Toplumumuzda zaman zaman münferit olaylar bahane edilerek İslâm’a, cemaatlere ve dindar insanlara ve İslamiyet’in kurallarına yönelik saldırılar yapılmaktadır. Bu saldırılar, yalnızca bireylere değil, aynı zamanda toplumsal huzura ve manevi değerlere yöneltilmiş bir tehdit olarak da görülebilir. İslamiyet’in özü, ruhu, ahlakı, adaleti, insanı ve insanlığın sevgisini esas alır.
Devamını oku ›Son Yazılar
Aşırı korumacı rol üstlenmek
İslam tarihinde metinlerin korunmasına yönelik benzer bir hassasiyet ve korumacı tutum sıklıkla görülmüştür. Kur’an-ı Kerim’in ve hadislerin korunması, İslam’ın ilk dönemlerinden itibaren büyük bir özenle gerçekleştirilmiştir. Bu tutumun temelinde, dini metinlerin orijinalliğini koruma, kalem karıştırıp tahriften uzak tutma ve gelecek nesillere doğru bir şekilde metinleri aktarma çabası, kaygısı daima olmuştur.
Devamını oku ›Ramazân-ı Şerif’i Değerlendirme Tavsiyeleri
Kutlu zamanlar, muştulu günler yaşıyoruz manevi iklimleri soluyoruz. Ahirzamanda âdetâ manevi can simitleri gibi olan zamanlar. Recep, Şaban derken, Reğaip, Miraç, Berat derken geldi gönüller sultanı Ramazân-ı Şerif ayı.
Devamını oku ›Hizmetin Ruhu, Şuuru-1
“Din hayatın hayatı, hem nuru, hem esası. İhyâ-yı din ile olur şu milletin ihyâsı.”[8] hakka hizmetin milletlerin ihyası için ne kadar mühim ve elzem olduğunu gösterir.
Devamını oku ›Manevi Melhame-i Kübra
Bu mücadele, insanın kendi iç dünyasında, nefsiyle ve şeytanla olan mücadelesidir. İman edenler, bu mücadelede nefislerine ve şeytana karşı direnerek Allah’ın rızasını kazanmaya çalışırlar. Bir insan için hakiki manada Melhame-i Kübra budur. Belki diğerinde fiziki bir savaş söz konusu olur ve insanın dünya hayatını tehdit ederken, bu manevi olan ebedi hayatı tehdit ettiği için daha önemlidir.
Devamını oku › 
													
















