Etiket: "ölüm gerçeği"

Ölümün Gerçek Yüzü

Dünya ve içindekiler geçici, fani ve zevale mahkum olduğundan, gelen her insanın buradan başka ve daimi bir memlekete göç etmesi yaratılışın icabı, hikmet-i İlahiyenin muktezası ve imtihanın bir gereğidir.
(Mehmed Kırkıncı)

Devamını oku ›

Ölüm Nedir? Nasıl Anlamalıyız?

Sonsuz ilâhî fiillerden birisi, İmate; yani, ölümü tattırma; ruhun bedendeki tasarrufuna son verme. Ruh, Allah’ın en mükemmel, en harika ve en bilinmez eseri. Muhyi (hayat verici) isminin tecellisiyle hayat nimetine kavuşmuş. Bu nimet ve şeref artık ondan ebediyen geri alınmayacak. Kabirde de, mahşerde de, cennet veya cehennemde de devam edecektir. (Prof. Dr. Alaaddin Başar’ın yazısı..)

Devamını oku ›

Ölüm ve Ötesi

İnsanlar sürekli çalışma, meşguliyet, eğlence ve neşelenme gibi yollarla ölümü hatırlamamaya çalışırlar. Manevî eğitimde “râbıta-i mevt” bir esastır. Peygamber Efendimiz de (s.a.s.), “Lezzetleri yok eden ölümü çok hatırlayın, çok anın.” buyururlar. Kur’ân-ı Kerim’in dörtte biri kadarı da Âhiret’le ilgili olduğu halde, ölüm ve Âhiret, inananları dâhil, günümüz insanının hiç gündeminde değil gibi. (Ali Ünal’ın yazısı..)

Devamını oku ›
“Ölüm Gerçeği” Karşısında İnsanın Çaresizliği..

“Ölüm Gerçeği” Karşısında İnsanın Çaresizliği..

İnsan ölünce, dünyadaki makam ve mevkiler gibi, sıfatlar da biter… Dünyevi olan her şey geride kalır… Değerlendirme kriterleri de doğal olarak farklılaşır… Meselâ, “iyi insan mıydı?” diye sorgulanır. Ama bir insanın gerçek anlamda “iyi” mi, “kötü” mü olduğuna, öteki insanlar karar veremez. Bu kararı ancak ve sadece Allah verir: Allah’ın belirlemesi ise, kendi buyruğunun gereği olarak, dünyevi kriterlere göre değildir… Yani ne kadar başarılı, ne kadar becerikli, ne kadar istikrarlı, ne kadar ihtişamlı olduğuna bakmaz… (Yavuz Bahadıroğlu’nun yazısı..)

Devamını oku ›