“Zekât verenlerle alışveriş yapmalıyız,” diyordu Turan Bey, “tâ ki onlar daha çok kazanıp daha çok zekât versinler.”
İşte, burada, dikkatimizden kaçan önemli bir ayrıntı var: Biz alışveriş yaptığımız kişi veya müesseseye ücret öderken, yoksulun payını da o ücret içinde bir emanet olarak aktarıyoruz. Eğer muhatabımız zekâtını veriyorsa emanet yerini bulacak, daha doğrusu, iki katlı bir kazanç ortaya çıkacaktır.. (Ümit Şimşek’in yazısı..)
Devamını oku ›