Kategori: Yazılar

Radikal’deki Bir Avukatın Yazısına Cevap!

Radikal’deki Bir Avukatın Yazısına Cevap!

Bediüzzaman’ı bir millet ile sınırlamak, o milletin dışındaki insanları kırmaktır dökmektir, sanki Bediüzzaman sadece Kürtlerin malıdır, onun dışındaki insanları birliklerin dışına itmek bence asıl tehlike budur. Bediüzzaman’ın eserlerinde Kürtler ve Türkler için beyanlar çok mahduddur, onun asıl maksadı akaidî ve imanî meseleleri izah edip insanları dalalet-i mutlakadan kurtarmaktır. (Prof. Dr. Himmet Uç’un yazısı..)

Devamını oku ›
YÖK’e, Diyanet’e ve Milli Eğitim’e açık mektup!

YÖK’e, Diyanet’e ve Milli Eğitim’e açık mektup!

YÖK Başkanına, Diyanet İşleri Başkanına, Milli Eğitim Bakanına açık mektup Din ile fen bilimleri, din ile sanat,  din ile edebiyat mizaçları gereği tarih boyunca birlikte gitmişlerdir. Ortaçağ sanatı sadece dini bir bakış açısını temsil eder, orada fen bilimleri ile din arasında bağlantı kurulamadığı için sapmalar ve yanlış anlaşılmalar, taassup ortaya çıkmıştır. Dünyanın döndüğünü iddia eden bir fizikçi suçlanmış ve büyük […]

Devamını oku ›
“Kısas”ta Hayat Vardır!

“Kısas”ta Hayat Vardır!

‘’Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre karşı hür, köleye karşı köle, kadına karşı kadın kısas edilir. Ancak öldüren kimse, kardeşi (öldürülenin vârisi, velisi) tarafından affedilirse, aklın ve dinin gereklerine uygun yol izlemek ve güzellikle diyet ödemek gerekir. Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Bundan sonra tecavüzde bulunana elem dolu bir azap vardır. ‘’

Devamını oku ›
Dikkat! “Yaşantı” Çok önemli, “SÖZ” DEĞİL!..

Dikkat! “Yaşantı” Çok önemli, “SÖZ” DEĞİL!..

Bakınız, Cehennem ehli “Allahın yasak ettiği şeylere” değil de, “..Boş ve anlamsız şeylere dalıp gidenlerle, biz de dalar giderdik” diyor. Yani ‘boş ve anlamsız işlerle vakit öldürmenin bile, acı bir âkıbete sebep olacağı’ vurgulanıyor. Dikkat ediniz, zorlama bir anlam çıkarmıyorum, sadece odaklanıp daha dikkatli okumağa çalışıyorum. (A. Raif Öztürk’ün yazısı..)

Devamını oku ›
Hicretiniz Kutlu Olsun!

Hicretiniz Kutlu Olsun!

Hadiste dediği gibi “Mekke’nin fethinden sonra hicret yok, ancak (aynı derecede sevap olan) cihad ve iyi niyet vardır. Cihada çağırıldığınız zaman (severek) hemen koşun.” “Bozgun ve fitne-fesad döneminde ibadet etmek, benim yanıma hicret etmek gibi (faziletli) dir.” Evet, helâket ve felâket asrının fitne ve fesat odakları boş durmuyor. Delâlet ve ifsat şebekeleri, ihtilal ve Ergenekon çeteleri kol geziyor etrafımızda. Mâsûm ve günahsız insanlar hunharca katlediliyor. Maddî/mânevî yangınlar devam ediyor. (İsmail Aksoy’un yazısı..)

Devamını oku ›