Umudumuz İhyâ ve İnşâ..
‘Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım’ diyen, düşmanının nefesini verdiği korkuyla kesen bir neslin torunları nerede? Nasıl bu hale geldik biz? İnşası yıllar sürmüş kutsal zaferin, ihyâsından aciziz. Çoğu zaman coşkulu umutlarla, kahreden bir umutsuzluk arasında gidip gelişlerimize ne demeli? Ne kolay düşürdük elimizden, gönlümüzden kutsal nidayı. Şaşdık, şaşırdık ve unuttuk.
Her Mü’min, bir fetih adamıdır.
İslam istikâmettir, aynı yolda yürüdüklerinle sebat etmek, yürüdüğün yolda fedâ demektir.
İstikbalimizi imar ederken inşa ettiğimiz, ellerimizle geliştirip, güçlendirmeye çalıştığımız, işgal ve istilaya maruz kalan öz değerlerimizi, kültürümüzü, maddi manevi bizi biz yapan her şeyimizi göğsünde kurtuluş mührünü taşıyan nesillerimize bırakmak istiyoruz.
Emanet kıymetli, kıymetini anlayıp kıyameti olmadan, ihyâ ve inşâ dertli gençlere ihtiyacımız var.
Pek çok insanın ümidini kestiği bu aziz milletin gençlerinden, yeni bir nesil inşâ etmek, nesli ihyâ etmek mümkün.
“Sen kendini küçücük bir cisim sanırsın, hâlbuki en büyük alem sende gizlidir ” diyen Hz. Ali yi hatırla.
Ey ilahi emanetin taşıyıcısı silkele ve at üzerindeki ölü toprağı! “ Sizi yeryüzünde halifeler kılan O dur.” (6/En’am-165)
Bu millet, kanla yoğrulmuş bu aziz topraklar her dönemde inşa ettiği, geleceğini gönül hoşnutluğu ile emanet edebileceği, emanet şuurunu sinesinde taşıyan gençleri, bu zamana kadar kendi öz değer ve kültürü ile mayalamış, mayalamaya da devam edecektir.
Bizleri mazlum kılmaya niyetli hiç bir güç, ehliyet ve liyakat prensibine tavizsiz bağlı bir gençliği yıkamaz. Geleceğin ihyâsını, gençliğin inşâsını istiyorsak, zalim ve avarelerinden intikam alacağına izzet ve celâli üzerine yemin eden, ilahi adalet sahibinden yardım isteyelim, biraz dua biraz sabr…
Elinden tutacaklar ve sen tutacaksın mazlumun elinden, nefes olacaksın biçâre gönüllere.
Mahmut Kayhan
cocukaile.net