Hakikatin yolcusu, kâinattaki müşkülatın kâşifi hevesle değil, sadakatle yürür. İhlâs ve sebat, bu yolda yegâne sermayedir. İhlâs ve sadâkatle, enaniyeti terk ederek yürürler. Onların sermayesi samimiyet ve sebat; gıdaları tefekkür ve şükürdür.
Devamını oku ›Kategori: Seçtiklerimiz
Bu asrın Fıkh-ı Ekber Medresesi
İhtar: Günümüz mü’minlerinin çoğu, dinin yalnız zahirine talip olmakta; marifet, tefekkür ve tahkikî iman gibi derinlikli hakikatlerden gafil kalmaktadır. Ferdî ve içtinaî problemlerde sonucu görüp “Asıl eksik nerede?” şeklinde bir tefekkürle gerekçelerine bakılmamakta maalesef.
Devamını oku ›Menfaatsiz Muhabbet ve Kudsî Rabıta
Menfaatsiz muhabbet, sırf rızâ-i İlâhî için alâka ve uhuvvetten hâsıl olur. Nur Talebesi, bu kudsî rabıta ile arş-ı rahmete müteveccihtir. Marifetullah, muhabbetullah vesilesi bunlardır.
Devamını oku ›Bediüzzaman’ın Mirasına Hissedar Olmanın Şartı
Bediüzzaman’ın Mirasına Hissedar Olmanın Şartı “Mâdem Cenâb-ı Hak sizleri, fikrime ihsan ettiği mânâlara hissedar etmiştir; elbette hissiyatıma da hissedar olmak hakkınızdır.”[1] Risale-i Nur’un yalnız fikrî ve ilmî manalarıyla iktifa etmeyip, onun menbaındaki manevî ve hissî cevelânlara, manalara da intikal edebilmek için bir davetnâme mahiyetindedir. Üstad Hazretleri burada, mânâlara hissedar olmayı fikrî ve zihnî bir iştirake, hissiyata hissedar olmayı ise ruhî […]
Devamını oku ›Risale-i Nur Hizmetiyle Alakalı NUSRET KOCABAY AĞABEYLE ROPÖRTAJ
Risale-i Nur, ahir zamana mahsus, i’caz-ı azam-ı Kur’an’dan telemmu etmiş beşer için hidayet-i âmmedir. Cenabı Allah bizi ve sizi ve bütün nur talebelerini Risale-i Nur’un şahs-ı manevisini temsil eden has şakirtlerin şahs-ı manevisine layık kılsın.
Devamını oku ›