Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Taziye Gelenekleri

Doğu ve Güneydoğu Anadolu yöresinde geçmişte taziye evlerde kabul edilirdi, günümüzde ise değişen şartların getirdiği yoğun taziye ziyaretleri artık evler misafirlere cevap veremez hale gelmiştir. Özellikle şehirlerde hemen hemen her semt ve mahallerde taziye evleri açılmış, onlarca insanın taziye evlerinde ölünün yakınlarına başsağlığı dileme ve ölüye dua etme imkânı sağlanmıştır.

Taziye Süreci ve Gelenekler
Taziye evlerinde genelde taziye üç gün ile sınırlandırılmışsa da, üç gün sonra ölenin yakınlarından birinin evinde taziye günlerce devam eder. Bu güzel gelenek İslâmî ve insanî bir duygu olduğu, taziye sahiplerine teselli, acı ve matemlerine ortak olma cihetiyle Şark’ta devam edegelmektedir.

Bazı yörelerde, taziye evlerinde yemek akraba ve komşular tarafından karşılanıyor. Bu günlerde Muş, Tan köyünde bir dostumun taziyesinde bulundum. Köy halkı tarafından üç gün taziye yemeği kendi aralarında karşılandığı, taziye sahipleri yemekle meşgul olmadıklarını öğrendim. Bu güzel adet, “Resulûllâh (asm)’ın tasvib ettiği bir adet olduğunu” söyledim.

Matem Dönemi Uygulamaları
Şark Bölgesinin adetlerinden biri de cenaze sahipleri ve yakınları taziye sürecinde saç, sakal tıraşı olmaz, süslü elbise giymezler. Hatta bir müddet kız isteme, düğün yapmayı da ertelerler. Nişan veya düğün tertibi mecburi ise eğlence tertiplenmez. Aile içinde küskünler varsa barışırlar, taziyeye hep birlikte sahiplenir, acıyı birlikte paylaşırlar.

Taziye Yemeklerinin Olumsuz Etkileri
Bu güzel hasletleri sayarken bir de bazı yörelerde İslâmî geleneklerin dışına çıkıp, borç harç altına girerek günde iki kez taziyeye gelen misafirlere yemek ikram edilir. Bu yemek ikramı adeta ölü sahipleri için bir zorlayıcı durum oluyor. Taziyeye gelen yüzlerce misafire iki öğün yemek ikram etmek, borçlanmaya ve mağduriyete sebebiyet veriyor. Bu gelenek asla İslâm dininde yeri yoktur, matem halinde olan ölü sahibine taziye yemeği yüklenmez.

Birçok örneklerden sadece iki örnekle taziye yemeğinin caiz olmadığını belirtmek isterim. Biri, maddi durumu zayıf bir ailenin taziyesinde, evin hanımı “Biz taziyemizi unuttuk, gelen gidenlere yemek hazırlamak, oğlumun acısından daha fazla bize acı veriyor.” Yıllar arada geçmesine rağmen gözyaşları arasından çıkan bu acı sözleri halen unutamadım.

Bir diğeri ise, bölgede tanınmış benim de dostum sevdiğim biri vefat etti, çocukları borçlu, maddeten fakir ve fakat belirli bir aileye mensubiyetleri cihetiyle misafirlere yemek ikramı yapmasalar onlara bir eksiklik olacaktı. Bunun için borçlanarak günde iki kez, günlerce yemek ikramında bulundular. Bu da caiz olmasa gerek.

Sonuç ve Çözüm Önerileri
Hülâsa, taziye yemekleri bazı yerlerde kaldırılmışsa da, genelde taziye sahipleri tarafından yemek vermeye devam ediliyor. Taziye yemekleri ölü sahipleri için maddi külfetlere neden oluyor.

Rüstem Garzanlı

Sende yorum yazabilirsin