

Mümin üzülür zalımında acısına,
O çok sevinir iyilik gelen her cana,
Bu insan pak olur dayansa Allah’ına
İnsan terakki eder Kur’ana uydukça…

Sağlam iman galiptir gelen şüphelere,
O galip gelir afetlerle çok şerlere,
İmanda ki huzur barıştırır kaderle,
Her ruh rahat eder Kur’ana uydukça…

Müslüman hayanın gölgesinde barınır,
O ahlaksızlıktan süzülerek arınır,
Namuslu olmayı peradan önce tanır,
Ayetle yıkanır Kur’anı yaşadıkça…

Dindar için her andır çok mükemmel bahar,
Çünkü baharlarda çok sayısız tadlar var,
Ölümsüz hayata götürüyor o mezar,
Ona cennet açılır Kur’ana uydukça…

O imanlının yüreği titrer derinden,
Her tarafa uçar Medinenin üstünden,
O sevda geçer semanın bir çok yerinden,
Mübarek sünneti ve Kur’an yaşadıkça…

İmanlının gittiği hayatta yok savaş,
Orada gülmek çok ama gözlerde yok yaş,
Cennette çok huriler gelir yavaş yavaş,
Sonsuz hayat verilir Kur’anı yaşayana…

Abdülkadir HAKTANIR