Yozgat – Suluova/Amasya Seyahati

22.9.13 Tarihli Yozgat – Suluova/Amasya Seyyahati

Daha önce kararlaştırdığımız üzere uzak vilayetleri de ziyaret edip oradaki kardeşlerimizi de tanıyıp beraber aynı dersi dinleyip çay içmek için Kastamonu vilayetimizden sonra Suluova ve Amasya’da ki kardeşlerimizi ziyaret etmek istedik.

Sabah namazından sonra dersane-i nuriyemizde toplanılmaya başladık. Nihayet 14 kişilik kadromuz tamam olunca kiraladığımız tur’a doğru yürüdük zaten tur gelmiş bizi beklemekteydi. iki ağbimizin bir gün önce akrabalarını dar-ı bekaya uğurlaması sebebiyle katılamamaları ise biraz burukluk yaşattı. Ağbilerimize başsağlığı temennimizi de buradan iletemek istiyorum.

Turla yola koyulduk. Yolda Yozgata has olan parmak çöreklerden alarak Suluova yolunu tuttuk. Yolda Risale-i Nurun İlm-i Hali hükmünde olan Lahikalardan Kastamonu Lahikası kitabımızı okumaya koyulduk. Yaşı biraz büyük olan bir ağabeyimiz de ilahiler söyleyerek renk kattı. 3saat kadar süren yolculuk neticesinde Suluova dersanemize ulaştık ve bizi vakıf ali ağbey ve içtimailerden Mustafa ağbey karşıladı.

Bize kahvaltı hazırlamakta idiler. Ali ağbimiz mutfakta Mustafa ağbimiz ise oraya has olan lavaş ekmeği ve odun ateşinde pişen karafırın ekmekten almıştı. Bizler gider gitmez dedik çay olana dek ders okuyalım. Badıllı Ağbeyin Tercümesi Mesnevi-i Nuriye de ders rahlesindeydi oradan tevafuken bir yer açtım ve ene mevzuu çıktı 2 sayfa. Ene’nin mahiyeti, hakikatı, neden insana verildiği, emanet-i kübrayı neden dağ taş almadığı, dağ taşın almaktan kaçtığı enenin hangi ene olduğu.. gibi hakikatları birer bal damlası hükmünde zihinlerimize, kalbimizei ruhumuza ve letaifimize akıttık.

Çay hazır olmasıyla çay içerek oradaki hizmetler hakkında bilgi aldık. Bizler gittiğimiz yerlerde hizmetin tarzıyla alakadar malumat alarak bizde tarz ile mukayese ederek aksayan veya aksayacak olan mevzuları önceden gidermeye çalışıyoruz.

İkinci bir dersaneye daha giderek orada semaver çayı yapan Mustafa ağbimizin çayı içtik. Şualardan 3. Mesele müteala edildi. Bir kedi ve 4 yavrusuylada biraz oynamayı da ihmal etmedik. Dersane bahçesinde organik domatesin tadına bakıp, behçeden elma aldık. Yolda yumruktan büyük elmaları yedik ve Amasya’ya doğru yola çıktık. 25km sonra amasyadaydık.

Selçukludan kalma camileri gezdik yörgüç paşa, gök medrese, burma minareli cami.. Amasya kalasına çıktık. Mühlik uçurumlarla çevri olan kalada 1 saat kadar kaldık ve Risale-i nurda dağlar hakkında olan Musa as kıssasını okuduk. Kaladan Amasyaya bakarak ikindi namazı için Kurtboğan Hazretlerinde ikindimizi eda ettik. Kurtboğan ismi orada mezarlıkta yeni cenazeleri akşam açıp yiyen bir kurt oldu ve bu zat ben ölünce sağ elimi dışarıda bırakın diye vasiyet eder. Kurt akşam gelir bu zatın kabrine bu zat sağ eliyle o kurtu boğazlamış ve öldürmüştür. Sabah ahali bu hadiseyi görür. Kurt zatın elinde.. ve eline su dökerler zat da elini kendisi kabrine çeker. Şeklinde bir kısa tarihçesi anlatıldı.

Yemek için Amasyada merkezi dersaneye gittik. Gene yemek hazır olana dek bir yer okuyalım dedik ve 8.lema dan ve atıflarından Neden İmam Ali ve Gavs-ı Azam Risale-i Nurdan Daha Ziyade haber vermişler hakkında ders okuduk ve İstifadeli oldu.

Yemekten sonra Amasya merkezde hizmetler hakkında malumat aldık ve yola çıktık. Yolda Kastamonu Lahikasından dersler okuduk ve bir istasyonda akşam namazımızı kıldık. Akşam 21.30 da yatsı namazımızı dersanemizde kılacak şekilde Yozgata geldik.

Muhammed Numan

www.NurNet.org