Çocuğun Çocuksu Davranışlarını Tebessümle Karşılayabilmek Bir Ebeveyn Zaferidir

Kişinin en kıymetli yanı insan olmasıdır. İnsan bir başkasının kabul etmesi ile değil, insan olduğu için insandır.

İnsan, insan olduğu için saygı görür; bir takım koşulları yerine getirdiği için değil. Kişiye saygın bir şekilde davranılmıyorsa, saygı görmeyen kişinin saygınlığını değil, o kişiye saygı göstermeyen kişinin saygın bir kişi olup olmadığını düşünmek gerekir. Zira kendisine saygın kişi, başkalarına da saygı gösterir. Kendini değersiz bulan kişiler ise başkalarına değer veremez.

Çocukluk yıllarında çok hırpalanmış, aşağılanmış, küçük düşürülmüş ve böylece kendi saygınlığını oluşturamamış bir kişinin kendi çocuklarına saygıdeğer davranması ancak bu kişinin kendi trajik durumunu fark etmesi ve değişmesi ile mümkündür.

Çocuğun çocuksu davranışlarını tebessümle karşılayabilmek bir ebeveyn zaferidir.

Birçok yetişkin, çocuğunun zaten insan olmaktan kaynaklanan bu saygın halini görmezden gelip, ona ancak bir takım koşulları yerine getirdikçe değer vermeye çalışması, acınacak bir ebeveyn tutumudur.

Çocuk yanlış yapabilir. Çocuk hatalı davranabilir. Eğitimi zaman zaman aksayabilir; zayıf not da alabilir, yüksek not da. Çocuk coşku dolu hali ile ebeveynlerini yorabilir de. Bütün bunlar yaşanması gereken durumlardır.

Kimi ebeveyn bu dalgalanmaları sükunetle karşılarken kimisi de düşük not alan çocuğunun yakasına yapışmayı bir marifet zannederek aşağılıyor, ona saygısız davranabiliyor. Bu durum çocuğa haksızlıktır. Bir çocuğun gördüğü değer, derslerindeki başarıya göre değildir. İnsan olması çocuğu değerli kılan en önemli unsurdur. Çocuğun insan olması gibi çok özel durumu göz ardı edip, ayaklar altına alıp,, yüksek not almayı daha değerli hale getirirseniz, bir süre sonra o çocuğun kendine olan saygınlığını da yitirdiğinin şahidi olursunuz.
Çocuk kendine saygısını yitirirse utanma duygusu kaybolur.

Utanma duygusunu kaybeden bir çocuk yalan söylerken utanmaz, yüzü kızarmaz.
Çocuk değerini başka yerlerden edindiğini gördükçe, genel kabul gören değerleri değerli olarak kabul etmek yerine kendine değer verilen alanlarda değer aramaya başlar.

— Bu yazı “Doğal Ebeveynlik” kitabından yapılan bir alıntıdır.—

Uzman Pedagog Dr. Adem Güneş

Sende yorum yazabilirsin