Depremin Mesajı

Her şeyin anahtarı sultanı kâinatın yanındadır, her şeyin dizgini onun elindedir, arzın sallanması titremesi de onun emriyle vahyiyle olmaktadır.
Saltanatında şeriki olmayan Allah’ın icraatında da şeriki yoktur.

İmanı olan her bir beşer her anında her yerde Allah’ın dergâhına müracaat edebilir.

Mülk tamamen Allah ‘a aittir bizler onun mülkünde birer memlüküz, yani sen kendini kendin idare edemezsin yük ağır ona dayan keder çekme sefayı bul. Sevdiğin her şey de onundur onları da ona bırak o hakimdir rahimdir mülkünde istediği gibi tasarruf edebilir dehşete düştüğünde “mevla görelim neyler neylerse güzel eyler” de, pencereden seyret içlerine girme.

Ülke olarak başımız sağ olsun arzî ve semavî her türlü müsbet ve belalardan bizleri muhafaza etsin. İzni olmasa yaprak kıpırdamaz, güldüren de ağlatan da Allah’tır. Kâinatta ne kadar olay varsa ya bizzat güzeldir yada neticesi itibarıyla güzeldir. Cenabı Hak şer den kuburdan münezzehtir, Allah zulm etmez onun fiilinde hikmet ve rahmet esastır rahman ve Rahim olan Allah’ın şefkatinin yanında bütün annelerin şefaati damla dahi etmez. Bazen Celali bazen Cemali tecelli eder, bazan yaz bazan kış, bazan gece bazan gündüz, kışın kar yağmasa isteriz kar gönder yarabbi diye.

Allah bu âlemi esmasına ayine etmek için yaratmıştır. Deprem yangın sel olacak ki Celal ismi tecelli etsin, lütuf kerem rızık sevinme olsun ki Cemal ismi tecelli etsin, hastalık olsun ki Şafi ismi tecelli etsin, açlık olsun ki Rezzak ismi tecelli etsin, cehalet olsun ki Alim ismi tecelli etsin.
Kış ayındaki o fırtına, o bora, o kar yaz ayındaki çiçeklerin açması meyvelerin olması içindir.

“Kahrın da hoş lütfunda hoş, ne gelirse senden gelsin” biz buna iman etmişiz, kalbimizi sıkıyor kanı vücuda dağıtıyor, kalbi yumuşatıyor kanı kalbe topluyor her an Celal Cemal tecellisi aksi olsa kalp durur, hayat biter. Bu alem Celal ve Cemal dengesi üzerinde duruyor. Cenabı Hakkın bu kanunun girmediği mekan zaman ve adam yoktur. İslamı koruma genişletme ve bayraktarlık görevini Cenab-ı Hak Türklere vermiş alemi İslam bu coğrafyanın üzerinde büyüyecek, Allah bu millete bedel ödetiyor, felaketten saadet doğar. Mısır’a aziz olmanın yolu kuyuya atılmaktan, zindana düşmekten, köle olup, satılmaktan, iftiraya uğramaktan geçiyor, bedel ne kadar büyükse mükâfat o kadar büyük olur, musibet ne kadar büyükse mükâfat o kadar büyük olacak, kader bu millete bedel ödetiyor.

Allah nurunu tamamlayacak, Allah’ın rahmeti gazabını geçmiştir. Gideri çok fazla olmasına bakıp işyeri kapanmaz gelire bakarsın giderden çoksa tam hızla devam edersin. Annen yaramazlık yapınca bir tokat vurur ama yine onun sinesine gidersin seni yine annen sarıp sarmalar, Allah da bir tokat vurursa rahmetiyle kuşatır hiç şüphesiz, bu bir tokattır bu bir ihtardır, biliyoruz ki Allah’dan geldi ondan daha güçlü daha merhametli bizi bu halden kurtaracak başkası yok, Cenab-ı hak bizi kendine yaklaştırıyor, onu unuttuğumuzda kendini hatırlatıyor, acizliğimizi hatırlatıyor. Aciz ve fakir oluşumuzun sebebi her an ona yalvaralım her an onu hatırlayalım diye. Peygamber (sav) efendimizi Cenabı Hak öyle bir hale getirdi ki tam aciz, tam muhtaç, anne baba, dede hiç bir amisi yok, sadece ve sadece Allah. Yunus (as) denize atıldı deniz dalgalı ve fırtına gece karanlık ve soğuk hiç bir şeyin ona yardım etmesi söz konusu bile değil bu hadisede de kış, gece, çok büyük bir alan ve çok sayı adeta çaresizliğin dibi sebeplerin hiç biri yok gündüz olsaydı soğuk olmasa idi ama hayır, sadece Allah var. Niye tam yalvar başka kimse yok.

“La ilahe Ilahe Illa ente sübhaneke Inni küntü minezzalimin” de.

Çetin KILIÇ

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: