Seyda Muhammed Nuri TANYERİ

seyda.muhammed.tanyeri2Aslen, Seyid (Ehli Beyt’ten) Hz. Hüseyin’in(R.A) zürriyetinden olup, EvladürResuldur.

Miladi 1894 (Rumi:1310) yılında Sinan’da doğmuştur.

Seyda, Molla Abdullah’ın oğlu, O da Molla Ali, Molla Abdullah, Molla Halit, Molla İsmail, Molla Muhammed, Molla Ahmet, Molla Recep ve Molla Ali’nin oğludur. Annesinin adı da Fatime’dir.

Dedeleri, Medine’den Kufa’ya, Kufa’dan Musul’a, Musul’dan Cezirei Botan’a, Zaho,  Şirvan ve Beşiri Bölgesindeki Kadıya (Yeşilkonak) köyüne gelip yerleşmişlerdir. Daha sonraları, oradan da Batman, Silvan, Bismil ve Diyarbakır yörelerindeki köylere yerleşerek, buralarda imamlık ve müderrislik yapmışlardır.

Seyda, âlim olan babası Molla Abdullah’ın yanında, Sinan’da ilim tahsiline başlamış, küçük yaşta iken babası vefat ettikten sonra, Elmedine, Kardilek, Cırze, Avina, Derik, Altunakar, Güzelşeyh, Alipınar köyleri ile Maden ve Lice ilçeleri ve Diyarbakır Hüsref Paşa Camiinde, dönemin sayılı âlimleri yanında ilim tahsilini yapmıştır.

Seyda, bu yörede bulunan Aşağı Veysikan, Aynşa, Alişim, Kürdika, Serkali, Dervişi ve Hacı is (Karpuzlu) Köylerinde İmamlık ve Müderrislik yapmıştır.

Görev yaptığı her yerde, nice talebeler okutmuş ve çok sayıda da âlim yetiştirmiştir.

Seyda, Molla Abdullah’ın âlim olan 5 oğlundan (1-Molla Ali, 2-Molla Maaz, 3-Molla Muhammed Nuri, 4-Molla Abdüllatif, 5-Molla Abdülkadir) ortanca oğlu olup, en son Diyarbakır merkeze bağlı Hacı is (Karpuzlu) Köyünde 40 yıl imamlık yapıp dini talebe okutmuştur

Seyda, son derece cömert ve misafirleri seven bir şahsiyetti. Köye gelip gece kalmak zorunda kalan sahipsiz misafirleri, yatsı namazından sonra mutlaka camiden alıp evine götürerek, yedirir, içirir ve yatırırdı.

Seyda, ilminin yanında hitabeti de çok güçlüydü. Onlarca âlimin içinde de olsa, konuşma ve hitabet önceliği onundu.

Seyda, şair bir kişiliğe de sahipti. Yazdığı birkaç kitabını vezin ile yazmıştır. Ayrıca sevdiği dostlarına mektup yazarken de bazen kafiyeli olarak yazdığı görülmüştür.

Hayatı boyunca 3 adet evlilik yapmıştır. Eşlerinin isimleri, sırasıyla şöyledir: 1-Medine, 2-Zemzema,

3-Nafiye. Birinci eşi vefat edince ikincisiyle, ikinci eşi de vefat edince üçüncüsüyle evlenmiştir.

Seyda, 1953 ve 1976 yıllarında olmak üzere iki defa hac yapmıştır.

Bir gün rüyasında, Hz. Muhammed(SAV)’i ve Hülefa-i Raşidini (R.A.) hacıların pasaportlarını tasdik ederken, bazılarını da tasdik etmediklerini görmüş. Merakla ve heyecanla bu durumu takip etmiş. Sıra onun pasaportuna gelince de, Resulullah (SAV)’ın kendi pasaportunu incelediğini ve kendisine tebessüm ederek onayladığını görünce, çok sevinmiş.

Uyanınca da “inşallah haccım kabul olmuştur” diye hayra yormuştu.

Ezanın Türkçe okuma zorunluluğunun olduğu dönemde de O, her zaman ezanı Arapça olarak okumuştur. Hatta ezanı Türkçe okumadığı için, iki defa onu götürüp cezalandırmak üzere, karşı köyün (Çarıklının) karakolundan jandarmalar gelmiş, fakat onunla konuşup yakinen tanıdıktan sonra, ellerini öpüp gitmişlerdir.

Arapça ve Kürtçe kitapları mevcuttur.

Seyda Muhammed Nuri TANYERİ, ömrünü okumaya ve okutmaya adamış bir âlim olup, en son görev yaptığı Hacı is (Karpuzlu) Köyünde 27 Mayıs 1977 tarihinde vefat edip Hakkın rahmetine kavuşmuştur.

Vefat etmeden bir iki gün önce, bütün çocuklarını ve yakın akrabasını helâlleşmek üzere yanına toplatmıştı. Vefatına dakikalar kala da, çocuklarına abdestini aldırtır ve yatağının kıbleye doğru serilmesini ister. Rahatsızlığından dolayı saatlerdir hiç gözlerini açamamaktadır. Yatağına uzatıldıktan sonra, bir ara gözlerini açar ve kapıya doğru bakar. Yanındakilere: “Şu anda babam yanıma geldi, annem de biraz sonra gelecek” diye fısıldar. Daha sonra da çok hafif bir şekilde bir şeyler söylemeye çalışınca, çocukları:”baba bir şey mi söyledin” dediklerinde: “Çocuklarım, bundan sonra benimle konuşmayın, çünkü Rabbimle konuşuyorum” diyerek o haline devam eder ve kısa bir müddet sonra da vefat eder.

Kabri, Köyün mezrasında bulunan Seyfülmülük Ziyaretinin yanında, batı tarafında EHL-İ BEYT AİLE MEZARLIĞI’nda bulunmaktadır.

Allah(c.c)’nün rahmeti üzerine olsun, kabri pür nur, mekânı cennet olsun.

Ahmet TANYERİ (Oğlu)