Meksika’dan Selamlar ve Bazı İnayat-ı İlahiyeyi Tezekkür!

“و امما بنعمة رببك فحددث”.

“Bismillahirrahmanirrahim”

“وبه نستعن”

Kanaatimizce, bugüne dek imhal edilmiş (ertelenmiş) ve kısmen de unutulmuş Latin Dünyası ve hususan Meksika’dan bol Selam eder; burada Risale-i Nur’ların intişarı ile bu mazlum halkın da Kur’ani ve İslami hakikatler ile Nur’lanmaları ve saadet-i dareyne mazhar olabilmeleri için dualarınızı bekleriz.

25 milyonluk başkent Meksiko City de 2 bin civarında; 120 milyonluk Meksika’da da 7 bin civarında Müslüman’ın bulunduğu ve bu Müslümanlar arasında da 4-5 ayrı grup seklinde (Selefiler, Vehhabiler, Şiiler ve Sünniler) ayrıldıklarından ve ciddi manada İslamiyeti ve İmani erkanların izahat ve ispatı seklinde sual ve ihtiyaçlara cevap vermeyi hedef ittihaz eden bir cemaat olmadığından, yerli halk gibi Müslümanlar da Risale-i Nur ve hizmet tarzına kendi tabirleri olan “Bu Millet Dine Aç” ifadesi mübalağa değil bilakis nakıs olsa gerek…

İnşaallah bizim de buraya vardığımız ilk birkaç günlük sure zarfında

“و امما بنعمة رببك فحددث” Ayeti celilince, Risale-i Nur Hizmetinin mazhar olduğu bazı ihsanat-ı İlahiye’yi tezekkür edeceğiz.

Gelmeden sosyal medya vesilesi ile irtibatlı olduğumuz; yeni Müslüman olmuş Yusuf Carlos Abi’miz bizleri havaalanından aldıktan sonra, kendi etraflarında oluşturulmuş ve hafta sonları namaz ve siyer/fıkıh gibi sohbetler için kullandıkları Musalla tabir edilen, içinde pek mobilyası olmayan bir evde bizleri misafir ettiler.

Gece vardığımızın akabinde, sabah Cuma namazının kılındığı ve Sünni Müslimlerin geldiği Mescide vardık. Henüz Türkiye’de iken yine internet vesilesi ile tanıştığımız, 4 yıldır Meksika’da olan bir abimiz ile Cuma da görüşmek üzere randevulaştık. Allah razı olsun, kendisi de “Gelirseniz biz de unutmaya başladığımız bazı manaları inşallah yaşamaya başlarız” demişti. Hakikaten kendisi de çok memnun olup, hususi işlerini bırakarak araç noktasında ve diğer ihtiyaçları karşılama noktasında müşavirlik yaptığı gibi ;20 yıldır burada yaşayan ve buradan evlenmiş diğer bir abimiz ile tanıştırdı. Bu abimiz de hem kendisi hem de 10 yaşındaki yarı Meksika’li oğlu için çok sevindi; ilk derslerimiz de bu abilerimiz ile oldu. Hatta bu abimiz ilk tanıştığımız vakit bize 2-3 gün önce gördüğü rüyayı anlattı. “Rüyamın tabirinde bugünlerde birkaç kişi ile tanışacaksın ve bundan sonra hayatin çok daha verimli olacak.”

Elhamdülillah Türkiye’den gelen sizlerle tanıştık. Ben ve ailem için en güzel tanışma bu olabilirdi” diye ifade edince, biz de bu mana şahıslarımız değil inşallah Risale-i Nur’lar ve şahs-ı manevisidir dedik. Elhamdülillah, her gün ya bizzat bulunduğumuz kitap fuarına bizi ziyarete gelir, oğlu ile birlikte, ders okuruz, o da Türk kahvesi yapar, gelmediğinde de aksam muhakkak arar. Demek ki Ruhları bu imdad-ı Ruhani’yi hissetmişler.

Bu abiler ile tanışmak büyük bir mana olsa da, asıl mübaşeretine vesile oldukları ve bizim de iştirakimizi temin ettikleri “Exposotory” denilen büyük ve bilindik bir Kültür-Sergi-Fuar Merkezi’nin giriş katının tahsis edildiği İslami Kitap ve Fotoğraf sergisi oldu.

Burası bizim için; hem bir neşri efkâr ve hizmet meydanı; hem İslamiyet’e meraklı Hıristiyanlar; hem de Müslüman’lara ulaşmamız için -tabiri caiz ise- tertip edilmiş ve tarihi de buna göre ayarlanmış bir fuar.

Aynı zamanda herhangi bir ücreti olmaması ile birlikte inşallah 23 Temmuz’a dek sürecek.

Bizler de gelirken elhamdülillah, İstanbul’da ki abilerimiz vesilesiyle ve Ankara’dan aldığımız 130 kg’a yakın kitap ve broşürleri getirmiş; fakat Müslüman sayısını duyunca bu kitaplar ihtiyacın fevkinde olabilir diye düşünürken şimdiden; kitap ihtiyacımız belirmeye başladı. Biz de bunları buradan nasıl temin edebilir ve hatta bastırabiliriz diye düşünmeye başladık. Dua ediniz Cenab-ı Allah kitapların ulaştığı elleri layık ve okuyanlara da tesir ettirsin, Âmin.

Getirilen İspanyolca kitaplar başta olmak üzere, İngilizce ve Arapça olanlar da çok revaç görmekte olup; sadece 2 grup olduğumuzdan ve her ikimiz de (hem Selefi grup; hem de Risale-i Nur’lar) gelenler ile alakadar olup, ihtiyaçlarına muvafık kitaplar hediye etmekte ve sadece merak edip, bunun için gelenlerin sualler sorup, tatminkar cevaplar aldıklarını görünce hüsn-ü istihsan ederek ihtiyaçları olan kitapları muştakane alarak, irtibat bilgilerimizi alıp, kendileri de irtibat bilgilerini bırakıyorlar.

Özellikle de Türkiye’den gönüllü olarak sadece bunu bir vazife olarak kabul edip, İslamiyeti anlatma gayesiyle geldiğimizi öğrenince Hristiyanı da Müslümanı da ve hatta ateisti de memnun olup, sualleri için irtibatı devam ettirme arzularını dile getiriyorlar.

Elhamdulillahi haza min Fadli Rabbi

Acziyetimiz için de Cenab-ı Allah’ın Kudret tecellisi çok zahir görünüyor. Fakat düne göre yapılan hizmet her ne kadar muntazam görülse de henüz yapılması gereken ve ulaşılması lazım gelen milyonlar var. Dualarınızı ve dualarımızı beklemekteler.

Ayrıca misafir olarak kalmakta olduğumuz mescidin dünkü siyer sohbetlerine iştirak ettik. Kendileri de bizim gibi dönerli bir şekilde ders yapmaktaydı. Büyük çoğunluğu yeni Müslüman olmuş, gerisi de Hıristiyan veya inşallah yeni hidayet nasip olacak bir cemaat olup; derslerinin akabinde önce kendilerini böyle bir ortamda muhafaza etmeye çalışıp, İslam’ı öğrenmek için ev tutmaları ve vakit ayırarak bir araya gelip 15-20 kişilik ders halkaları oluşturdukları için tebrik ettik. Fakat hemen akabinde Türkiye’yi nazara vererek; Risale i Nur ve Hizmet tarzımızı anlattık. Kendilerinin de çok hoşlarına gitmek ile beraber inşallah haftaya dersin bir saati de Risale-i Nur’lardan olacak. Hepsine ayrılmadan kitaplar verildi.

Hatta bir kaçı, “Buraya gelemeyen arkadaşlarımız da var, onlara kitap götürsek olur mu?” diye arz-ı ihtiyaç ettiler. Dersi yapan imam da “her şeyden önce Türkiye’den bu mana için kalkıp gelen sizleri tebrik ediyorum” dedikten sonra, “biz burada ki Müslümanlar hem İspanyolca, hem de diğer dillerdeki tüm kitaplara karşı büyük bir ihtiyaç içindeyiz. Eğer gönderirseniz, ben bizzat ulaştıracağım” dedi ve hizmet tarzımızı ve Risale-i Nur’ların mahiyetini dinlemeye ve Arapça ile İspanyolca Cemaate tercümeye başladı.

Biz de kendisi ile hususi istişare etmek üzere, önümüzdeki pazardan önce, randevu verdik. İnşallah, tekrar görüşerek beraber veya ayrı neler yapılabilir diye görüşeceğiz.

Ayrıca mescitte, Cuma da tanıştığımız, Mısır’lı, Cezayir’li ve buranın yerli Müslümanları bu gaye ile Meksika’ya gelen bu heyetimizi ve Risale-i Nur’ları hüsn-ü istihsan ederek; “Beraber ne yapmamız gerekiyorsa hazırız. Çünkü buradaki Hıristiyanlar da Müslümanlar da hakikatlere aç” dediler.

Zaten görüştüğümüz Hıristiyan’ların büyük çoğunluğu “Bizim Allah ile sorunumuz yok, Kilise ile var” diyerek (We have no problem with God, our problem is with Church) diyerek; durumu betimliyorlar.

Henüz, bizi kuzey sınırında Rosarita’dan ve Güney’de Müslüman olmaya başlayan köylerde oranın imamları ve İstanbul’dan bizi irtibatlandırdıkları Meksika’lıları ziyaret edemedik.

Elhamdülillah yoğun bir faaliyet 3 gündür devam ettiğinden dördümüz de kahvaltıdan başka; pek vakit kalmıyor, farklı bir meşguliyete… Bu faaliyetteki lezzet ve akabindeki yorgunluk; ne mobilyasız dershaneyi ne de unutulan öğünleri hatırlamaya vakit vermiyor. İnşallah, Cenab-ı Hak kabul eder de müessir olmuş olur, yapılan faaliyetler…

İnşallah vakit bulabilirsek ziyaretlerimiz ve oralarda -yeteri kadar- kalırsa kitap ulaştırırız. Burası başkent, İslam’ı ve Allah’a imanı anlatan kitaplara ulaşamıyorlarsa, güney ve kuzeyde muhakkak ki daha çok ihtiyaç hissetmektedirler.

Müessir dualarınızı beklemekteyiz.

Kardeşleriniz

Selam ve Dua ile

Meksika Nur Talebeleri

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: