Etiket arşivi: Risale-i Nur Hareketi

Müsbet Hareketin Tenevvüü

Hz Peygamber, Hz Ali’ye “ ben Kur’an’ın tenzili için harbettim sen de tevili için harbedeceksin” demiş. Tevil islamın telakkilerini, emirlerini, toplumsal ve ferdi ilişkilerini en münazaasız şekilde  yorumlamak demektir. Çünkü iki kişi arasındaki bir mesele hakkında yapılan tevil bir terazi dengesi gibidir, tevilde yorumda farklılık iki tarafı birbirine düşürür. Eğer tevil ve yorumu müsbet davranışı belirlemek çok özneli ve taraflı meselelerde olursa tevilde yapıcı ve müsbet olmak daha da zorlaşır. Osmanlı milel-i müteaddideyi, ümmeti islamiyeyi nizasız denebilecek kadar bir meharetle müsbet tutumları ile idare etmiştir. Halep’da Osmanlı halifesinin hilafet cübbesini Yavuz’a giydirmesi Osmanlı’nın arka planda Türk’ün idarede müsbet olanı uygulamadaki başarısıdır. Hilafet kaldırmak islam ümmetlerini anaları ölmüş civcivler gibi ortada bırakmış her  bir civciv Osmanlıdan sonra Avrupa canavarlarının boğazına gitmiştir. Bugün islam ülkelerinin çoğu bağımsız gibi görünse de hala Avrupa’nın nevalesi olmaktan kurtulamamıştır.

Bediüzzaman nerede nasıl yapıcı olunur konusunda eserlerinden anlaşılan büyük bir meharet göstermiştir. Çünkü müsbet hareket çok yönlü tutumlar toplamıdır. Müsbet hareket eserlerindeki iç dengedir, adeta hiçbir konuda genel müsbet hareket tarzını bozan bir yorum ve değerlendirme yoktur. Kendi de onu bozmamak için en itinalı bir tutum takınır. Müsbet hareket adeta binalardaki demir aksamın binanın içine yerleştirilip daha sonra kendini  farkettirmemesidir. Risale-i Nur her binası işte böyle tesis edilmiştir.

Müsbet hareketin zihinde hazırlanması için gerekli şeyler vardır. Bunlar özellikle bilginin  elde edilmesi ve süzülmesi , elenmesi. Hazırlanış yıllarında  bir çok eseri okumak ve onları dehasının deposuna doldurması ve elemesi ,zihinsel olarak yapıcı bir tutumundan dolayıdır.  Bir diğer özellik eleştirel bir zekanın var olmasıdır. Eleştirel olmayan zekalar sadece bilgiyi depolarlar , ama bilgiye sürümde  yenilik yapamazlar, söylenmişi söylerler, felsefede ve ilimde çok insan böyledir. Bediüzzaman fevkalade bir eleştiri  kabiliyeti ile çok meselede ihtilafları  çözümlemiştir. Müsbet hareketin bir lazımı da  gözlemlerin olmasıdır. Bediüzzaman’ın gözlemleri genel olarak iki çeşittir.

Biri tabiat gözlemleri diğeri ise toplumsal yani sosyolojik gözlemlerdir. Dini anlamaktaki zihinsel ve akli , hayali tıkanmaları özellikle gözlemleri ile müsbet ve yapıcı noktaya getirmiştir. İbni Sina’nın ve islam ülemasının haşir konusunda akıllarının tıkanması, İbni Sina’dan Marksa geçen , oradan batı felsefesine yayılan bu telakkinin Bediüzzaman sayesinde çözümlenmesi ve Abdullah Cevdet gibi bir sapığın okuyunca ahireti gözle görür gibi anlatmış deyip, aczini kabullenmesi Bediüzzaman’ın ne kadar büyükbir müsbet inşacı olduğunu gösterir.

Bediüzzaman’ın eserlerindeki muhatap  tabakaları büyük bir üniversitenin farklı sınıfları gibidir. Kaç bahis varsa o kadar sınıf var, Bediüzzaman o sınıflarda en ideal yapıcı tutumları sergiler.uhuvvet sınıfı, gıybet sınıfı, hırs sınıfı, ve başkaları . Arızaları iyitesbit etmiş ve onları  rehabilite etmekde büyük bir hassasiyet göstermiş ve yapıcı tutumu ortaya koymuştur.

Batı medeniyetin ilerlemesi karşısında gerileyen ve hatta sefalette olan islam dünyasını toparlamak için sosyolojik gözlemleri ile Hutbe-i Şamiye’de en müsbet toparlanmanın esaslarını vermiştir.

Tarihi ve siyasiolaylar  da en zor müsbet hareket tarzları ortaya koymuştur Son yüzyılın Osmanlı siyasetinden batı tarzı siyasete geçiş dönemlerinden, cumhuriyetle dağılmış birlikteliği toparlamak için gösterdiği tevhid edici siyasi vetarihi söylemleri başlı başına müsbet hareket zincirleridir.Bu konu topyekün olarak araştırılmamıştır, Bediüzzaman büyük bir siyasi dehadır, birlleştirici bir siyasi dehadır, yoksa sokak siyasetinin dedim oa dedi baası gibi değil.

Sosyolojik gözlemleri ile gündelik dini yaşayışın ve toplumsal dini yaşayışın kırılma  noktalarını  tedavi etmiştir. Tevhid inancının inşasında en az iki yüz yönden Allah’ın varlığını aklın anlayacağı boyuta taşımış, islam dünyasında asırlardır tekrar edilen tek  düze tevhid inancını  batı felsefesi ve ilminin karşısında  onları darmadağın edecek kadar müsbet tutumu sergilemiştir.Yine peygamberimizin varlığını yüz değişik perspektiften müsbet bir şekide anlatmış,  nübüvvetin ve  risaletin bayrağını en müsbet noktaya dikmiştir.ubudiyetin zorunluğu ile ibadetin gereği konusundaki izahları tenbel ve rehavet   içindeki  nefsi müsbet bir duruşa getirmiştir.

Ortaçağın tarihi olaylarından Fransız ihtilaline , bizdeki siyasi keşmekeşleretanzimata , otur bir marta daha nice tarihi olaylara tarihçi gibi değil , tarih felsefecisi gibi  sentezleyici ve özümseyici yorumlar getirmiştir. Onu eleştirenler bu meselelere  hiç girmeyip, kıskanç tutumları ile  onu eleştirmişlerdir.

Hakaik-i imaniyedeki müsbet tutumu  aklı gözüne inmiş batı felsefesinin sapıklıklarını en müsbet şekilde tedavi etmiştir.iman hakikatlerine mantık, görsellik ve müşahade getirmiştir.

Mektupları ile talebelerinin siyasi sosyal ve kişisel ilişkilerini ve hizmet durumlarındaki tıkanmalara en müsbet duruşlar getirmiştir.

Kur’an a ve hakaikına karşı saldırıları metin çözümlemeleri ile yorumlamış.Kur an kültüründen mahrum ve dili bozulmuş bir topluma  öğretici  bir bakışla onları kuranı anlamada olumlu ve yapıcı bir anlama düzeyine getirmiştir. 

Bediüzzaman’ın müsbet hareket tarzı çok yönlü bir tutumdur.

Prof. Dr. Himmet Uç

www.NurNet.Org