Etiket arşivi: myanmar

Oğlum Bana Ders Veriyor

Bir evlat babası olmadan önce islam coğrafyasındaki sıkıntılar beni şimdiki kadar etkilemiyordu. Hatırlarsınız yıllar önce, babasının kolunun altına iki ateş arasında kalan ve erken yaşta Şehadet makamına eren Gazzeli Muhammedi.

Yaşım çok küçük olmasına rağmen o görüntü beni çok etkilemişti. Ama şimdi içimde fırtınalar kopuyor. Sebebi ise oğlum. Cenab-ı Hak oğlum vesilesi ile “Müminler ancak kardeştir” duygusunu Hakkalyakin yaşatıyor. Ben evimde konforlu ve rahat koltuğumda ve çok çeşitli iftar soframda otururken, oğlumun gözlerine her baktığımda bana Gazze deki Muhammedi hatırlatıyor, Suriyedeki Abdullah’ı hatırlatıyor, Myanmar daki Hasan’ı hatırlatıyor.

İftar sofrasında Ekmek, Su ve Hurma’dan başka birşeyi olmayan aileleri hatırlatıyor. Oğlumun gözleri yemeğimi boğazıma diziyor, iyide oluyor.

Ancak oğlumun gözlerinin derinliklerinde müjdelerde görüyorum “Sizin şer gördüğünüzde hayır vardır” ve “Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada İslamiyet’in olacaktır.” diye sesiz bir haykırış duyuyorum. Müthiş bir umut ve heyecan görüyorum. Oğlum’un gözlerinde hayatı görüyorum ve ondan ders alıyorum. Korkuyuda hatırlatıyor umudu’da. Acıyı da hatırlatıyor lezzetide. Henüz dili ile konuşamayan evladım gözleriyle hayatımı dengeliyor.

Sizde evlatlarınızın gözlerine dikkatle bakın, size anlatmak istedikleri çok şeyler var.

Zübeyir Kılıç

www.NurNet.org

Kur’an-ı Kerim aşkı engel tanımıyor!

Bangladeş’in Myanmar sınırındaki Cox’s Bazar şehrinde kamplardaki yaşam mücadeleleri süren Rohingya Müslümanları, sivil insani yardım kuruluşlarının desteğiyle güç bulurken, her türlü zorluğa rağmen çocuklarının dini eğitim almasına önem veriyor.

Kutupalong kampında, birçok küçük Arakanlı’nın eğitim merkezlerinde Kur’an-ı Kerim öğrenme çabası sürerken, birçoğu daha ileriye giderek hafızlık eğitimi alıyor.

En kısa sürede hafız olabilmeyi hedefleyen küçük Arakanlıların yaşları 6 ila 10 arasında değişiyor.

Medrese” olarak adlandırdıkları barakalarda mum ışığında hafızlık eğitimi alan Arakanlıların heyecanı ise gözlerinden okunuyor.

Ebeveynleri ise, pek çok zaman, kampların ortasından akan pis suların üzerinde yürümek ve oynamak zorunda kalırken görülebilen çocukların bu olağanüstü şartlardan kurtulabilmeleri için, yardımların devam etmesi için çağrılarını yineliyorlar.

Samanyolu Haber

Türkiye Myanmar Müslümanlarına Sahip Çıkıyor!

Uluslararası kamuoyunun gözleri önünde, Arakan Müslümanlarına yönelik sergilenen vahşete Türkiyeli vatandaşlar kayıtsız kalmadı. Birçok dernek ve sivil toplum örgütleri ile Myanmar Müslümanları için Bangladeş ve Tayland sınırlarında bulunan mülteci kamplarına yardımlar ulaştırılıyor. Myanmar sınır köyleri ve ormanlarına da gizlice yardımlar götürülüyor.

Myanmarlı Müslüman Mültecilerin Dramı;

Arakan’dan can havliyle nehirden güçlükle Bangladeş’e kaçıp canlarını kurtarabilenler aslında kaçıştan sonra kendilerini bekleyen kimsesizliği, yokluğu ve yoksulluğu da biliyorlar. Tıpkı Myanmar – Tayland sınırında sarp dağları aşarak Tayland’a sığınmaya çalışan diğer Rohingyalılar gibi. Onları da ayrı bir yokluk bekliyor. Birleşmiş Milletlerin destek verdiği Tayland – Myanmar sınırında bulunan 15.000 nüfuslu Mülteci Kampı geçtiğimiz ay tamamen yanmış. Sosyal medya henüz bu bölgeye ve bölgede yaşananlara ulaşamamış durumda!

Birleşmiş Milletler tarafından kayıt altına alınan mülteciler Myanmar – Tayland sınırında ki kamplarda barınma imkânı bulabilirken, sınırın ötesinde Birleşmiş Milletler, diğer ülkeler ve sivil toplum örgütlerince tanınmayan, ulaşılamayan ve kayıt altına alınmayan Karen ve Rohingyalı 5.000 mülteci bulunduğu söylenmektedir.

Çare Gönüllüleri bu zulme kayıtsız kalmadı!

Erzak kamyonumuz akşam saat 7.30 sularında yüklendi. Mae Sot’dan 86 km kuzeye, Myanmar sınırına gidiyoruz. Müslüman kardeşlerimize yardım ediyoruz.

Çare Derneği olarak Myanmar’da yaşayan ve etnik kırıma maruz kalan Rohingya, Karen, Burma (Myanmar) ve Kashin Müslümanlarına gönderdiğiniz yardımları bölgeye ulaştırıyor.

Kötü koşullarda, yoksunluk içinde olan fakat Mülteci Kamplarında barınan Karen ve Rohingyalı Müslümanlar aldıkları yardımları sınırın ötesinde ki çaresiz mültecilere gizlice ulaştırmaktadırlar.

Mülteci Kampı Gençlik Lideri gelen yardımların yarısını dağları aşarak sınırın ötesinde zulümden kaçan ve orman içinde gizlenen Rohingyalı’lara ulaştırdıklarını söyledi. Üç ay önce tamamen yanan kampta kalan mültecilerin fedakârlığı; ders alınacak bir dayanışma ve paylaşım!

Mahmut Derindağ
Çare Yardımlaşma Ve Kalkınma Derneği
02163283234
www.care.org.tr
Tayland – Burma

Esenler’de her evden Arakan’a bir iftar!

Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Arakan’da 100 bin kişilik iftar vermek için yardım kampanyası başlattıklarını duyurdu. Göksu, geleneksel Esenler iftarını Arakan’a taşıyacaklarını belirterek, “Atışalanı Caddesi üzerinde kuracağımız 100 bin kişilik büyük iftarı Arakan’a taşıyacağız” dedi.

Esenler Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen basın toplantısında İHH Genel Başkan Yardımcısı ve Dışilişkiler Koordinatörü Hüseyin Oruç, Gazeteci yazar Nevzat Çiçek ve Arakan’dan Türkiye’ye göç eden üniversite öğrencisi Ömer Tarık ile birlikte basın toplantısı yapan Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, herkesi Arakan için seferber olmaya çağırdı.

Çok sayıda basın mensubunun katılımıyla gerçekleşen toplantıda, ilk sözü alan gazeteci yazar Nevzat Çiçek, katliamların ve zulmün yaşandığı Arakan’daki içler acısı durumu anlattı. Arakan için seferber olan Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’ya teşekkür eden Çiçek, “Bu geleneksel iftar, bir kardeşliğin ve dayanışmanın sembolüdür” dedi. Çiçek, Arakan’a gitmeden, orada çalışma yapmadan Arakan’ı anlamanın çok zor olduğunu söyledi.

CUMA NAMAZI VE CAMİLER YASAK

Toplantıda Çiçek’in ardından konuşan İHH Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Oruç ise; Arakan’ın son dönemlerde adı daha çok duyulan bir coğrafyanın olduğunu söyleyerek Arakan’ın sıkıntılarını paylaştıklarını ifade etti. Dünyada 1,5 milyar Müslüman yaşadığına dikkat çeken Oruç, tüm Müslümanların bir aile olduklarını ve bu ailede en çok zorluklar yaşayan coğrafyalardan birinin Arakan olduğunu belirtti. Arakan’da yaşanan katliamların tarihsel sürecine vurgu yaparak konuşmasına devam eden Oruç, Arakan’ın kendini çok iyi anlatamayan bir coğrafya olduğunu söyledi.

Arakan’a yaptığı ziyarete değinerek gözlemlerini anlatan Oruç, “Ben ilk defa Cuma namazının ve camilerin tamamen yasaklandığı bir coğrafya gördüm” dedi. Arakan’da 1000’den fazla insanın hayatını kaybettiğini kaydeden Oruç, katliamların durduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı. Arakan’da hala katliamların, işkencelerin ve tecavüz olaylarının devam ettiğini ifade eden Oruç, Arakan’ı bütün dünyaya tanıtmaya çalıştıklarını söyledi. Bu anlamda Esenler Belediyesi’ne Arakan için başlattığı 100 bin kişilik iftar kampanyası için teşekkür eden Oruç, geçen yıl Esenler Belediyesi ile birlikte Somali’de çalışmalar yaptıklarını hatırlatarak o sofrayı bu yıl Arakan’a taşıyacaklarını belirtti.

BİZ SİZİN KARDEŞİNİZİZ

Oruç’un konuşmasının ardından toplantı, Arakan’da yaşananların anlatıldığı sinevizyon gösterisiyle devam etti. Sinevizyon gösterisinin ardından söz alan Arakan’dan Türkiye’ye göç eden Gaziantep Üniversitesi öğrencisi Ömer Tarık, “Arakan’da sokakta yürümek yasak ancak sadece Müslümanlar için. Budistler için öyle bir şey yok. Onlar bize zulüm yapıyor. Siz Müslüman biz de Müslüman. Biz sizin arkadaş ve kardeşiniziz” dedi. Türkçesi çok iyi olmadığı için konuşmasına zaman zaman İngilizce devam eden Tarık, “Arakan’da bize yapılanları anlatacak kadar iyi Türkçe bilmiyorum ben” diye konuştu. Arakan’da yapılanlara karşı gençlerin protestolar yaptıklarını; ancak protesto gösterilerine katılanların cezaevlerinde alıkonulduğunu belirten Tarık, konuşmasına şöyle devam etti:

