Risâle-i Nurla Topluma Yön Vermek Vazifesi!

Üstad, Nurların yazılmasına, teksirine çok ehemmiyet verirdi. “Risale-i Nur, bu asrı ve gelecek asırları tenvir edecek olan bir mu’cize-i Kur’aniyedir.” deyip, Nur’a ait hizmeti, zamanın en büyük mes’elesi olarak kabul eder, bu ehemmiyetle davranırdı.Tarihçe-i Hayat ( 463 )

Risale-i Nur kıyamete baki kalacak bir tefsir-i Kuran olup rivayet tefsiri sahasında değerlendirilmektedir. İttifakla sabittirki Bediüzzaman Said Nursi ahirzamanın muvazzafı müceddidi, müçtehidi, müfessiri, müctehidi olan Mehd-i Al-i Rasuldür.

Türkiye ehl-i sünnet itikad ve ameli ile kaim olan ve üzerinde dini ve siyasi bir çok hadisenin ve senaryoların oynanmak istediği bir ülkedir. 3 kıtaya islamın sancağını onurla, aşk u şevk ile götürmüş ezan-ı Muhammedinin (asm) şeair-i islamiyenin inkişaf ve inbisat etmesine merkez teşkil etmiş olan bir coğrafya olup şanlı Osmanlı İmparatorluğunun başkenti ve merkezidir. Saltanatı kastetmiyorum; ama hilafet yani halifelik bu ülkeden battı şahsi temsilcilik vazifesine son verildi.

Bir şeyi nerede kaybetti isen orada aramak mantıklı olan şeydir. Evde salonda düşürüp kaybettiğini bildiğin şeyi mutfakta aramak makul değil ve mantık dışıdır.

Ülkemizde ehl-i sünneti yıkmak için ve dini temsil vazifesinin lağvedilmesi için çok oyundı ve oynanmaktadır. Türkiyede dini sahada isim yapana dek ehl-i sünnet olan ve isim yaptıktan sonra vehhabi, şia… gibi ehl-i sünnet harici kimseler kitaplar yazarak piyasaya sunmaktadır. %99 ehl-i sünnet %1 ehl-i bid’a fikri yüklü olan bu eserler bir çok yerde bulmak mümkündür.

Bu bid’at ehli Türkiyede hemen her mevzu üzerine kalem oynatmakta ve gündem oluşturmaya çalışmaktadır.

Biz Risale-i Nur Talebeleri Türkiyenin bugün ehl-i sünnet kalmasının temel sebebiyiz. Elimizdeki Risale-İ Nur Külliyatı ehl-i sünnetin en muhkem ve revaclı olan bir Barika-i asası bir zülfikarıdır.

Lakin cemaat içerisinde yetişen ve hemen her alanda isim yapmış olan kardeşlerimiz. Ehl-i bid’atın hücümat-ı siteden tehacümatına mukabil eserler neşretmemektedir. Kalem kımıldatmamakta kelam etmemektedir. Bir şeyler yapmaya çalışan kimseler de dışlanmaya çalışılmaktadır.

●Risale-i Nur, dikkatle okuyan kimseye öyle bir fikrî, ruhî, kalbî intibah ve uyanıklık veriyor ki; bütün böyle aldatmalar, bizi Risale-i Nur’a şiddetle sevk ve teşvik ve o dessas münafıkların maksadlarının tam aksine olarak bir tesir ve bir netice hasıl ediyor. Tarihçe-i Hayat ( 691 )

 

Şimdi sormak elzemdir ki: Risale-i Nuru tahkik ederek okuyan ve alanında isim yapan kimselere, okunan hakikatları Edille-i Şer’iyeye (Kuran, Sünnet-i Seniyye, İcma, Kıyas)  müvazene ederek eserler verildi mi?

Ehl-i bid’anın tehacümatına mukable edildi mi?

 

İsminin önü kalabalık abi ve kardeşlerimiz bu mevzuda ne yaptı. Birkaç cılız sesten başka?

 

Neden ehl-i sünnetin sağlam kalası olan risale-i nurun allameleri, isim yapan kimseleri, prof.ları nerede? Neden hadisat-ı ahval u ehval Risale-i Nur Müvacehesinde Müvazene edilerek tahlil edilerek eserler okurlara sunulmamakta. Bizler ki sağlam dindar ve ehl-i sünnetiz o halde ne den üstadımın Risale-i Nur, bu asrı ve gelecek asırları tenvir edecek olan bir mu’cize-i Kur’aniyedir.Tarihçe-i Hayat ( 463 ) bu sözüne kulak vermiyoruz?

Bizler elimizde tekemmülata dair malzemeler olarak cevherbaha hakaik Risale-i Nur varken neden bunları tasnif, şerh ve izah edip bir şeyler yapmamaktayız?

●Ehl-i iman ise; hususan tahkikî iman ile imanı inkişaf edenler kavîdirler, muazzezdirler. Onların her biri bir abd-ı aziz ve bir abd-i küllîdirler. Tarihçe-i Hayat ( 690 )

Bizlere elzem olan vezaif ise: imanını kuvvetlendirmek, hem başkalarının imanlarını tehlikeden kurtarmaya çalışmak.. Tarihçe-i Hayat ( 284 )

Bahtiyar Odur Ki:

  • Dünyayı bir misafirhane-i askerî telakki etsin ve öyle de iz’an etsin ve ona göre hareket etsin. Mektubat (33)

  • Dünya için âhireti unutmasın, âhiretini dünyaya feda etmesin, hayat-ı ebediyesini hayat-ı dünyeviye için bozmasın, malayani şeylerle ömrünü telef etmesin. Mektubat ( 71 )

 

  • İttiba-ı Sünnette hissesi ziyade ola. Lem’alar ( 59 )

 

  • Kevser-i Kur’anîden süzülen tatlı, büyük bir havuzu kazanmak için, bir buz parçası nev’indeki şahsiyetini ve enaniyetini o havuz içine atıp eritendir. Lem’alar ( 166 )

  • Medar-ı saadet ve lezzet olan iktisad ve kanaatla sa’y-i helâli, bir nevi ibadet ve rızk için bir fiilî dua bilerek müteşekkirane ve minnetdarane o ihsanı kabul edip hayatını saadetkârane geçirir. Şualar ( 173 )

Biz Risale-İ Nur Talebeleri okuduklarımız hazmederek elimizdeki Risale-İ Nur Külliyatıyla müvazene ederek eserler neşretmeli ve toplumun imani, içtimai, iktisadi.. vs mevzularında Entelektüel kesimin efkarına kazımalıyız. Elimizdeki hakaiki pazarlamasını bilmeliyiz. Yoksa kendim okudum kendim söyledim nevinden bir şey olacaktır.

Risale-İ Nurun Hayata Tatbikini Engellemiş ve Mesul Oluruz!

 

Hakikî Mürşid-İ Âlim Koyun Olur, Kuş Olmaz. Hasbî Verir İlmini.

            Koyun Verir Kuzusuna Hazmolmuş Musaffâ Sütünü.

               Kuş Veriyor Ferhine Lüab-Âlûd Kayyını.  Sözler ( 706 )

 

Bizleri İhsan-I İlahi Olarak Bu Hizmette – Ahirzamanın Hizmet Tarzı –

İstihtam Eden Allahım Daire-İ Nuriyede Hissemizi Azim Eylesin

Bizleri Pasif, Sinik Bir Rol Oynattırmasın.

Dairede Aşk U Şevk İle İstihtam Ettirsin.

Amin

 

 

Selam ve Duayla

Muhammed Numan ÖZEL

www.NurNet.org