Ey iman edenler! Allah’a ve Resulüne itaat edin, Kur’ân’ı ve Resulullah’ın öğütlerini işitip dururken ondan yüz çevirmeyin. İtaat kulağıyla işitip dinlemedikleri halde, bir de yalan atıp “işittik!” diyenler gibi olmayın. Çünkü Allah katında yerde gezinen canlıların en kötüsü, o düşünmeyen sağır ve dilsizlerdir. {Enfal Suresi, 20-22} Demek ecel ve kabir insanı beklediği gibi, cennet ve cehennem de insanı bekliyor ve gözlüyor. (10. Söz’den)

Aziz ve celil olan ALLAH diyor ki: ‘Kim, Kurân-ı Kerim’i okuma meşguliyeti sebebiyle benden istemekten geri kalırsa, ben ona, isteyenlere verdiğimden daha fazlasını veririm.’ [Hadis]
Ölümün hakikatini gören kâmil insanlar, ölümü sevmişler. Daha ölüm gelmeden ölmek istemişler. (7. Söz’den)
Ey rehberi olmayanların rehberi, Ey merhamet edecek kimsesi olmayanların merhamet edicisi, Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin.. (Cevşen’den)

– Biraz ağır olmadı mı derviş efendi?

Derviş mahzun, düşünceli cevap verir:

– Vallahi gücenmedim ona. Hakkımı da helal etmiştim. Gel gör ki kabağın bir sahibi var. O gücenmiş olmalı!

“İnsana her ne zaman nimet versek, Allah’ı anmaktan yan çizer, umursamaz. Başına bir dert gelince de ümitsizliğe düşer.” [İsra Suresi 83. Ayetlerin Meali]
“Hafızasında Kur’an’dan hiçbir ezber bulunmayan kişi harabolmuş bir ev gibidir.” (Tirmizi, Sevâbu’l-Kur’an 18)
En hayırlı genç odur ki, ihtiyar gibi ölümü düşünüp âhiretine çalışarak, gençlik hevesâtına esir olmayıp gaflette boğulmayandır. [Risale-i Nur’dan]

“De ki: “Hak geldi, batıl yıkılıp gitti. Çünkü batıl, yok olmaya mahkûmdur.” Biz Kur’ân’ı müminlere şifa ve rahmet olarak indiririz. Ama o, zalimlerin ise sadece ziyanını artırır.” (İsra Suresi, 81-82)
Ey kullarını çok çok affeden Afüvv, Ey kullarının günahlarını bağışlayan Gafur, Ey itaatkar kullarını çok seven Vedud, Ey rızası için yapılan işleri bol sevapla karşılayan Sekür.. (Cevşen’den)