Rumeli Bostanı

Ecdat yadigârı güzel vatanım benim,

Hayır! Dikenli tarla değil bostansın sen,

Dâhilerle dolu benim şeref ve şanım,

Övülmeye layıksın sana yanarım ben.

* * *

Mel’un kafirlerden seni kurtarmak için,

Sende şehid oldu, Sultan Hüdavendigar,

İstanbul’un fethine sen asker gönderdin,

Ne yazık ki seni ruhsuz bıraktı ağyar.

* * *

Beni senden kovamazdı başkası asla,

Güzel vatanımdan çıkardı din derdi beni,

Senin için her zaman didindim durdum,

Ben hâlâ sayıklayarak ararım seni.

* * *

Câmisi, tekkesi ve meşhur Taş Köprüsü,

Şelale gibi akan o güzelim Vardar,

Üskübün, çok canlıdır hitabet kürsüsü,

Osmanlı terbiyesi orada hâlâ var.

* * *

Üsküp’tür Rumeli’nin manevi lübbü,

Çünkü oradan fışkırdı ilim ve irfan,

Benim için orasıdır mücevherat küpü,

Ora yetiştirebildi, çok mükemmel insan.

* * *

Baş müderristi meşhur Âtaullah Hoca,

Onun meşhur talebesi Abdülfettah Rauf,

Sadullah, Mehmet ile Selim efendiler,

Kemal Aruçi Efendi gibi çok mâruf.

* * *

Bahtlı istikbalin için ey şanlı vatan,

Müjdeledi bizi Üstad Bediüzzaman,

Geleceğinizi münevver görmek için,

Risale-i Nura sım sıkı sarılın, aman.

* * *

Ey çeşit darbelere sahne olmuş vatan,

Kavli, fiilî dualar ederim sana,

Bostanında Nur’ların yayılması için,

Son demimle çalışmak hedefimdir anâ.

* * *

Rabbim! O sakinler heder olmasın diye,

Rahmetini gönder Rumeli Bostanına,

Şimşekvâri  Nur’ların yayılması için,

El açıp ben kalbimle duacıyım sana.

Abdülkadir Haktanır

6  Nisan  2002

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: