Bir zerre hizmet, bir dağ; bir dirhem hizmet, bir batmandır

  • Ey ferasetli ve müdebbir ehl-i hizmet!

 

  • Omuz omuza verip çalışmaya çok muhtaç olduğunu; tek başına veya ekalliyette kaldığın zaman muvaffakiyetsizliğe düşeceğini her gün hatırla ve bu hakikatı bir karta yazıp cebine koy ki, günde on defa nefsine ihtar edebilesin.

 

  • Bir ve beraber olduğun hizmet ve dâvâ arkadaşlarının gönlünü kırma. Senin gönlünü kıran olursa, “Buna benim nefsim müstehaktır” de ve gönlünü kıranın gönlünü hoşnut eyle.

 

  • Böyle bir zamanda, böyle kudsî bir îmân hizmetinde çalışanlara karşı durumumuz şudur: Bir zerre hizmet, bir dağ; bir dirhem hizmet, bir batmandır. Bu nur hizmetinde -az dahi olsa- bulunanlar, çok hürmet, muhabbet ve şefkate lâyıktır. “Dane taşıyan bir karıncayı bile incitme”.

 

  • Dostunu şiddet ve minnet içinde tutarsan, bir daha senin suratını bile görmek istemez. 

 

  • Halk nazarında nice itibarsız, hakir görünen Müslümanlar ve İslama hizmet edenler vardır ki, onlar insanlardan takdir, hürmet ve muhabbet beklemezler. Onlar, ehl-i îmana hürmetkâr ve merhametli olurlar. Onlara Allah’ın rızası kâfi gelir.

 

  • Sen bir mü’mine “Fenadır” diye kötü zanda bulunabilirsin; halbuki o kimse Allah’ın makbulüdür.

 

  • Arkadaş! Gül padişahının yanında silaha davranmış diken var. Dikensiz gül, kusursuz arkadaş arayan kusurundan habersiz kimse, arkadaş bulamaz.

 

  • Nur-u Kur’ân hizmetinde bir ve beraber çalıştığınız kardeşler ve ehl-i îmân içinde, gücenen ve küsen, gücendiren ve küstürenlerden olmayınız “Deymiyor bu dünya böyle şeylere” .
    İnsan iyi işli olmalı Kendisini daima kusurlu görmeli.

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: