Latin Amerika Şili : “Şimdiye Kadar Nerdeydiniz Be Kardeşim! “
Esselamu aleykum verahmetullahi ve beraketuhu,
Aziz Ağabeylerimiz,
Sizlere Latin Amerika’nın en batısından Şili’den selam ve hürmetlerimizi iletiyoruz.
Şili Büyük Okyanus ile And Dağları arasında kalan, 4300 km okyanus sahili olan, kuzeyinde çöl güneyinde buzullarla kaplı orta kısmıyla ise yeşili bol olan bir ülke.
Şili kelimesi “Dünyanın son bulduğu diyar“ anlamına gelmekte. Türkiye’ye 16 bin km uzaklıkta bu ülkenin dili, Latin Amerika ülkelerinde olduğu gibi: İspanyolca.
Şili’yi daha çok Türkiye’den depremleriyle duyuyoruz ve tanıyoruz. Burada ki insanların yaşantısını gördüğünüzde depremlerin hiç de hikmetsiz olmadığı anlıyorsunuz. Çünkü insanlardaki ahlaki çöküntü, farkında olmayan bu insanların üzerinde gerçek depremden çok daha tahrip edici, yıkıcı bir vaziyet almış.
Şili’nin başkenti Santiago. Yaklaşık 6 milyon nüfusu var. İnsanlar sözde Katolik ama kendi tabirleriyle “pratik yok”. İnsanlarla konuştuğunuzda bir çoğu Allah’a inandıklarını ama herhangi bir dini kabul etmediklerini söylüyorlar. Adeta hakiki bir din arayışı içindeler. Etrafımızda bazı kişilerin “Müslümanlığı ve dininizi anlatır mısınız” veya Risale Nur verdiğimiz kişilerde “bu din çok hoşuma gitti.” cümlelerini duyuyorsunuz.
Mesela onlardan bir tanesi İspanyolca Ramazan İktisat Şükür risalesini okuduktan sonra : “ne kadar güzel izah ediyor şükrü, kanaat etmeyi, o kadar beğendim ki yakında sizin dininize girebilirim” diyor. Rabbim iman nasip etsin İnşaallah.
Şili’de ticaretle uğraşan ve Santiago şehrinde çoğunluğu bir arada yaşayan çok Türk var. Onlarla hep Risale-i Nur’dan okuduk. Türklerin aynı zamanda Santiago da mescitleri var. İmam Hatip mezunu Kayserili bir esnaf abimiz namazları kıldırıyor. Kendisiyle bir ortamda kısa bir ders okuduk 9.sözden ve Na’büdü nüktesinden bahsettik. Ertesi gün diğer esnaf arkadaşlarına bahsediyor dünkü dersi: “Benim daha önce hayatım boyunca hiç duymağım konular bunlar. Risale i Nur’un 5 satırında bile ne manalar varmış, tekrar aynı yeri arkadaşlara da okuyuverir misin“ diyerek Risale-i Nur’ları kendisi alıp bize uzatıyor.
Şili’ye geldiğimizde bir Tevafuk eseri, ilk olarak menzil tarikatının buradaki vekiliyle görüştük. Kendisine Risale i Nurlardan bahsedince bize bir gün önceki izlediği videoyu anlatmaya başladı. Osman ismindeki bu zatın şeyhi, Mehmet Yarbay Efendi tarikat aldığından kısa bir zaman sonra kendi şeyhi olan Gavs-i kasravi, Mehmed Efendiye hitaben :
”Mehmet! Tarikat ilimsiz olmaz. Senin ilmin yok. Bunun için sen Risale-i Nur oku. Risale-i nur okumazsan tarikatın hakikati inkişaf etmez. Çünkü Tarikatın hakikatını anlaman için Risale-i nur okuman lazım. Sen Risale-i nur oku, ta ki imanın kale gibi parlak olsun.” diyor.
