Mümin Olmak

İnsan bir mümini düşündüğünde içini bir ferahlık, mutluluk kaplar. Çünkü mümin, Allah’ın Kendi ruhundan üflediği, Allah’ın Nuru’nu üzerinde çokça taşıyan, her haliyle, tavrıyla, konuşmasıyla ,temizliğiyle dikkat çeken, Allah’ın yarattığı her canlıya karşı son derece şefkatli, merhametli, sevgi dolu olan, Allah’ın yeryüzündeki halifesidir. Burada sadece birkaç kelimeyle özetlemeye çalıştığım mü’min, Rabbimizin de razı olduğu, seçilmiş kuludur. Allah, Beyyine Suresi’nin 7. ayetinde de müminler için, “… yaratılmışların en hayırlılarıdır.” diye belirtmiştir.

Allah, Kuran’ı Kerim’de birçok ayette mümin kullarından övgüyle bahsetmiştir. “Mü’minler ancak o kimselerdir ki, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir. O’nun ayetleri okunduğunda imanlarını arttırır ve yalnızca Rablerine tevekkül ederler. (Enfal Suresi, 2)

Ayetten de açıkça anlaşılacağı gibi müminler yalnızca Allah’tan korkarlar. Mümin olarak Allah’ın belirlediği sınırları aşmaktan şiddetle kaçınırlar. Kuran’ı Kerim’de ayetleri okuyup tefekkür ederek, Kur’an’daki sırları, mucizeleri keşfederek imanlarını artırırlar. Ve gönülden katıksızca Rabbimiz’e teslim olurlar. Hayatları boyunca yaşadıkları iyi ya da kötü tüm olayların Rabbimiz’in dilemesiye gerçekleştiğini bir an olsun akıllarından çıkarmadan Allah’a tevekkül ederler. Allah’a karşı kulluk görevlerini eksiksiz yerine getirmek için bütün hayatlarını Allah’a adarlar. Tüm hayatları boyunca Allah’a sadık olmak için kararlıdırlar. Mü’minlerden öyle erkek-adamlar vardır ki- Allah ile yaptıkları ahide sadakat gösterdiler; böylece onlardan kimi adağını gerçekleştirdi, kimi beklemektedir. Onlar hiçbir değiştirme ile (sözlerini) değiştirmediler. (Ahzab Suresi, 23)

Müminler, Maide Suresi’ nin 54. ayetinde bildirildiği üzere “…Allah yolunda cihad eden ve kınayıcının kınamasından korkmayan…” lardır.  Mümin, sadece Allah’a hesap vereceğini düşünerek , çoğunluğun ne düşündüğüne takılmadan , Allah’ın rızasına uygun olmayan her türlü davranıştan kaçınır. Rabbimizin rızasını düşünerek Allah yolunda cihad eder.

Mümin tek başına da kalsa vicdanının sesini dinler, çoğunluğa uymaktan kaçınır. Çünkü Yüce Rabbimiz de ayette çoğunluğa uymakla ilgili olarak şunu bildirmiştir. “Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah’ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak ‘zan ve tahminle yalan söylerler.’ (Enam Suresi, 116)”

Mümin, Kuran’da Rabbimiz’in bildirdiği her öğüde karşı çok titizdir. Bundan dolayı, Kur’an ahlakıyla ahlaklanmıştır. Ahiret yurdunu; cenneti hedeflemiştir. Onun için önemli olan bu dünya hayatı değil, ahiretteki sonsuz hayatıdır. Dünya hayatının bir gün biteceğinin, Allah’ın huzuruna çıkıp hesap vereceğinin şuurundadır. Tüm dikkatini Rabbimiz’e yönelterek, umut ve korkuyla Allah’ın rızasını, hoşnutluğunu kazanmış olarak cennete girmek için Allah’a dua eder. Vicdanıyla bağlantısını hiç kesmeden nefsinin istek ve arzularına uymaktan kaçınır.

Onlar, (mü’minler ise), şüphesiz, Rableriyle karşılaşacaklarını ve (yine) şüphesiz, O’na döneceklerini bilirler. (Bakara Suresi, 46)

Yüce Rabbimiz hepimize mümin kullarından olmayı nasip eder inşaAllah.

Esra Erat

www.NurNet.org