İslam Sembolu olan Besmeleye Bak!
Cenab-ı Allah insanı halk edip Kur’an’ı ona talim eden Rahman ismi ile tecelli etmiş, İnsanların efendisi Muhammed Aleyhissalatü Vesellam’ı da Rahmetten lil’alemin olarak göndermiştir.
Kur’an’ı kerimde asıl temel unsur dört hakikattir: Tevhit, Nübüvvet, Haşir ve Adalet’tir. Bu dört hakikatlerde birçok işaretler var, konu ile alakalı Bediüzzaman şöyle buyurur: “Kur’an’ın eczaları ve kelime ve ayetleri, mecmuuna karşı birer ayna hükmüne geçer, birbirinden in’ikas eder. Güya Kur’an müteselsilen ayet ve cümle ve kelimelerine o maksatların nurunu veriyor. Aynada güneş gibi bazen bir kelime, bir cümle; bir küçük Kur’an’ı gösterir. İşte Kur’an’a mahsus bu nükte, yani cüz, küll gibi aynı maksadı göstermesi maksadıyla Kur’an müşahhas bir fert olduğu halde, çok efradı bulunan bir külli gibi ilm-i mantıkça tarif edilir.” 1
Mesela: Bismillah, Risalet ve tevhide işaret ediyor. “kul” kelimesi Kuran’da mukadderdir. “Bismillah’tan evvel gelmesi de mukadderdir. (Yani zikir edilmediği halde kast edilen mana) ‘Ya Muhammed! Bu cümleyi insanlara söyle ve talim et.’ Demek besmelede ilahi ve zımni bir emir var. Binaenaleyh, şu mukadder olan ”kul” emri risalet ve nübüvvete işarettir. Çünkü resul olmasaydı, tebliğ ve talime memur olmazdı. Kezalik, hasrı ifade eden car ve mecrurun takdimi, tevhide imadır.” 2
Dolayısıyla, “Bismillah” Allah’ın en büyük ismidir. “Allah”, Rabbimizin Zat’ının adıdır. “Rahman” ismi dünyaya bakar, yardıma, merhamete, rızka muhtaç olan bütün mahlûkatına yardım ve merhamet eder.”Rahim.” ismi ise ahrete bakar, tüm mahlûkatına, ayrı ayrı tecelli eder. Allah ehâd’tir, yani tevhid’i gösterir.
İşte, kâinatın özeti Kur’an, Kur’an’ın özeti de Fatiha, Fatiha’nın özeti ve hulasası da Besmele’dir. Hatta bazı tasavvuf âlimleri “Besmelenin başında yer alan Arapça harfiyle ‘b‘nin altındaki nokta, Allah’ın birliğini anlattığı için, bu nokta da besmelenin özetidir” demişler. Zaten Kur’anda ne varsa özet olarak geçiyor.
Besmele, İslam’ın nişanı ve sembol kelimesi, Kâinatın özeti ve tercümesidir.
Bediüzzaman, Bismillah için şöyle buyurur: “Bismillah, her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil, ey nefsim, şu mübarek kelime, İslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcudatın lisan-ı hâl ile vird-i zebânıdır… Her şey Cenâb-ı Hakkın namına hareket eder ki, zerrecikler gibi tohumlar, çekirdekler, başlarında koca ağaçları taşıyor, dağ gibi yükleri kaldırıyorlar. Demek herbir ağaç “Bismillâh” der; hazine-i rahmet meyvelerinden ellerini dolduruyor, bizlere tablacılık ediyor.” 3
Toprağa atılan bir ağacın tohumu toprakta belirli bir sure kaldıktan sonra gelişmeye başlar. Önce toprağa kök salar, filizlenme, çöğür, fidan ve nihayetinde kocaman meyvedar bir ağaç oluncaya kadar belirli dönemlerden geçer. Bu kocaman ağacın tüm hayat programı o ekilen tohumun içinde saklıymış. Deme ki bir tohum İlahi Kudretle büyüyerek kocaman bir ağaç olur, Ağaç küçültülse tohum olur. Şu gördüğümüz kâinat dahi mücessem bir Kuran’dır. Kur’an, büyük kâinat kitabının kelime kelime, harf harf ifadesidir. Dolayısıyla, kâinatın özeti ve tercümesi Kuran’dır, Kur’an’nın özeti de Fatiha’dır, Fatiha’nın özeti de besmele’dir.
Rüstem Garzanlı/Diyarbakır
www.NurNet.org
31.8.2013
Alıntı: 1-Emirdağ lahikası mek. 293, 2-İşarat’ül i’caz, Fatiha süresi, 3-.” Sözler, Birinci Söz