Uzak Doğu’ da, Doğ Ey Güneş! Erit Taştan Putları !

Uzak Doğu’ da Doğ Ey Güneş! Erit Taştan Putları !

Teknolojik nimetlerin gelişmesi ve ucuzlaması ile, Manisa’dan İstanbul’a 1 saatte, oradan da Malezya’ya  11 saatte uçmak artık mümkün elhamdülillah…

Bu da şuurlu her Mümin için yepyeni hizmet imkanları anlamına geliyor.

Askerliğimi(!) yapmak için İstanbul’dan Singapur’a hareket ederken bambaşka bir aleme doğru gittiğimin farkındaydım. Bizim bahtımıza da `Uzak Şark` görevi düşmüştü.

Uzak Doğu milletlerinin arasında geçirdiğim bu uzun yolculuk boyunca sürekli tefekküre dalıyor ve bazen de gözlerimin yaşarmasına mani olamıyordum. Ya Rabbi, acaba bu uçaktaki insanların kaç tanesi Seni, Kitabını ve Habib-i Ekrem’ini doğru tanıyor! Bunlar için ne yapılabilir, nasıl hizmet götürmeli, Risale-i Nur’un elmas hakikatleri nasıl ulaştırılmalı?

Bu insanların inançları nedir? Çocukluktan beri yaşaya geldikleri dinleri onları gerçekten tatmin ediyor mu? Yoksa bazen kendi kendilerine soruyorlar mı:  “ Bu iş böyle olmamalı ama?” ve sonra çaresiz inanmaya devam fil kafalarına, maketlere, vesairelere..

“Şerait-i hayatın zorlaşması”na karşı hangi kuvvete istinad ediyorlar. Hasta oldukları zaman ne hissediyorlar, ya da yakınları öldüğü zaman?

Bütün bu insan kitlesinin içinde “iyi bir kul” olmayı hak eden elbette çok insan vardır. Öyle ki, hakikati ona ulaştırdığınızda, “Evet, işte benim aradığım buydu, artik kainat ve eşya benim için anlamlı hale geldi” diyerek İslam ile şereflenmeyi bekleyen “ehl-i insaf ve müdakkik” Zatlar bekliyorlardır bizi !

Her diyarda Müslümanlar az-çok bulunur. “Evvela ehl-i imanın imanını kurtarmak” şartı ile, Müminleri bu zamanın Kur’ani metodundan haberdar etmek, yani göllere ve okyanuslara maya çalmak Hz. Bediuzzaman’ın talebelerine düşüyor. Allah mayayı tutturur bir gün !

Singapur’dan aktarma yaparak Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur`a inince saunaya girmiş gibi hissediyorum, hava nemli.. Beni şehir merkezine götüren Çinli taksiciye yol boyunca Nur’lu hakikatlerden bahsetmeye çalışıyorum, her bir meseleyi duydukça o Çinlilere has tepkileri veriyor ve hoşuna gidiyor. Allah`tan cep telefonumda Yasin kardeşe okuttuğumuz Çince Gençlik Rehberi kayıtları var. Onu dinletiyorum, çok hoşuna gidiyor.. İncelemesi için  www.nur.gen.tr gibi siteleri veriyorum. Ayrılıyoruz.

 Değişik zamanlarda değişik insanlara bu türlü tebliğler yapmaya çalışıyorum. Dinine göre, karakterine göre üslubumu ayarlamalıyım. Yoksa tamir edeyim derken tahrip edebilirim. Her neye inanıyorlarsa en azından ona saygılı olduğumu düşünmeliler.

Hıristiyanlara karşı çok nazik bir üslup ile (Hz. Üstad’dan iktibasla) Hz. Isa’nin bizim de Peygamberimiz olduğunu, ve Hz Muhammed`e (aleyhissalatu vesselam) ve Kur’an’a iman ederlerse kurtulacaklarını ifade ediyorum. Kırmamaya gayret ediyorum.

Çinli, Hintli ve Malaylar olarak, muhatap olduğum insanların hepsi şimdiye kadar (3 haftadir), dikkatle dinledi ve www.islamanswering.com, www.nursistudies.com, www.nur.gen.tr, www.wendaislam.com gibi sitelerden haberdar oldu. İncelemek artık onların vazifesi…

Müslüman Malaylar’a ve tabii ki asıl kendi nefislerimize Risale-i Nur şuurunu ve hamiyetini kazandırmak için çabalamalıyız. (devam edecek…)

Ali Nureddin

www.NurNet.Org

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: