Kavli Leyyin-Yumuşak Söz
Hayret vericidir ki, zamanımızda, insanlığın geliştirdiği imkanlarla her şey, daha çabuk, daha iyi, daha kolay olduğu halde, sinirler daha gergin, söylemler, daha sert ve haşin oluyor. Halbuki Kitabımız Kur’an-ı Kerim, en kötü, en zalim ve en haksızlara karşı olsa dahi konuşurken, sakin olmamızı ve yumuşak sözlerle hitab etmemizi emrediyor.
KISSA;
Meşhur ve güçlü Abbasi Halife’si, Harunurreşid’e, bazı yanlışlarından dolayı, zamanının uleması çok kızıyor, huzuruna çıkıp , onu şiddetli sözlerle ikaz etmek istiyorlar, amma, cesaret edemiyorlar. Bir sene hac için , Mekke-i Mükerreme gitmesinden istifade, diyorlar ki, Harun ihrama girdiğinde , şeriatın hükmünce , bize bir şey yapamaz, ihramda iken bir sivri sinek dahi avlanmaz , harem bölgesinden bir ot dahi yolunmaz. O zaman çadırına gider , en şiddetli tenkid, tevbih ve nasihatimizi yaparız!.
Mina’da çadırına gidiyorlar ve , ya emirelmüminin ! Sana , seni şiddetle ikaz edecek ve hiddetle kınayacak şeyler demeye , söylemeye geldik! Dediklerinde Harun , pekala, amma önce iki soruma cevap verin, sonra diyeceklerinizi deyin der.
1-Ben meşhur Firavun’dan daha mı kötüyüm? Ulema haşa , sürme haşa ! siz nasıl ondan kötü olabilirsiniz. Siz hem mümin hem müminlerin eminisiniz! Diye cevap verirler.
2-Der Harunresid !, pekala! Siz , Hz Musa ve kardeşi adaşım olan Harun’dan daha mı iyisiniz? Deyince , ulema haşa efendim ! onlar Peygamber, ismet sıfatıyla muttasıf, günahsız insanlardır.
Bunun üzerine Harunresid- onlar Peygamber, karşılarındaki Firavun olduğu halde ,Cenab-ı Hak onlara “fekuula lehü kavlen leyyinen” emrini vererek Firavun’a yumuşak sözle hitab etmelerini emretmiş iken siz nasıl bana hiddetli ve şiddetli bir tarzda hitab edersiniz ? Diye onları ikaz etmiştir , ulemada sakin bir şekilde diyeceklerini Halife’ye arz etmişler.
Abdülhamit Oruç