Şu ana kadar onlardan hiçbir haber alamadık. Kardeşlerimizin binlercesi nehrin üzerinden Bangladeş’e geçmeye çalışıyorlar ve yiyecek bir şeyleri de yok. Biz sizin başbakanınızdan yaşamak, hayatta kalabilmek için yardım istiyoruz. Lütfen bize yardım edin. Biz sadece sizden yiyecek istemiyoruz. Bu konunun çözülmesi için Türkiye tarafından siyasi baskı oluşturulması gerekiyor. Biz Arakan’da yaşamak istiyoruz. Birçok girişim oldu bugüne kadar. Ancak ciddi anlamda hiçbir çözüm olmadı. Bizim için orada yaşamak, okumak her şey yasak. O yüzden lütfen bize yardım edin. Sizlerin yardımınızı istiyoruz. En azından orada insanlarımızı öldürmesinler.

ARAKAN’DA 100 BİN KİŞİLİK İFTAR

Toplantıda son konuşmayı yapan Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, “Gönül isterdi ki her Ramazanda kendi iftarımızı, Ramazanın bereketini konuşmak ve Ramazanı Ramazan gibi yaşayabilmek adına paylaşabilsek” diyerek sözlerine başladı. Geçen sene Ramazan’da Somali’yi iftar sofrasında konuk ettiklerini hatırlatan Göksu, “Bu Ramazan galiba hiç kimseyi konuk etmeden kendi konuklarımızla yetineceğiz, Esenler’deki yoksullarımızla aynı sofrayı paylaşacağız diye düşünürken, tam bu esnada yine yüreğimize bir ateş düştü. Arakan’daki kardeşlerimizin dramı soframıza gelip misafir oldu” dedi.

Biz öyle bir milletin çocuklarıyız ki hiç işgale uğramamışız, işgal nedir görmemişiz, işgal de etmemişiz, sömürmemişiz de herhangi bir sömürge de olmamışız” diyen Göksu, “Bizler, bizim inandığımız değerler, bizim medeniyetimiz, bizim faziletli ve erdemli insan olma idrakimizi, bir başkasına ulaştığımız elle mukayese etmiştir. O anlamda bu medeniyetin çocukları olarak geçen sene Somali’deki o açlık nasıl zirveye çıktığında burada toparlanıp biz Esenler sokaklarında Atışalanı Caddesi üzerinde kuracağımız 100 bin kişilik büyük iftarı Somali’ye taşıyoruz dediysek, bu sene de aynı iftarımızı Allah nasip ederse Arakan’a taşıyacağız” diye konuştu.

Geçen sene Somali için İHH ve TİKA ile birlikte 100 bin iftar kampanyası başlattıklarını; ancak bu rakamı aşarak toplam 250 bin iftar verdiklerini anlatan Göksu, bu sene sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin de desteğiyle Arakan için bir kampanya başlatacaklarını ve hedeflerinin 100 bin iftarı Arakan’daki insanlara ulaştırmak olduğunu söyledi. Arakan’da Somali’de olduğu gibi belki sokakta iftar sofrası kuramayacaklarını, bunun yerine 100 bin iftara denk gelecek şekilde bir gıda veya bir iftarlık dağıtımı şeklinde bir organizasyon yapacaklarını vurgulayan Göksu, “Atışalanı Caddesi üzerinde kuracağımız o büyük iftara harcayacağımız ki bunları harcayanlar yardımseverlerimizdir. Bu bağışları, Esenler’de kurulacak iftara değil direk Arakan’a göndereceğiz. Diğer taraftan önümüzdeki pazartesi günü toplanacak olan belediye meclisimizde bir karar alarak belediye olarak hangi katkıyı yapabileceksek belediye meclisine bir teklif sunarak oradan çıkacak yardımı da gelen yardımların üzerine ekleyerek Arakan’da bu sofrayı kurmuş olacağız” dedi.

Kampanyayı Kadir Gecesi’nde Esenler Dörtyol Meydanı’nda yapılacak 10 bin hatim 100 bin dua programına kadar devam ettireceklerine dikkat çeken Göksu, “Biz şimdi Esenler olarak Esenler’de bulunan her evden Arakan’a bir iftar diyoruz. Her evden bir iftar gelse 126 bin iftar yapıyor. Bizde 126 bin bağımsız ev bulunuyor çünkü. Bir iftar bedelini 5 lira olarak belirledik. Sms ile de gönderebileceksiniz yardımlarınızı” şeklinde konuştu.

Göksu, konuşmasının ardından herkesi kampanyaya destek vermeye çağırdı. Toplantıya katılanlar da cep telefonlarından aynı anda KARDES yazıp 3072’ye sms atarak kampanyaya destekte bulundu.

Cihan

Editör Notu: Ayrıca www.care.org.tr‘den de yardımlarınızı Arakan’a ulaştırabilirsiniz.

Kredi Kartı veya banka üzerinden yardımlarınız ulaştırmak ve bilgi almak için tıklayınız.