Kadının yeri evi, eğlencesi evlâdıdır
Cenab-ı Allah, dört mevsimi nezdinde birer rahmet ve birer ayet olarak yaratmıştır. Kıymetini bilenlere rahmet; bilmeyenlere de azap olarak yansıdığını müşahede ediyoruz. Mesela, genelde yaz mevsimlerinde namahremlerin yarı çıplak sokaklarda, plajlarda, taşıma vasıtalarında, çarşı ve pazarlarda, düğünlerde, toplantı salonlarında, park ve bahçelerde velhasıl nereye bakarsan orada bir ateş kıvılcımı gibi saçılıyor; mahremlerin üzerine kebairler….
Eskiden deniz kenarlarında, plajlarda açık saçıklıktan bahsedilirdi, şimdi her yer olmuş deniz kenarı, plaj…..
Hayâ perdesi yırtılmış, açık saçıklığı kendine şiar edinenlerle birlikte maneviyatı zayıf, aynı eksende erkekler de yoktur, diyemeyiz. Bu yolun yolcusu olan zaten aradığını bulur. Namuslu ve iffetli erkek ve kadınlar Allah’ın emirlerine uymayanlardan gözlerini ve gönülleri kaçınmalı, günaha götüren yollardan Hazreti Yusuf (as) gibi meâlen: “Ben Allah’tan korkuyorum”1, deyip Allah’a sığınmalıdır.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri: “Kadınlar yuvalarından çıkıp beşeri yoldan çıkarmış, yuvalarına dönmeli. Kadının yeri evi, eğlencesi evlâdıdır.”2, Kaidesince kadının evinde çocukları ile ilgilenmesi daha münasip görmüştür. Şunu da ifade edeyim ki, ilcaat-ı zamanı bilmek lazımdır. Çünkü her zamanın bir hükmü vardır. “Zaman iyi bir müfessirdir, kaydını izhar etse itiraz olunmaz”3, Zamanımızda ki, açık saçıklıklara “itiraz olunmaz” Dolaysıyla zaman Bediüzzamanı haklı çıkarmıştır.
Bediüzzaman hazretleri, kadınlar dışarıya çıkamaz veya çalışamaz kaydı koymamıştır. İslâm dini sınırları muhafaza etmek şartıyla kadınların dışarı çıkmalarında veya çalışmalarında sakınca görülmemiştir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de Hazreti Şuayb’ın, (as) kızlarından birinin, Hazreti Musa’yı (as) çağırmaya gelirken son derece hayâlı bir şekilde geldiğini haber veriyor. 4,Kadın hayâsıyla, tesettürü ile yaşamalıdır. Kadın yaratılışı itibariyle şefkat kahramanıdır.
Şefkat değince Said Nursî hazretlerinin şefkat ile alakalı şu sözleri ile yazıyı bağlayalım: “Ben bu seksen sene ömrümde, seksen bin zatlardan ders aldığım hâlde, kasem ediyorum ki, en esaslı ve sarsılmaz ve her vakit dersini tazeler gibi, merhum validemden aldığım telkinat ve manevi derslerdir ki, o dersler fıtratımda, âdeta maddi vücudumda çekirdekler hükmünde yerleşmiş. Sair derslerimin o çekirdekler üzerine bina edildiğini aynen gördüm.”5, Anne şefkati altında yetişen bir evlât hem kendine, hem ailesine hem de topluma faydalı bir insan olarak yetişecektir. Bundandır ki, “Kadının yeri evi, eğlencesi evlâdıdır.” Telkinatı büyük bir anlam ifade ediyor.
02.06.2025
Rüstem Garzanlı
Dipnotlar:
- Yusuf sure, ayet 90
- Sözler,Lemaat. say.727
- Münazarat, 112
- Kasas, Ayat,26
- Lem’lar,Yirmi Dördüncü Lem’a