Sonra Mehmet efendi rüyasında bir genci görüyor. Genç rüyasında: Kuran-ı Mucizü’l Beyanı göstererek, Kuranın balını da yiyin! Balını da yiyin! Balını da yiyin! Diye 3 sefer tekrar ediyor. Sonra Risale-i Nur oku emriyle Diyarbakır’ a Üstadın talebesi, yüz başılıktan ayrılmış Mehmet Kayalar abiyi ziyarete gidiyor. Mehmet kayalar abi de ders bittikten sonra içinizde rüya gören var mı diye cemaata soruyor. Bu esnada Mehmet efendi rüyasında ‘Kuranın balını da yiyin’ diyen genci sol tarafında derste goruyor.’ Aklım başımdan gitti ‘genci orada görünce, diyor. Rüyasını anlatınca, Mehmet Kayalar Abi tasdik ederek ‘’tabi Risale-i Nur Kur’anın balıdır, balsız olur mu, bal yemek lazım.’ diyor.Bu hatıradan, Mehmet Yarbay Efendi Risale-i Nurları hayatı boyunca okumuş ve talebelerine tavsiye ediyor. Başka zaman değil, görüşmemizden bir gün önce bu videoyu izleyip arkasından biz de gelip Risale-i Nur’dan bahsedince Osman efendi de çok şaşırıyor. Bu tevafuğun üzerine bizden: ’kitaplarınızdan varsa, alabilir miyim.’ diyerek hem Türkçe hem de İspanyolca eserlerden alıyor. Ve ekliyor: ’Burada bizim üzerime ne vazife düşüyorsa Risale-i nur adına yapmaya hazırız İnşallah’ diyerek bize şevk verdi.
Müslüman ve Türkleri ziyaret için Şili’nin kuzeyinde bulunan başkent Santiago’ya uçakla iki bucuk saat süren başka bir şehri İquique’ye (ikiki) gittik. Arica ve antofagasta şehirlerinin arası, dünyanın en kurak yeri. En kurak ve çöllerle kaplı bu bölgenin ortasında da İquique şehri var. Bu şehirdeki insanlar da adeta çölde susamış insanlar gibi İman ve Kur’an hakikatleri olan Risale-i Nura susamışlar. Türkleri ziyaret edip onlarla Risale-i Nurdan ders yaptıkça hayatlarına hayat olan iman dersleriyle manen susuz kalmış bu insanlara can geliyordu. İquique Şehrinde de en az Santiago’daki kadar Türk var. Büyük bir camileri var. Pakistanlı müslümanlar var. Cuma namazına gittiğimizde 3 katlı olan camisinin 3 katı da doluydu. Bir de Müslümanlara ait bir okul var burada .Ama şu an yaz tatili olduğu için okullar kapalı. Okul müdürü de yeni Müslüman olmuş ismi de; Said. Çok hoş birisi.
Şili’de, ne Santiago’da ne de İquique ‘de dersanemiz yok. Bu şehirlerde ders yaptıktan sonra Türk arkadaşlardan işin ciddiyetinin farkında olanlar burada dershanenin şart olduğunu ve en kısa zamanda açılması gerektiğini bize müteaddit defa bahsettiler. Bizimle maddi ve manevi ilgilenen bir abi : ‘Şimdiye kadar nerdeydiniz be kardeşim’ deyip buralara geldiğimiz için hem dua ediyor hem de geç kaldığımızdan dolayı sitemini belirtiyordu. Hatta bir esnaf abi :’’İşte durumu vaziyeti görüyorsunuz. Bizlere, buradaki Türklere ve diğer Müslümanlar için bir dershane olsa bütün bu bölgede ki Müslümanların muhafazası için çok önemli olur. Bize de ne düşüyorsa Allah için yapmaya hazırız.” Başka bir genç kardeşimiz: “Bizleri doğru yola iyiye güzele çağıran olmayınca dinden çok uzaklaştık” diyerek kendilerinde ki boşluğu ifade edip bir an önce bizlerin elinden tutun diye ihtiyaçlarını ifade ediyorlar. Sizler de dua edin Cenab-ı Hakk buralara en kısa zamanda imanlar kurtaracak Risale-i Nur dershaneleri nasip etsin inşallah. Çünkü hakikaten ihtiyaç çok fazla.Burada çok hoş ve güzel insanlar var ama islamiyetten uzak kaldıkça çok farklı yaşantılara kaymışlar. Rabbim bura insanlarını da Kur’anın hakikatleri olan Risale-i Nur’la şereflendirsin.
Üstadımızın söylediği:’’Risale-i Nur bu asrı ve gelecek asırlari tenvir eden bir mucize-i Kuraniyedir.’’ hakikatini Rabbim en kısa zamanda Şili’ye ve bütün Latin Amerika ülkelerine de nasip etsin.
Güney Amerikadan Şili Nur talebeleri