…“Varlık” ve “varlığın bilgisi”nin müslüman ve mü’min olması; kâinatın, Rabbimiz’in mahlûku olup, O’nun isim ve sıfatlarının tecelli ve tezahürü olması nedeniyle olup; bu, varlığın, O’nun “Tekvinî Kurallarına” teslim ve “Kevnî Şer’îât”ına uymasından da anlaşılmaktadır…
(Ayhan KÜFLÜOĞLU)