Dünyaya İmtihana Geldiğimizi Unutmayalım!

Esselamu aleyküm ve rahmetullah

Muhterem kardeşlerim! Üstadımızin dediği gibi: “Zaman gösterdi ki, cennet ucuz değil cehennem de lüzumsuz değil.”

Hiçbir zaman unutmamamız lazım ki, bu dünyaya imtihana gelmişiz. Madem öyle; çok uyanık olmalıyız ve bilmeliyiz ki: O imtihanı vermek çok zordur. Bilhassa yaşadığımız bu zamanda !  Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki! İbni Abbasın rivayetine göre  Peygamberimiz a.s.m.,Hadisi şerif ile Müslümanlara emretmiş! Bu zamanın şerrinden bu dualarla Allaha sığının: “Allahüme ecirna min’fitnetil mesihiddecali vessüfyan ve min fitneti Ahirizzaman.”  ( İbrahim Cananın Kütübi Sittesinden alındı.) Yani, Müslümanlar her namazdan sonra bu duayı okuyarak yaşadığımız zamanın şerrinden Allaha sığınmışlar.

Evet, Meleklerin de akılları var, ama onlar terakki ve tedenniden uzak yaşarlar. Şeytanında aklı var, ama kötülük, şer yapmak ve yaptırmaktan başka işe yaramaz.

İnsan ise, öyle değildir, bu insan meleklerin de üstüne çıkabilir vahşi hayvanında altına düşebilir. Bu insan hiçbir zaman unutmamalı ki her zaman üç düşmanın karşısındadır. Onların varlıklarına inanıp şerlerinden kurtulmak için daima hazır vaziyette yaşamamız lazım. Her an ve zaman onların şerlerinden Allaha sığınmamız lazım. O düşmanları şöyle sayabiliriz:

1- imtihan için içimizde konulan nefsin şerrinden kurtulabilmek için, daima hazır vaziyette bulunmalıyız. Hele gençlerde akıldan fazla nefsin ve cinni şeytanların hükmü geçtiği için.  Biz Müslümanlar, bizim ve  Müslümanların yavrularından kız ve erkekler için Allaha dua etmeliyiz ki Allah onları yaşadığımız fitnelerin şerlerinden kurtarsın.

2- Müthiş düşmanımız olan cinni şeytanlardır. Bunların reisi olan cennetten kovulan azazil isminde o mel’une, Allah c.c. kıyamete kadar insanlara şer yapmak için izin vermiş. Öbür taraf Kur’anı Kerimde çok yerde, onların şerlerinden kurtulabilmemiz için Allah’ımıza sığınmamızı Allah emrediyor. Peygamberimiz a.s.m. bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor: Nasıl ki insanın vücudunda kan deveran yapar. Ayni onun gibi şeytanın evham ve  vesveseleri de insanın vücudunda deveran ederler. hiçbir zaman unutmayalım ki: İnsan için tecrübe tahsilden daha te’sirlidir. Bu sebepten dır ki, bir köyde veya mahallede yaşı ilerlemiş zatların tecrübelerinden istifade etmek için, insanlar onlara baş vururlar. Biz şeytanın bizlere nasıl şer yaptığını öğrenmek için yukarıda bahsettiğim tecrübeden örnek alabiliriz. Evet yaşı 7000 ulaşan ve tecrübesi çok olan cennetten kovulan o büyük şeytan: Emirlerini yerine getirmeye çalışan cinni şeytanları toplar. Hacıya nasıl? Hocaya nasıl? Nurcuya nasıl? Hanıma nasıl? Erkeğe nasıl?  Onları mağlup etmek için: Hangi damarlarından girmek lazım olduğunu öğretmek için onları toplar ve onlara ders verir.

3- Bunlar insan cinsinden olan iki ayaklı şeytanlardır. Bazı Alimlere göre bu iki ayaklıların tahribatları, 70 cinni şeytandan daha te’sirlidir. Çünkü bunlar bizim gibi konuşur. Gençlere: Hayde more sen gençsin yaşlanıp emekli olduğun zaman namaz kılarsın der genci aldatır.

Bunu bilelim ki: Çevreye nam salmış, çok kimse ile tanışan kimselerin benliğini okşayıp onları daha kolay aldatır. Fakat çevreye nam  salmamış kimseler bu düşmanların şerrinden kurtulmaları daha kolay olur.

Mevzuumu ahlak kitaplarında geçen bir hadise ile bitirmeye çalışacağım: Bir zaman bir zat varmış, hasta olanlar, şifa niyeti ile okuyup üflemek için ona giden her hangi hastalıktan hasta olan kimseye Allahın izni ile okuyup üflese, hemen şifa bulup iyileşirmiş. Bir gün, birinin  bölük çağındaki kızı hastalanmış. Adam kızının şifa bulması için komşularından yaşlı olan kimselere derdini anlatmış. onlardan biri: filan yerde mübarek bir zat var. O zat: Bu güne kadar, her hangi hastaya şifa niyeti ile okuyup üfledi ise: Allahın izni ile o adam şifa bulmuştur. Sen de kızını ona götür üflesin inşaAllah şifa bulur. O adam da, o söze uyarak hemen kızını alıp yola düşmüş. O zatın evine varınca, Şeytan okuyup öfleyen o zata: Bu fırsat kaçırılmaz. O da, hasta kızı getiren adama: İnşalla iyileşir ama kız  iki hafta benim yanımda kalması lazım. Buda öyle birinden kötülük gelmeyeceğine inanarak peki der. O zat  iki hafta içerisinde kızın namusunu iyice çiğneyerek. İki hafta sonra kızı almaya giden adama haber vermek için, şeytan insan kılığına girip, adama: sen nasıl o adama güvendin? kızın namusunu çiğnedi der. Adam oraya gidip kıza sorar? şeytanın dediği doğru olduğunu öğrenir. Ve hemen şeriatla hükmeden idareye bildirir. Hükümet o zatın hemen idamına karar verir. Adamı idam etmeye alırlar. Adamı idam ederken, Şeytan adamın annesi suretine girer. Ve idam olunan adama evladım seni ben annenden başka kimse kurtaramaz. Sen bana imanını vereceğini işaret et,  ben seni kurtarırım der. Bu da kurtulmak için verir. Ve imansız gider.

Evet pek muhterem kardeşler. Biz böyle fitnelerin şerrinden kurtulmak için Risale-i Nur eserlerini çok okuyalım. İhlas risalesini de la ekal (en az) on beş günde bir defa okuyalım. Ve sokaktakı çıplak bayanların şerlerinden kurtulmak için, Üstadımızin emri özere: Allahümme ecirna min şerrinnisa,min belainnisa, min finetinnisa dualarını günde iki şer kere okumayı ihmal etmeyelim.

Abdülkadir HAKTANIR

www.NurNet.org

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: