Ev Hanımı İn, Çalışan Hanım Out
Geçenlerde bir kadının serzenişine şahit oldum. ‘Keşke çalışan gelin almasaydım’ diye hayıflanıp derdini anlatıyordu. Onun bu sıkıntısını çoğu kişi yaşıyor ama anlatamıyor sanki. Hele maddi durumu iyi olan aileler gelinlerinin çalışmasından oldukça rahatsız. Yıllardır ‘çalışan kız arıyorum’ lafı yerini ‘ev kızı arıyorum’ a bırakacak gibi.
Yıllarca okuyup elde ettiği mesleğini yapmak istemek elbette kadınların en doğal hakkıdır. Onlara bir sözüm yok. Ama hiç bir mesleği olmayan, paraya da ihtiyacı olmayan kadınlar da her hangi bir işte çalışmak istiyor. Bunun nedeni ne eşleri ne de kendileri. Bunun nedeni çalışan diğer kadınlar.
Diğer kadınlar için süslenen kadınlar şimdi de onlar için çalışıyor. Bir iş arkadaşım ‘ev hanımlarıyla geziye çıkmam, onlar sadece alışveriş derdinde’ derken ne kadar yanlış düşünüyordu.
Ben kadınları çalışan çalışmayan diye ayırmam. Eğer bir ayırım yapılacaksa kültürlü kültürsüz diye ayırırım. Kendini geliştirmek için çaba sarf etmeden, boş boş televizyon izleyip gün gün dedikodu peşinde koşuyorsa yazık ediyor kendine. Ama hem kendini hem çocuklarını yetiştiren, vakit buldukça hayır işlerine koşan kadınlar gerçek mana da “ev hanımı” oluyorlar.
Çalışmanın veya ev hanımı olmanın kendi içinde iyi ve kötü yanları var. Mesela çalışırken eş ve çocuklara vakit ayırmak çok güç. İnsan kendi şahsi işlerine bile zaman bulamıyor.
Gerçekten ihtiyacı olup çalışarak ailesine katkıda bulunan kadınları ayakta alkışlarım, hiçbir sözüm olamaz. Eğitim işleriyle uğraşan yahut sağlık sektöründe çalışıp hem kendine hem başkalarına faydası olanlarda alkışı hak ediyor. Bunlar benim düşüncem elbette. Kadın mutlaka çalışmalı ya da mutlaka çalışmamalı demek büyük haksızlık.
Şimdi çalışmak moda, her moda gibi güncelliğini yitirecektir.
Kadının çalışırken veya çalışmazken ki yaşadıklarının en önemli faktörü eşidir. Daha bir sürü faktör kadınların yaşadıklarını etkiliyor. Mesela;
Sabahtan akşama çalışıp bütün kazancı kocaları tarafından gasp edilenler,
Çalışacağım diye el kadar çocuklarını ellere teslim edenler,
Yorgunluktan akşam eve uyuklayarak gelenler,
Bütün gün işte yorulup bir de akşam evde koşturanlar,
Yoğunluktan bir sayfa kitap okumaya vakit bulamayanlar,
Maaşının küçük bir kısmını dahi aile bütçesine koymayıp sadece kendi için harcayanlar,
Çalışacağım diye dini tavizler verenler,
Ya da;
Evde bütün gün oturup akşama yemek yapmayanlar,
Gezmekten ev işlerine zaman ayırmayanlar,
Para kazanmadığı için hor görülenler,
Kocası tarafından harçlıksız bırakılanlar,
Nasıl olsa evde diye yakınları tarafından rahatsız edilenler,
Ev hanımı diye çalışan hanımların psikolojik baskısına maruz kalanlar…
Bunlar aklıma gelen kötü taraflar. İyi yönlerini de siz bulun isterseniz.
Zeynep Kahraman/cocukaile.net